Halil Özer

Halil Özer

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Bana göre Fenerbahçe bu kupadaki en zor deplasmanı bir puanla kapadı. İlk 10 dakika Fenerbahçe oyunu kendi alanında kabul etti. Rakip etkili ve diri ataklarından sonuç çıkaramadı. Daha doğrusu bir şut dışında Fenerbahçe savunması geçit vermedi.10 dakika sonra Fenerbahçe oyunu tamamen kontrolü altına aldı.
Önce El Nesyri ardından Jayden çok net pozisyonlar kaçırdı. Fenerbahçe oyunu tam kontrolü altına aldığı ve rakibin cesaretini kırdığı dakikalarda öyle bir gol yedi ki neredeyse ağır çekim. Livakoviç ters ayakta yakalandı ve çok hafif gelen top Becao’ya rağmen gol oldu.
Tabii Fenerbahçe’nin ilk yarıyı geride bırakmasının nedenleri vardı. Öncelikle Fred verimli değildi. İrfan Can kendi kişiliğinden uzaktı. Ambrabat kendi alanına çok gömüldü. Tadic yoğun baskı altındaydı. Ama buna rağmen iki pozisyon yarattı. Dolayısıyla Fenerbahçe en iyi yaptığı şeyi yani ön bölgede oynamayı yeteri kadar sağlayamadı.
İkinci yarı Mou’nun taktiksel anlamda ne kadar önemli hoca olduğu bir kez daha ortaya çıktı. Şöyle bir şey var; kendi kafanızdan değişiklik zamanı geldi diyorsunuz adam aynı anda bunu sahneye koyuyor. Öyle değişiklikler yaptı ki öyle fazla sabır filan gösterme yok. Tam yerinde teşhisler.
İsmail ve Maximin’in oyuna girmesi bir anda her şeyin şeklini değiştirdi. Ama şu var sadece bu maçın değil bu gecenin konuşulması gereken en önemli olayı bu maçta gerçekleşti. Ambramat’ın asisti...
Fizik, geometri ve kimya karışımı bir formülle öyle bir pas verdi ki inanılır gibi değil. Eğer Tadic bu asisti gole çevirmeseydi muhtemelen bu futbolcudan bütün sezon özür dilemek zorunda kalacaktı. Tabii Tadic başka bir oyuncu. Öyle güzel bir dokunuş yaptı ki tam usta işi. Bir de Tadic kardeşim o topun oraya geleceğini nasıl hissettin?
Bu pozisyon gösterdi ki futbol akılla oynanan bir oyun. Her takımda böyle beyinler olmalı.
Aslında Fenerbahçe bu olağanüstü golden sonra maçı bile alabilirdi. Ama Mou’nun aklındakini bilemeyiz. Enteresan bir adam. Çok özel bir adam. Oyunu kontrol etti. Bir puanı rahatça aldı gitti.
Tabii bugünün önemli isimlerinden biri olan Livakoviç’i unutmamak lazım. Rakibi sinir eden bir yapısı var. Kontrollü ve nerede duracağını çok iyi bilen bir kaleci. Jayden’i de iyiler arasına rahatlıkla yazabiliriz.
Sonuç olarak F.Bahçe önemli bir puan aldı. Hollanda deplasmanları her zaman zordur. Kendine has bir tarzları var. Her zaman sıkıntı yaratabiliyorlar. Ama Fenerbahçe gerek hocası gerekse kaliteli ayakları ile puanı almasını bildi.
Çünkü rakipleri dama oynarken Mou satranç oynuyor.
İyice alıştığı zaman neler olacağını tahmin edemiyorum.