23.11.2020 - 15:50 | Son Güncellenme:
GOAL TÜRKİYE
Fenerbahçe ve A Milli Takım'ın yıldız futbolcusu Ozan Tufan, Goal Türkiye'ye çok özel açıklamalarda bulundu. Ozan Tufan, Fenerbahçe'den önce görüştüğü takımı ve transfer görüşmelerine dair flaş açıklamalarda bulunurken Alexander Sörloth hakkında bombayı patlattı! İşte detaylar...
Bursaspor formasıyla genç yaşta gösterdiği dikkat çekici performansın ardından Fenerbahçe'nin yolunu tutan milli futbolcunun sarı-lacivertli ekipteki macerası inişlere de sahne oldu, çıkışlara da.
Bu inişlerden birinde, Ozan için Fenerbahçe kariyerinde bir geri dönüşün mümkün olmadığı yorumlarının gürültülü hale geldiği dönemlerde, 2018-19 sezonunda geçirdiği Alanyaspor günleri onun için yeniden doğma anlamını taşıyordu, belki de.
Ertesi sezon Fenerbahçe'ye dönen Ozan, Süper Lig'deki 34 maçın 33'ünde sahada yer aldı ve bunların tamamında ilk 11'de oynadı. Bu istikrar yeni sezona da taşınmış durumda.
Ozan Tufan şu ana dek takımının ligde sahaya çıktığı 9 maçın tamamında süre bulurken bu müsabakaların 7'sinde ilk 11'deydi, 2 gol attı ve 1 asist yaptı. Hem kulübündeki hocası Erol Bulut, hem de milli takımdaki hocası Şenol Güneş ona güveniyor ve 25 yaşındaki futbolcu, profilini yükseltmeyi sürdürüyor.
"Biz futbolcular olarak denetlenmeyi, yaptığımız işin görülmesini, gözlemlenmesini isteriz" diyen Ozan Tufan, Bulut'un bu sezon kendisine verdiği farklı rollerden memnun. Hatta performansındaki artışı, çeşitli pozisyonlarda ve görevlerde kullanılmasına da bağlıyor.
Fenerbahçe'nin, A Milli Takım'ın ve Süper Lig'in parlayan ismi Ozan Tufan, pandemi dönemindeki çalışmalarından Fenerbahçe'deki yeni atmosfere, Erol Bulut'la ilişkisinden Crystal Palace'a gerçekleşmeyen transferine kadar birçok konuda Goal Türkiye'ye özel açıklamalarda bulundu ve ortaya bir solukta okuyacağınız güzel bir söyleşi çıktı.
"Ortalama 100 yılda bir dünyanın başına gelen küresel salgın, bu kez bizim oynadığımız döneme denk geldi. Tabii ki bizim profesyonel futbolcular olarak her şarta uyum sağlamak gibi bir misyonumuz da bulunuyor. Bu duruma da özellikle kulüp profesyonellerimiz ve hocalarımız sayesinde adapte olduk. Ben şahsi olarak bireysel disiplinimi üst düzey tutmaya hatta artırmaya çalıştım."
"Pandemi, tüm insanlığa önemli dersler verdi, tüm dünyanın hayatı çok keskin filtreler içerisinde aktı bir süre. Burada önemli olan nokta, önceliklerinizi sıralamak ve bunları kırmızı çizgilerle çizilmiş bir disiplin yönergesi içerisinde uygulamak. Ben de şahsen bunları yapmaya çalıştım. Dikkatli beslendim, idmanlarımı aksatmadım, her şeyden önemlisi sosyal mesafe ve karantina kurallarına uyarak sağlığımı korumaya çalıştım. Umarım bundan sonra da bunu sürdürebilirim. Bunun meyvelerini sahada, özellikle takımıma katkıda bulunabilme anlamında toplayabildiğim için mutluyum."
"Taraftarların bizleri bu şekilde konumlandırması tabii ki güzel ancak bu durumun çok fazla abartılmaması gerekiyor. Bu durum hem gerçekçi ölçüler dışında bir beklentiye yol açabilir, hem de rakiplerimize saygısızlık olabilir."
"Elbette herkes istediğini düşünmek konusunda özgür ancak en azından ben bu konuda bu kadar cüretkâr bir yorum yapmak istemiyorum. Lig çok uzun, şartlar normal değil. Tabii ki kendimize çok güveniyoruz, tabii ki en iyisi olmak için çalışıyoruz ancak ‘favori’ kelimesini sevmiyorum."
"Bu sezon farklı olarak biraz daha takım ruhunu oluşturabildiğimizi düşünüyorum. Takımdaki arkadaşlık ve samimiyet hiç olmadığı kadar üst düzey. En büyük rakibimiz ise kendimiz. Biz hep kendimizle yarışmalı, kendi performansımızın üzerine çıkmalıyız."
"Hocamızın beni farklı rollerde kullanması hoşuma gidiyor. Ben Fenerbahçe’de ve tüm kariyerim boyunca birçok mevkide görev aldım. Sağ bek bile oynadım. Takımın ihtiyaçları doğrultusunda neresi gerekiyorsa orada görev yapmaya hazır olmak bizim görevimiz."
"Nerede oynadığın değil, sana verilen görevi ne kadar tamamladığın önemli. Sonuç olarak biz bireysel olarak değil, takım başarılı olduğunda anlamlıyız. Takım kaybettikten sonra bireysel performanslarımızın çok da bir önemi yok."
"Kesinlikle. Biz futbolcular olarak denetlenmeyi, yaptığımız işin görülmesini, gözlemlenmesini isteriz. Bu anlamda hocamın benim farklı alanlarda da performans gösterebileceğimi düşünmesi benim açımdan çok değerli bir durum. Ben de buna uygun olarak bana verilen direktifleri maç saatine kadar kafamda oynamış oluyorum."
"Konsantrasyonumun dağılmasına asla izin vermemeye çalışıyorum. Bir nevi transa geçmek gibi. Performansımın yükselmesinde tabii ki hocamın bu tip yönlendirmelerinin etkisi çok büyük."
"Kesinlikle artırıyor. Tabii her iki takımın kadro yapısı, oyuncu dağılımı ve oyun sistemi farklı. Dolayısıyla roller de değişiyor. Değişmeyen tek şey, kazanma hırsı. (Gülerek)"
"Defansif orta saha olarak görenlerin sayısı gerçekten az değil. Bunun sebebi, birinci bölge ile üçüncü bölge arasında bir köprü görevi görerek topu ileriye taşıyabilme özelliğim olabilir. Özellikle hızlı atağa çıkarken topun oyunda hızlı akması gerektiği zamanlarda bunu en hızlı şekilde yapmaya çalışıyorum."
"Rakibin en hazırlıksız olduğu anda, topu birden alıp boşluğa doğru yönelmek ve en iyi pas opsiyonunu kullanabilmek, bazen de çerçeveyi gördüğünüzde şut çekebilmek. Bunu saniyeler içinde yaptığınızda, daha doğrusu rakibinizin yerleşiminden önce yapabildiğinizde skoru bulma ihtimaliniz çok yüksek."
"Katılır mıyım? Bilemiyorum neye alışık olduğunuzu. (Gülerek) Şaka bir yana, futbolda veya hayatın birçok alanında başarılı olan insanların ortak özelliği, çok çalışmak. Ben sadece bunu yapıyorum. Hem fiziksel hem mental olarak kendimi hazır tutmaya çalışıyorum. Tabii ki herkesi gibi geçmişte benim de hatalarım, eksiklerim oldu."
"Önemli olan, bunları minimal seviyede tutup bunun farkında olmak ve üzerine koymak. Tam olarak bunu yapmaya çalışıyorum. Benim kendi performansım üzerine çok yorum yapmam doğru olmaz, bunun takdiri kamuoyunun. Zaten hep söylediğim gibi, takım kazandıkça bizim performanslarımızın anlamı var. Arjantin Milli Takımı kaybettiğinde kimse Messi’yi konuşmaz. Messi Barcelona'nın kazandığı süre içerisinde bugünkü anlamına sahip olabilir."
"Yaşım 25, aslında bir futbolcu için genç diyemeyiz. Ancak şunu söyleyebiliriz, 25 yıla birçok pozitif istatistik sığdırabildim çok şükür. 55’e yakın milli formayı giydim, yaşadığım birçok düşüş dönemlerinden pes etmeden güçlenerek çıktım, asistler yaptım, goller attım. Şu anda da kendimi çok iyi hissediyorum."
"Her Türk oyuncunun kariyer planında Avrupa vardır ancak doğru şartlarda gitmek istedim hep. Benim amacım Avrupa’da bir gözüküp geri gelmekten ziyade, oralarda uzunca süreler kalabilmekti. Bu bağlamda bundan birkaç yıl önce Crystal Palace benimle çok ciddi bir şekilde ilgilendi ve imza aşamasına geldik."
"Uçak biletlerimize kadar gönderildi, tam gideceğimiz günün öncesindeki bir maçta Crystal Palace’ta Sako sakatlandı. Kulüp, acil olarak o bölgeye takviye yapma kararı aldı ve benim transferim gerçekleşmedi. Benim yerime Sörloth’u aldılar. Bu konunun detayları çok bilinmez ancak başımıza böyle bir şey gelmişti."
"Onun dışında yine Fenerbahçe’yle sözleşme yenilemeden önce Bayer Leverkusen ile konuşmalar oldu. Birçok kulüp durumunuzu soruyor ancak sizin öncelikleriniz önemli burada. Transfer meselesi, üzerine atlanacak, acil karar verilecek bir konu değil bana göre. Benim kulübüm Fenerbahçe, burada önüme bir plan konuluyor ve bu plan beni tatmin ediyor, sonra da burayla sözleşme yeniliyorum. Bu transfer döneminde de ilgilenenler oldu, Rus kulüpleri özellikle. Ancak Fenerbahçe’de şu an çok mutluyum ve tek bir konuya kanalize olmuş durumdayız: Şampiyonluk."
Misli.com'a üye ol 10 TL Kazan! Hemen oynamak için buraya tıklayın!