HÜZÜNLÜ MERHABA

BEŞİKTAŞ, 2000 - 2001 futbol sezonunu dün akşam İnönü Stadı'nda düzenlenen görkemli bir törenle açtı. Taraftarlar Başkan Serdar Bilgili'ye büyük tezahürat yaptılar. Bilgili, "Ne yazık ki Türk futbol tarihinin en yetenekli futbolcularından Yusuf Tunaoğlu'nu kaybettik. Ancak hayat devam ediyor. Bu yağmur camiamıza bereket getirsin. Sizlerin desteğinize ihtiyacımız var" dedi.

BİLGİLİ, Beşiktaş'ı coşturacak bir ekip yarattıklarını söyledi ve "Desteğinizi hissettiğimiz an dağları deler, akan suları durdururuz" ifadelerini kullandı. Siyah - Beyazlı takım sahaya çıkmadan önce sanatçı Mustafa Sandal elinde Beşiktaş bayrağı ile konser verdi. Ayrıca dans gösterileri de ilgiyle izlendi. Beşiktaşlı futbolcuların yoğun tezahürat altında taraftarlara tanıtıldığı gecede en büyük ilgiyi Scala, Naoma ve kaptan Mehmet çekti.

ÜNLÜ komedyen Yılmaz Erdoğan'ın takım ile birlikte sahaya forma ile çıkması büyük alkış aldı. Bu arada Beşiktaşlı Gümrükçüler Derneği, konsere ve dans gösterilerine tepki gösterdi. Dernek Basın Sözcüsü Osman Okakın, "Böylesine acılı bir günde oyun havalarıyla raks edenleri seyrettirenleri kınıyoruz" dedi. Eski Sporcular Derneği Başkanı Rıza Çalımbay da açılışın sade bir şekilde olması gerektiğini söyledi. futbolcular kollarında siyah bantla sahaya çıkarken Tunaoğlu için bir dakikalık saygı duruşunda bulunuldu.

Tunaoğlu'nu kaybettik

TÜRK sporunun unutulmaz isimlerinden, Beşiktaş ve A Milli Takım'ın eski futbolcusu, gazetemizin eski yazarı Yusuf Tunaoğlu'nu kaybettik. Önceki gece geç saatlerde Kuşadası'nda kaldığı otelde kalp krizi geçiren Tunaoğlu, hastaneye götürülmesine rağmen kurtarılamadı. Türkiye'yi büyük üzüntüye boğan Tunaoğlu'nun cenazesi bugün ikindi namazını takiben Levent Camii'nden kaldırılarak Zincirlikuyu Mezarlığı'na defnedilecek. Tunaoğlu için saat 15.00'te kulüp binası önünde bir de tören düzenlenecek.

Rüzgar gibi geçti

BEŞİKTAŞ'ın unutulmaz futbolcuları arasında yer alan Yusuf Tunaoğlu, 1946 yılında İstanbul'da doğmuştu. Beşiktaş'ta 1964 - 76 yılları arasında görev yapan Tunaoğlu, 253 maçta 43 gol atmıştı. Türk futbolundan adeta bir rüzgar gibi geçen Tunaoğlu, Siyah - Beyazlı forma altında 2 lig şampiyonluğu, 1 Türkiye Kupası birinciliği sevinci yaşamıştı. Tunaoğlu, 5 kez Genç, 3 kez Ümit, 6 kez de A olmak üzere, milli formayı toplam 14 kez giymişti. Gazetemizde bir dönem spor yazarlığı da yapan Tunaoğlu, Beşiktaş Divan Kurulu'nun da üyesiydi.

Yüksek uçtu,yüksekte öldü...

Bir kartal gibi!
Ağır ve iri gövdesine rağmen, ayaklarıyla işi bitirmeden önce vücuduyla çalım atardı rakibine... O geniş omuzlar ve kabarık göğüs, topla buluşan ayaklar hiç hareketsizken... şöyle bir sağ - bir sol hamle eder, karşısında onu tutmakla görevlendirilmiş ve böylece takımın en talihsiz rolünü üstlenmiş rakibi de o hamleye abuk bir tepki gösterip dengesini yitirince... o raket ayaklar üzerinde mutlaka "olağanüstü" damgasını taşıyan bir akıllı pas ya da öldürücü şutla Siyah - Beyazlı takımın en renkli beceri örneklerini sergilerdi.
Elbette, çevrelerindeki bir çok kavrama ve insana ilgisiz, meraklarını marka ve tüketim üzerine yoğunlaştırmış bugünkü kuşaklar, bir zamanlar Anderlecht'in yoluna yeşil dolarlar serdiği Yusuf Tunaoğlu adının neleri çağrıştırdığını anlayamayacaklardır.
Çünkü onlara anlatılmamıştır.
Sadece günü kovalayan, dün ile yarın yahut da yaşlı ile genç arasındaki iletişim hatlarını kaybeden Türk toplumunda Yusuf Tunaoğlu, anılarını, aşklarını, kırgınlıklarını ve küskünlüklerini hep kendi içine hapsederek, çevresine sadece sevgi tomurcuklarını sunarak yaşadı. Ne antrenörü için saçma - sapan edepsiz demeç örnekleri verdi, ne de kişisel ihtiraslarına ya da doyumsuz komplekslerine dayanarak muhalefet bayrağı açtı.
Herkes ona hayranlıkla koşar, becerilerine yere göğe sığmaz taçlar giydirirken, Yusuf Tunaoğlu onca kendini beğenmiş insanlara inat, "kendinibeğenmemişliği" dobra dobra anlatır, insan ve sporcu olarak gönlünce gerçekleştiremediklerini, yapamadıklarını sıralardı.
Kimsenin dedikodusunu yapmadı... Kimseye fesat komploları kurmadı. Milliyet'te birlikte koştuğumuz futbol deplasmanlarında afur - tafur ahkam ukalalıklarına ya da bireysel reyting saplantılarına teslim olmadı.
Gerçek bir sporcu gibi yaşadı. Kendinden başka hiç kimseye zararı dokunmadı.
Dostlarını kırmamak, üzmemek için hep kendi kendini taşıdı.
Beşiktaş'ın tarihindeki ölümsüz yerini, Beşiktaş bordrosuna ya da Beşiktaş teknik kadrosuna aktarmadı.
Saygı duyulması gereken "özel"inden bir fotoğraf, hepimizin anılarında durur...
Evita müzikalinin dönüşümlü Eva Peron rolüyle ünlenen sevgilisi Duygu Ankara, Çapa Monoblok'ta kanserle pençeleşirken, Yusuf Tunaoğlu son nefesine kadar elinden tutuyordu... Bir gecelik aşklarla gününü gün eden, ilk fırsatta sırtını dönüp tüyen playboylardan biri, asla değildi!
Ölümü de kendi kendineydi... kimseyi paniğe uğratmadan... Doktor, ambülans, hastane paniklerine bulaştırmadan... Dostlar sofrasından "yukarı dinlenmeye çıkıyorum" diyerek.
Son çalımını böyle attı...
Yükseğe çıktı, yüksekte öldü!..
Beşiktaş'ın en sessiz kartalıydı.

'Levski'ye dikkat'

Scala, futbolcularını uyardı, Bulgar ekibinin hafife alınmamasını istedi
BEŞİKTAŞ'ın çarşamba günü Şampiyonlar Ligi ön eleme turunda Levski Sofya ile oynayacağı ilk maç öncesi Teknik Direktör Scala, futbolcuları uyardı. Alman hoca, Levski'ye dikkat edilmesini isterken, "Rakibi sakın hafife almayın. Sahamızda oynayacağımız ilk karşılaşmada mutlaka avantajlı bir skor elde etmeliyiz" dedi.

SCALA, futbolcularının sakatlanmaması için tempoyu düşürecek. Yarın ve salı günkü idmanların rahatlatıcı çalışmalar şeklinde olacağı açıklandı. Bu arada maçın biletleri Migros, Raksotek ve Vakkorama'dan satışa çıkarıldı. Fiyatlar şöyle belirlendi: Numaralı tribün: 35 - 75 milyon, kapalı tribün: 15 milyon, açık tribün: 5 milyon.

'Beşiktaş dişimize göre'

Cenk BAŞLAMIŞ - MOSKOVA
BEŞİKTAŞ'ın Levski Sofya'yı elemesi halinde Şampiyonlar Ligi ön eleme ikinci turunda rakibi olacak Lokomotiv Moskova, temsilcimizi gözüne kestirdi. Büyük olasılıkla Beşiktaş'la karşılaşacaklarını belirten Siyomin, "Doğrusu, bu eşleşme bende hiçbir tepki yaratmadı. İki takım da dişimize göre" dedi.

RUSYA'nın Kommersant gazetesi, Avrupa kupalarında iddialı olan Beşiktaş'ın transfere 30 milyon dolar ayırdığını vurguladı. 1997 yılında UEFA Kupası'nda Kocaelispor'u eleyen Lokomotiv Moskova Rusya'da en çok seyircisinin hırçınlığı ile tanınıyor. Lokomotiv, devam eden Rus liginde ikinci sırada bulunuyor.