Son dakika haberleri: Alanyaspor - Galatasaray maçı sonrası olay sözler: "Fatih Terim ona çok kızmış"

Galatasaray, Süper Lig'in 26. haftasında Aytemiz Alanyaspor'a konuk oldu. Sarı Kırmızılılar sahadan 1-0'lık galibiyetle ayrıldı. Birçok tartışmalı pozisyonun yaşandığı karşılaşmanın yankıları sürmeye devam ediyor. Aytemiz Alanyaspor'u 1-0 mağlup ederek liderliğini sürdüren ve galibiyet serisini 7 maça çıkaran Galatasaray'ın tek golü Emre Kılınç'tan geldi. İşte spor yazarlarının Aytemiz Alanyaspor - Galatasaray maçına dair görüşleri... Alanya’da gördük ki Mars’a inen uzay aracı Perseverance, dün de kaş-göz arasında santraya konmuş. Ne demek oluyor bu? Perseverance, bizim dilimizde “azim” anlamına geliyor. Kararlılık içeriyor.. Engelleri aşma kararlılığı. Fatih Terim ligde ve kupada hem de İstanbul’da, Alanyaspor karşısında oynadığı iki maçı da kaybetmiş olmalarının rövanşını “kararlılık” gösterisi ile almaya gelmişti. Peki nasıl işledi bu “kararlılık” ? Muslera ile… Galatasaray’ın tecrübeli kalecisi, tuttuğu her topu oyuna sokarken, uzun atışlar yaptı.. Bu atışların çoğu da isabetliydi. Alanyaspor’un Salih, Berkan, Umut’tan oluşturduğu genç ve dinamik orta alanında didişmeye gerek görmüyordu Galatasaray. Geriden seri paslarla oyun kurup rakip ceza alanına ulaşmayı denemediler. Muslera’nın uzun erimli topları Onyekuru, Mustafa Muhammed ve Emre Kılınç’la buluşuyor, ev sahibi takımın hesaplamadığı tehlikelere neden oluyordu. Alanyaspor Teknik Direktörü Çağdaş Atan, maçtan önce “Muslera dahil, tüm rakip oyunculara pres yapacaklarını” anlatmıştı.. Galatasaray zaman zaman Muslera gibi savunmanın da kullandığı uzun erimli toplarla bu presten ustaca kurtulmayı bildi. Orta alanda az sayıdaki sert ikili mücadelelerde oyun sık sık faullerle durduğunda uzun oynamanın ne kadar isabetli olduğu da anlaşılıyordu. Alanyaspor, ara transferde Bakasetas gibi üretken lider oyuncusunu Trabzonspor’a kaptırmıştı. Yine de bu kayıptan dolayı zayıfladıklarını kabul etmiyorlardı. Ama ev sahibi takımı tedirgin eden asıl konu, Galatasaray’ın özellikle Gedson Fernandes ve Muhammed’le beklenenin üzerinde güçlenmesiydi. Alanyaspor “pres”le bu gücü kırmanın hazırlığını yaptığı halde, oyun hiç de öyle gelişmedi. Maç, Muhammed ve Salih’in karşılıklı olarak topu direğe vurdurdukları iki sivri pozisyonla renklendi. Arada Onyekuru’nun direk dibinden auta giden bir şutu da var. Fatih Terim’in uzun erimli toplara dayalı planı, Yedlin’in gönderdiği topla buluşan Emre Kılınç’ın golüyle işe yaradı. Alanyaspor skorun altında ezilmedi… Davidson, Babacar, Salih ve Efecan, Tayfur ve Berkan’la denkliği aradılar. Ama rahat top kullanamadılar. Galatasaray savunmacıları ile orta alandan koşup yardıma gelenlerin arasında bir de Muhammed’i gördük. Bravo! İkinci yarıda Alanyaspor daha etkin, Galatasaray daha savunmacı tablolar sergiledi. Babacar, Davidson, kale ağzında Tayfur, üst üste gol pozisyonlarına girdiler. Hele Caulker’in kale ağzında bir kafa vuruşu var ki ancak Muslera tutabilirdi o topu. Öyle oldu. Maçın yıldızı en az beş mutlak golü önlerken harikalar yarattı. İki hocanın oyuncu değiştirme hamleleri de maça renk ve heyecan taşıdı. Süper Lig zirvesinde mesafe de yok maske de… Takımlar, birbirlerinin ensesinde soluk soluğa koşuyorlar. Dün olduğu gibi maskelerini indirip maç içindeki gerçek niyetlerini ve yüzlerini de açık açık ortaya koyuyorlar. Galatasaray topu rakibine bıraktı (72/28). Rakibinin neredeyse üçte biri kadar pas yapıp, uzun paslarla kısa yoldan (!) amacına ulaştı. Alanyaspor'a karşı Galatasaray önceki maçlarda geriden oyun kurarak oynamaya çalışmıştı ve başarılı olamamıştı. Donk nasıl bir oyuncu, orta sahadan devşirme bir oyuncu, geriden oyun kurmayı sever. Onunla başlamayacağım demiş direk ben bu oyunda geriden başlamayacağım. Alanya çünkü önde basıyor, Muslera'ya kadar. Bence de doğru tercih çünkü sonucu da aldı. Çok mücadeleci bir maç olacağı da belliydi. Birebirler, hava topları Babacar'dan dolayı. Ama Taylan'ın olmaması, özellikle kupa maçında çok kızmış ona Fatih hoca. 3-0'lık maçın ilk yarısında mesela. Belhanda'ya da öyle. Belli yani yoksa Taylan artık Milli takıma gitmeli derken artık kesik yiyen Etebo'ya formayı veren konumuna geliyor. Orta sahada mücadele deyince de Etebo'yla oynayabiliyorsunuz. Ama Etebo da olunca ortada pas yapamıyorsunuz. İlk yarı ve ikinci yarı bambaşka bir maçtı Galatasaray açısından. Orta sahadan daha çok koşan oyuncular vardı. Etebo, Fernandes ve Emre Kılınç ile daha çok koşan mücadele eden ve ileriye de gitmesini bekleyen bir düzenle oynadılar. Mohamed son zamanların en formda oyuncusu olarak ilk yarıdaki performansı çok iyiydi. Muslera oyuna başlarken, sahaya bakıyor, stoperlerle oynayamıyorum. Direk ileri oynuyor Mohamed çok güzel göğsüyle indiriyor Yedlin'e. Yedlin 40 metre Xabi Alonso, Xavi, Iniesta'nın pası gibi bir top. Emre'nin de çok iyi kontrolü ve muhteşem bir gol. Bu tarz oyun Galatasaray'ın geriden başlamayacağım, direk ileriye uzun oynayacağım şeklinde çabuk oynamasına örnek. Mohamed'in topu almak için geriye gelmesi savunmayı da boşaltıyor, Galatasaray 2. bölgesindekilerin de ileriye çıkarak boşluk bulması sorunları çözdürüyor. Çok güzel gol. Mohamed'in oyununu 150 dakika izlerim, bütün forvet oyuncuları izlesin bir şeyler alırlar. Bir oyuncu arkası dönük bu kadar güzel oynar ve arkasını da hızlı döner, tehlike yaratabiliir. Direkten dönen de bir pozisyonu var. Onyekuru'nun da hatta pozisyonu vardı. Galatasaray dün gece öyle bir maç kazandı ki, üç puanın ötesinde sezonun finali gibi bir karşılaşma diyebiliriz. Alanyaspor iyi bir takım. Hatta Süper Lig’in en iyilerinden bir tanesi. Mücadeleyi hiç bırakmadı. Sarı-kırmızılılar böyle bir rakibi deplasmanda yendi. Önce hakemden başlayayım… Bu haftanın en önemli karşılaşması bu maçtı. MHK neden hem VAR’a hem de sahaya daha tecrübeli bir hakem tayin etmiyor? Alanya’daki buluşmada Babacar’ın ilk yarı oyundan atılması gerekirdi. Bunun tartışılacak bir tarafı yok. Luyindama’nın kulağına ayağının tabanıyla öyle bir tırpan atıyor ki, üç dikişle sahada tedavi olmasına yol açıyor. Bunun daha hafifini Diagne Beşiktaş maçında yaptı ve Cüneyt Çakır anında kırmızı kartı gösterdi. Henry Onyekuru ceza sahası içinde tam topa vurmak üzereyken Umut arkadan rakibinin ayağına vuruyor. Bunun üzerine Nijeryalı futbolcu kendisini yerde buluyor. İşin ilginç yanı hadi orta hakem görmedi diyelim, VAR hakemi Emre Malok baş hakem Zorbay Küçük’ü neden uyarmıyor? Emre Malok bugüne kadar Süper Lig’de hiç maç yönetmedi. Böyle acemi bir hakemi neden bu kadar önemli bir maça veriyorlar? İnsanın aklına bin tane şey geliyor. Neden korkuyorum biliyor musunuz; bu kıran kırana geçen şampiyonluk yarışının tadını çıkartamayacağız. Bunun da tek sebebi MHK olacak. Maça gelince… Galatasaray Onyekuru ile çok net üç gol pozisyonuna girdi. Son vuruşları hep dışarı attı. Mustafa’nın harika vuruşu direkten döndü. Bunun yanında Alanyasporlu Salih’in de topu aynı şekilde direğe isabet etti. Turuncu-yeşilliler rakibi kadar gol pozisyonuna girdi. Başta Muslera olmak üzere, Luyindama ve Marcao sezonun en iyi maçını oynadılar. Hiçbir hata yapmadılar. Sağ kanatta görev alan Tayfur ve Efecan ile diğer kanatta oynayan Moubandje ve Davidson bilhassa Yedlin’i ve Ömer’i epey hırpaladılar. Orta sahada Salih ve Berkan gerçekten çok iyi futbolcular. Hangi takım olursa olsun Alanyaspor’u bu sahada zor yener. Galatasaray bunu başardı. Çok zorlansa da üç puanı almasını bildi. Zirve yarışında liderliğini devam ettirdi. Son olarak yine söylüyorum, hakemlerin bu yarışa müdahil olmamaları gerekir. Bunun için Serdar Tatlı’nın bilhassa hakem tayinlerinde daha titiz davranması gerektiğini düşünüyorum. 250 TL'ye varan hoş geldin bonusu Misli.com'da Hemen oynamak için buraya tıklayın!