Önce forma sonra ruh! (Atilla Gökçe)
Önce uyuşukluk, aymazlık... Ciddiyetsizlik, sessizlik ve teslimiyet... Sonra isyan, sonra kavga ve söke söke gelen beraberlik...Maçın özeti bu...Yılmaz Vural’ın takımı, Saraçoğlu’na “puan almaya” gelmişti. İlk yarıda beklediğinden de fazlasını buldu. İki farkla öne geçti. İlk golü atan İngiliz Jake Jervis’in koşarken yaptığı kafa vuruşu, hiç de Volkan’ın beklediği bir hareket değildi. Erken çıkan Volkan’ın hatasını iyi gördü Jervis... Eh, ne de olsa İngiltere’de “Football Academy”nin yetiştirdiği gençlerden biriydi. 50 bin Pound’a (150 bin liraya) Elazığspor’a gelmiş, 3,5 yıllık sözleşme imzalamıştı. Sonrasında Köksal’ın volesi de Volkan’ın beklemediği bir şeydi, gol oldu.İlk yarıdaki Fenerbahçe, Serdar-Egemen uyumsuzluğundan, orta alanda Salih ve Baroni’nin kopukluğundan ve dağınıklığından, Kuyt’un verimsiz telaşı, Krasiç’in takım dışında kendi kendine oynama ve top kaybetme arızasından devre arasındaki ciddi ve verimli çalışmasını inkar eder gibiydi. Oysa Kupa maçlarında Fenerbahçe’nin hırsına, coşkusuna tanık olmuştuk. Disiplinli ve istekli halini takdir etmiştik. Bu özellikleri Elazığspor’da gördük. Fenerbahçe bütünüyle yoktu diyeceğim, ama Sow’un gayretlerine saygısızlık olurdu.Günün akışı 55. dakikada değişti. Önce bir sorumsuzluk örneğinin altını çizelim. Gökhan Gönül, Marvin Zeegler’in yaptığı faulden sonra yerde yatarken rakibine tekme attı. Sonra ayağa kalkıp Marvin’in boğazını sıktı. Aynı karşılığı aldı. İlker Meral, bu çirkinliğe ve dayılığa teslim olmadı. Şimdi şunu düşünelim. İki takım da 10 kişi kaldığına göre, önde olanın, savunma yapanın işi daha kolaydır. Elazığspor avantajlıydı. Hücum etmek daha zordur ve Fenerbahçe geride duran takım olarak Gökhan Gönül gibi bir hücum silahından yoksun kalmakla başına büyük iş açmıştır. Gökhan’ın hiçbir mazereti yok. Hem yaptığından utanmalı, hem de takım arkadaşlarından özür dilemeli.Aykut Kocaman’ın ikinci yarıya Mehmet Topuz ve Semih’le başlaması, kırmızı kartla 10 kişi kalmaları Fenerbahçe’ye ciddiyeti geri getirdi. Oyun topluca bir isyana, saldırıya dönüştü. Semih, hücum oyununu çok iyi ateşledi. Sow yalnızlıktan kurtuldu, Kuyt daha verimli oynamaya başladı. Mehmet Topuz, ikinci sarıdan kırmızıyı görürken kendini feda etti. Aksi halde Sinan Kaloğlu belki de üçüncü golü atacaktı.İlk yarıda formasını, ikinci yarıda ruhunu gördük Fenerbahçe’nin... Sow ve Mehmet Topal beraberliği sağladılar. Ayaklarına sağlık...Ama Aykut Kocaman da, oyuncuları da geç kalmıştı, çok yazık!(Milliyet)