29.04.2021 - 08:04 | Son Güncellenme:
Çaykur Rizespor, Süper Lig'in 38'inci haftasında sahasında liderlik koltuğunda oturan Beşiktaş'ı konuk etti. Siyah-beyazlı takım, Cezayirli yıldız Rachid Ghezzal ve Aboubakar ve Larin'in yokluğunda forvette görev alan Gökhan Töre'nin etkili oyunuyla sonuca gitti. Karşılaşmanın ardından spor yazarlarının görüşleri şöyle...
Lider Beşiktaş, eksikmiş, forvetsizmiş, inanın hiç fark etmiyor! Larin yedek, Aboubakar meydanda yok! N’Koudou, Gökhan Töre, hatta Ghezzal var kardeşim! Rizespor, Bülent Uygun ile müthiş bir çıkış yakaladı, tehlike bölgesinin uzağında. Bu tabloya rağmen Kartal maça müthiş baskıyla başladı, ilk yarıda oynu adeta tek kaleye çevirdi. Öyle ki 5 dakika içinde 3 net pozisyon üretti. N’Koudou, ardından Ljajic ve son olarak Gökhan harika şutlar attılar, ama topu filelere gönderemediler. Onlar elbette atmak istediler, ancak kaleci Gökhan o 5 dakikaya müthiş kurtarışlar sığdırdı, kutlamak gerekir.
Dedik ya, Kartal için forvet olsa da, olmasa da pek fark etmiyor. Asist kralı Ghezzal sahadaysa, korkmayın. Adam müthiş bir yetenek, 16. dakikada N’Koudou’ya attırdığı golü, kaç kişi çalımladığını gördünüz mü? N’Koudou’ya sadece dokunmak kaldı. Kısacası baskı ve pres var, üretim var, ama Kartal tek golle bu yarıyı kapadı. İlk yarıda özellikle Atiba ve Gökhan Töre’nin ceza alanı içinde şut atmak yerine topla dripling yapmalarına bir anlam veremedim. Vur, vur, tek farklı skorların tehlikeli olduğunu bilmiyor musunuz?
Bir çift sözüm de basit sarı kart gören Ljajic’e... Arkadaş nasıl profesyonelsin sen, hakemlerin dokunulmazlığı var, bilmiyor herhalde! Alın size golcü! Gökhan Töre, solda topla buluştu, üç savunmacıyı geçti, soluyla bu kez uzak köşeyi gördü, farkı ikiye taşıdı, nazara geldi, sakatlandı, yerini Larin’e bıraktı. Bu golden önce Ersin’in kritik bir kurtarış yaptığını da anımsatalım!
İkinci yarıda tablo pek değişmedi...75’te Kartal’ın asist kralı Ghezzal, zorlu mücadelede farkı üçe çıkardı. O nasıl sol bir ayaktır arkadaş, raket gibi, topa öyle bir falso veriyor ki, hem bizim hem de kaleci Gökhan’ın başını döndürdü adeta! Rizespor, risk aldı, tehlikeli ofansif girişimler yaptı. Futbol böyle bir oyundur, üç farkı da yakalasan garantisi yoktur arkadaş. En büyük kanıt dünkü maçtır. İsmail Köybaşı’nin harika frikik atışı gole dönüştü, ardından 89’da Dokoviç’in kafa golü geldi, fark bire indi. Eee ilk yarıda fişi çekebilirdi Kartal, beceremedi! Ancaak Selim’in uzatma dakikalarında Larin’e yaptığı faul, üstelik ceza alanı içinde, yani bence penaltı. VAR’dan tık yok! Beşiktaş son dakikalarda yediği gollere taraftarını alıştırdı, onları strese sokmaya devam ediyor. Ancak lider o koltuğa yapıştı, bırakmaya da hiç niyeti yok!
Aslında şu net bir şekilde ortada. Beşiktaş 78 puanda, 78 golle ligin en fazla gol atan takımı ve şampiyonluğa artık 4 maçı kalmış bir takımdan bahsediyoruz.
İte kaka değil, zor kazana kazana değil, gümbür gümbür oynaya oynaya ve gerçekten bütün 21 takım içerisinden en iyi oynayan en istikrarlı oynayan en istikrarlı kadroya sahip olan rakiplerinegöre çok daha iyi oynayıp kazanan bir takım görüntüsünü aslında bu akşam ligin özeti olarak bize sundu.
Kayserispor ve Çaykur Rizespor maçlarında oynanan oyun, Beşiktaş’ın lig özeti olarak sahneye konulabilir. ‘İşte şampiyon nasıl olunur? Buyurun gösteriyoruz. Bu iki maçtaki görüntüler itibariyle… Beşiktaş, iyi oynadığında gümbür gümbür kazanıyor.
Nasıl gittiyse öyle döndü. Liderlikse liderlik… Oyunsa oyun, golse gol. Savaşsa savaş! N’Koudou ile attılar, Gökhan’la ikilediler, Ghezzal’la üçlediler. Sonra teklediler ama, fazlasına müsaade etmediler. Zoru kolaya, kolayı zora çeviren akıllı oyunları, özgüvenleri ve kaliteleriyle savaşı kazandılar. Sakatlıklar, yorgunluklar derken zor deplasmanda oynadı Beşiktaş. Ama kararlı, etkili ve mücadeleci karakterini ortaya koydu. Rizespor gibi kendine göre bol alternatifli, zaman zaman coşkulu rakibi karşısında üstün oynayan Beşiktaş’tı. Hem topun sahibi oldular (44/56), hem de ilk yarının şut atan (5 isabetli/4 isabetsiz) takımıydılar. Beşiktaşlı Ghezzal, dün çok garantili bir asist moduna girdi. Topla buluştu, sağdan direkt sıfıra indi ve aut çizgisi üzerinden çevirdi topu… N’Koudou da golü attı. Atamasa da ayıp etmiş olurdu. Ghezzal’ın garantisi mi? Sıfıra inmesi… Bu hareketin ya da tercihin garanti tarafı, hakemin VAR odasına gitmesine fırsat vermemesiydi. Böylece ofsayt tartışmasına filan gerek kalmadan santra yapılabildi.
Böylesine ayrıntılı anlatışımın nedeni, sonradan ikinci ve üçüncü gollerin iptaline tanık olmamız… VAR’dan gelen uyarılarla iptal önce Ljajic’in, sonra da Atiba’nın golleri kabul görmedi. Ljajic ofsaytta, Vida da elinin topla temasında yakalandılar. İtirazımız yok. Ama ilk yarım saat dolarken Abdulkadir Bitigen’in düdükleri, maçı sahanın tamamına yaydı. Fauller, Ljajic’e sarı kart, ev sahibi takımı iki de korner atışıyla dengeye taşıdı. Bitigen’in oyuna katkısı iki takımda da yarattığı tedirginlikti. Her an ağır bir hataya ya da kazaya uğramaktan korktuklarını sanıyorum.Böyle durumlarda en iyi yol, oyuna yoğunlaşmak, kendi işini yapmak ve rakip takımı, hakemi yok sayacak bir ritm tutturmaktır. Evet, Beşiktaş bunu yaptı… Rizespor’un da sert, temaslı ve çabuk oyununa karşı zorlandıkları anlar da oldu. Ama Beşiktaş adına fark yaratan tablolar devam etti.
Her şeyden önce siyah-beyazlı takım daha usta, daha kaliteli oyunculara sahipti. Tıpkı geçen hafta olduğu gibi yine “hep beraber” oynamaya başladılar. N’Koudou geçen haftanın aynısıydı. Golünü de attı, oyununu da oynadı. Josef, Atiba, ille de Ghezzal... Ustalar işbaşındaydı. Sarı kartla sarsılan Ljajic de havasını bulmuştu. Bir ara Rizespor yarı sahasına yerleşip 10-12 pas yaptılar. Rizespor’un baskısına “bana mısın” demeden işe devam ettiler.
Vida ve Welinton da hesaba dahildi, Dorukhan da… Hele 57’de Welinton’un uzun pasıyla sağdan ceza alanına giren Gökhan’ın dar açıdan soluyla attığı gol takdiri hak ediyordu. Beş dakika sonra sakatlandı Gökhan, nöbeti Larin’e devretti. Maç keyifle sürerken, Rizespor oyundan kopmadan oyuncu ve oyunu değiştirerek maçı unutulmaz bir savaşa çevirdi. 87’de İsmail Köybaşı’nın frikik golü, iki dakika sonra da Dokoviç’in kafası… Bu maça başlamak kolay ve güzeldi Beşiktaş için. Bitirmek ise tek kelimeyle “azap”tı.
Beşiktaş, maçın ilk düdüğü ile birlikte müthiş bir istekle Rizespor kalesine gitti. Islak zeminde çok fazla şut denedi. Gökhan Akkan’ın direnişlerine rağmen sezonun çilingiri Ghezzal’ın nakış işler gibi getirdiği pozisyonda N’Koudou ile golü buldu. Top rakibine geçtiği anda savunma oyuncularının rakiplerine yakın oynamaları sayesinde kalesinde büyük tehlikeler yaşamazken hücumda aramaya devam etti. VAR’a takılan 2 gol iptal olsa da dominant oynadığı ilk yarı istediğini almış oldu. Yine de 2. yarıya istekli dönen taraf Beşiktaş oldu..
Oyunun kontrolünü elinde tutmaya, gol için aramaya devam etti. Verilen 1-2 pozisyonda Welinton ve Ersin önemli müdahalelerle Rizespor’un direncini artırabilecek golü önlediler. Ağır zemine rağmen hem rakiplerinden fazla koştular, hem de daha etkili pas yaptılar. Santrforluğa ısınmaya başlayan Gökhan Töre ve maçın hatta sezonun yıldızı Ghezzal ile harika goller bularak oynadığı oyunun hakkı olan sonucu almayı başardı. İsmail’in attığı gol Rizespor adına sadece güzel bir hatıra olarak kaldı.
Damjan Djokovic, son sözü söyledi. Welinton, Vida, Ghezzal, Josef ve Dorukhan maçın öne çıkanları oldular. Şampiyonluk yolunda sezon boyunca gösterdiği isteği, futbol aklı ile birleştirdiği Rize deplasmanını, bu performansla geçti. Sergen Yalçın’ın eksiklere rağmen topu yerden kaldırmadan oynattığı oyun, oyuncuların top gelmeden düşünme becerisi maçın kazanılmasındaki en önemli detaydı.
Beşiktaş mükemmel bir ilk yarı oynadı. Gecenin yıldızı Rachid Ghezzal’dan de bir asist bir de harika gol izledik. Beşiktaş çok kritik Rize deplasmanında mükemmel bir ilk yarı sergiledi. Takım halinde hırslı futbolular, yüksek tempoyla çok adamlı hücum girişimleri ilk 10 dakikada kaleyi bulan dört şut, sonrasında sahneye çıkan Ghezzal'ın müthiş bir aksiyonu sonucu N'Koudou'ya al da at demesi… Sonrasında önce Ljajic'in sonra da Atiba'nın ağlara giden topları var. İkisine de hakemler gol kararı vermedi. İkisi de doğru VAR kararlarına takıldı.
Beşiktaş ikinci yarıya da aynı tempoda ve yine kaleye şutlar atarak başladı. Ama skor avantajına sahipken alınan riskler aşırıydı. Ve bu arada maçın dönüm noktası yaşandı. Maçın en net pozisyonuna Samudio girdi, Ersin'in yapabileceği tek şey açıyı daraltmaktı. Onu iyi yaptı, şansı da yardım edince kafasına çarpan top kornere gitti. Gökhan Töre'den sonra gecenin yıldızı Ghezzal'dan bir asist, bir de harika gol izledik. Ama her zaman yeri geldikçe vurguladığım gibi futbol ilginç bir oyun. Maç rölantide, farklı skorda yoğunlaşmışken önce İsmail'den mükemmel bir frikik golü geldi.
Hemen sonrasında bir gol daha ve Beşiktaş büyük stres altında son altı dakikayı bitirdi. Beşiktaş takım halinde başarılıydı. Gecenin yıldızı Ghezzal'dan sonra en çok Gökhan Töre'yi beğendim. Yapısına uygun gizli santrfor rolünde devamlı hareket ederek çok başarılı icraatlar yaptı. Arkadaşlarına alanlar yarattı. Ve de çok güzel gol attı. Ljajic bu sezon ilk defa dün gece yere sağlam bastı. Josef eski formunu yakalamış gözüktü. Bana göre Dorukhan da son iki haftadaki Rosier'den sağ bekte çok daha iyi performans gösterdi. Dünkü 3 puanla Beşiktaş hafta sonu Hatay ile final maçına çıkacak. Ama çok da kolay olmayacak.
10 Bin TL'ye varan hoş geldin bonusu Misli.com'da Hemen oynamak için buraya tıklayın!