20.10.2021 - 07:58 | Son Güncellenme:
Temsilcimiz Beşiktaş, UEFA Şampiyonlar Ligi C Grubu üçüncü maçında Portekiz temsilcisi Sporting Lizbon'u sahasında ağırladı. Sportin Lzbon karşılaşmadan 4-1 galip ayrılarak gruptaki ilk puanlarını elde etti. Spor yazarları Beşiktaş-Sporting Lizbon karşılaşmasını değerlendirdi. İşte detaylar...
"Sakatlıklar, şanssızlıklar, olumsuzluklar üst üste gelince Beşiktaş’ta “öğrenilmiş çaresizlik“ süreci başlıyor. Kadro zenginleşti, derinleşti. Dertler de depreşti. Sakatlar oyuna döndüler, maç formuna dönemediler. Sergen Yalçın gergin bir sezon yaşıyor. Dokuz haftada 2 lig yenilgisi üstüne dört gollü Sporting darbesi. Kartal’ın ayarı da bozulmuş durumda."
"Şampiyonlar Ligi’nde önce fikstürün azizliğine uğradılar. Dortmund ve Ajax gibi iki “ağır” sıkletle başladılar. Üst üste iki yenilgi. Boydaşı, akranı diye kabullendiğimiz Sporting Lizbon da Dolmabahçe’de darbe üstüne darbe indirdi. Dahası da var. Sergen Yalçın, Şampiyonlar Ligi’ndeki hesap ve hevesini kaybetti. Bu nedenle onu suçlayamayız, eleştiremeyiz. Elinde olmayan nedenler bir araya geldi. Grup üçüncülüğü ile UEFA Avrupa Ligi’ne katılmak da hocaya heyecan vermiyor. Kısacası, bu macerayı bir an önce sonlandırmak ve lige dönmek istiyor. Maça bakarsak… Sporting Lizbon’la Beşiktaş arasında gömlek farkı var. Onlar daha çabuk, daha atak, daha dayanıklı ve daha iyi oynuyor. Bireysel becerileri de oldukça gelişmiş, yıldız düzeyine erişmiş futbolcuların takımı…"
"Beşiktaş’ta Teixeira ile Pjanic, Ghezzal, Larin, Batshuayi bizim domestik organizasyonumuz için parlak oyuncular. Ama Şampiyonlar Ligi’nde maalesef yetersiz kalıyorlar. Dün önde basarak, ceza alanından topla çıkmak isteyen rakip oyuncuları rahatsız ederek, az da olsa onlardan top kaparak olumlu ve iyi niyetli görüntüler sergilediler. Ancak Sporting, kaybettiği topları çabucak geri kazanarak, hızla üçüncü bölgeye geçerek, kazandığı kornerleri de çalışılmış kurgularla gole çevirerek kalitesini ve değerini kanıtladı."
"Dikkat edelim… İki kornerde de top kafa ile arka direğe yönlendirildi. Arada fırlayarak yine kafayla ikisinde de aynı oyuncu, stoper Coates, ağları salladı. Bu arada Larin’in de kornerden golü var. Ama teselliye yetmiyor. Takımca kaliteli ve üstün bir oyun çıkardılar. Beşiktaş’ta iki kornerin yanı sıra Vida’nın koluyla top temasından doğan gecikmiş penaltı ile üç gol yiyen Ersin, ayrıca 5 kurtarış yaptı. Günün bir garip oyuncusu da Batshuayi idi… Topla buluştukça ofsayta yakalandı. Çok koştu, çok çalıştı, şut denedi, olmadı. Şunu da söylemeli: Batshuayi rakip ceza alanında çok yalnız kalıyor. Onun baskısıyla, direkten ya da kaleciden dönen topları takım arkadaşlarının tamamlaması bekleniyor. Ama onlar özellikle Teixeira ve Pjanic orada olmuyorlar. Dört oyuncu dakikalar ilerledikçe yoruluyor."
"Gökhan Töre ve Kenan Karaman’ın oyuna katılması sonucu etkilemiyor. Sonra Paulinho’nun dördüncü golü… Beşiktaş sonucu kabullenmek zorunda kalıyor. Zor maçlar serisine girerken darbe yiyor. Güven sarsıcı bir sonuç…İstatistikler de can sıkıcı… Topun sahibi Beşiktaş (61/39)… Maçın sahibi Sporting Lizbon.Hesaplar, hayaller bitiyor… Beşiktaş iyi bir sezon vaad etmiyor!"
Beşiktaş önde yaptığı presin karşılığında kazandığı topları çabuk kullanamazken, Sporting Lizbon her kazandığı topta atağı sonuçlandırmayı başardı ilk yarıda. Sporting Lizbon'un presini aşabilecek tek iş çabuk ve sağlıklı pas olmasına rağmen çok fazla basit pas hatası yapılınca coşku bir türlü yakalanamadı.
Ama asıl problem akan oyundan çok duran toplardaydı. Birbirinin kopyası 2 korner golü yiyen Beşiktaş, duran top konusunda Coates'i durduramayınca bir de penaltı golü yiyerek, Larin'in golüne rağmen çok kötü bir oyun ve skorla soyunma odasına gitti.
2. yarıda Ghezzal hücumda kımıldanınca Batshuayi'nin savunma arkası koşuları ile 1-2 pozisyon üretmemize rağmen farkın büyümemesi tamamen şans ile ilgiliydi. Sporting Lizbon'un direklere takıldığı ya da Ersin'in kurtarışları olmasa mağlubiyet hezimete de dönüşebilirdi. Sonuçta Şampiyonlar Ligi'ne uygun, güçlü bir kadro yapmak kadar o oyuncu kadrosunu başarıya konsantre etmek de önemli bir kriter. Ancak Beşiktaşlı oyuncuların yediği gollere bakınca, Şampiyonlar Ligi'nde başarıya inandıkları ya da başarıyı isteyip istemedikleri tartışılır.
"Beşiktaş’ın Sporting maçının onbiri, gerek Sergen hocanın, gerekse camianın ve bizlerin beklediği kadroydu. Devler Ligi’nde yerli - yabancı sınırı yok, kimi oynatırsan, oynat! Sakatlık olmasın Beşiktaş’ın şu kadrosu iç hatlarda uzak ara şampiyon olur. Transferlere bakarak, Kartal’ın Devler Ligi’nde kalıcı olacağı yolunda öngörüde bulunmuştuk, biz de sakata geldik anlayacağınız! Üst tura geçme umudu, artık mucizelere kaldı, UEFA bile tehlikeye girdi!"
"İki takım için de, ya tamam, ya devam maçı...Birisi veda edecek, diğeri ise umutlarını kalan maçlara taşıyacak. Düdük çaldı, Kartal kanatlandı, öyle bir baskı kurdu ki, rakibin eli - ayağına dolaştı. Ama, Sporting savunmada asla güvenliği elden bırakmadı, Kartal’a bu anlarda pek de pozisyon vermediler."
"Böylesi kritik maçlarda, baskı kurmak, pozisyon üretmek elbette önemli. Ama asla savunma güvenliğini elden bırakmayacaksınız. Dememiz o ki, sabırlı olacaksınız, paldır - güldür saldırmayacaksınız! Öyle ailecek hücuma çıkarsanız, başınıza ummadık işler gelir."
"Ersin’in yediği ilk gol hariç, kurtardıklarına bakar mısınız? Coates’in duran toptan attığı gole Ersin ne yapsın? Neyse ki Coates’in golünün şaşkınlığını üzerinden atan Kartal, Larin’in kafa şutuyla skoru eşitledi. Ki, hakem faul çalsa, kimsenin gıkı çıkmaz! Ahh şu duran toplar ahhh... Başımıza ne geliyorsa bu duran toplardan geliyor arkadaş! Larin’in golünden üç dakika sonra yine korner, yine duran top, yine Coates, ilk golün adeta fotokopisi! Zaten zor gol atıyoruz, basit goller yiyiyoruz malesef!Tam korner atacaktık ki bir dakika önce Vida’nın elle oynaması VAR’ın radarından kaçamadı, orta hakem 44’de penaltı noktasını gösterdi, Sarabia farkı ikiye çıkardı.Yabancılar VAR’ı bakın nasıl kullanıyor, pozisyon geçse de fark etmiyor, gördünüz mü?"
"İkinci yarı mı? Sporting zamana oynadı, Beşiktaş ise yine baskı kurdu, aradaki farkı kapatıp, puan hesapları yaptı. Ne var ki, hücuma çıkarken yapılan top kayıpları, yine Kartal’ın kalesine tehlike olarak döndü. Paulinho’nun bir şutu da yan direkte patladı.68’de Ghezzal, nefis bir falsolu pasla Batshuayı’yi kaçırdı, tecrübeli golcü kaleciyi geçti, vurdu, top üstten auta gitti. Bunu atsa, belki rakip savunmanın direncini kıracak, olmayınca olmuyor arkadaş!"
"Fark gelince özgüven de otomatikman ortadan kalkıyor. Nitekim Paulinho farkı üçe çıkarırken, maçın skorunu da belirledi. Beşiktaş, bu yenilgiyle Devler Ligi’nde üst tura çıkma şansı var mı, bence zor, hatta mucize gerekiyor dersek abartmış olmayız. Artı Avrupa Ligi’de tehlikeye girdi! Ama valla, Kartal’a kimse kızmasın, ne iç hatlarda, ne de dış hatlarda sakatlıklar nedeniyle ideal onbirini bir türlü bulamadı. Sporting karşısında buldu, gelin görün ki, pek de işe yaramadı, yenilmekten yine kurtulamadı. Kartal’ın tek tesellisi sakatların dönüşü oldu."
"Şu durum çok net artık... Beşiktaş’ın gol atmasında bir sorun yok. Sorun Beşiktaş’ın çok basit goller yemesinde.Dortmund, Ajax ve Sporting gibi takımlardan gol yemek normal ama birebir benzer golleri yiyorsan bu durum elbette konuşulur. Sadece dün gece değil, Başakşehir maçında yenilen son iki gole bakın; birbirinin aynısı. 3-0’dan 3-3 olan Adana Demirspor maçını buraya yazmıyorum bile."
"Coates’in 15 ve 27’de attığı gollerde Sporting’in kaptanın bu kadar boş kalması kabul edilebilir durum değil elbette. Üstüne bir de VAR’dan gelen penaltının Sarabia tarafından 44’te gole çevrilmesi ise iki atana bir bedava gibi oldu. Cyle Larin’in 24. dakikada durumu 1-1’e getirmesinin sevincini en fazla üç dakika yaşayabildik. 38. dakikada Batshuayi’nin direkten dönen topu gol olsa devreye moralli girebilirdik. 1. dakikadaki Paulinho’nin vuruşunda, kaleci Ersin’in kurtarışını ise pas geçemeyiz. İkinci yarıda doğal olarak daha fazla risk alan bir Beşiktaş izledik. Kartal’ın galip gelmesi için ikinci golün erken gelmesi gerekliydi."
"62. dakikadaki Larin’in çok sert vuruşu bizleri umutlandırdı ama kaleci Adan güç de olsa topu uzaklaştırabildi. 67’de Paulinho’nun vuruşu direkten dönmese Beşiktaş’ın umutları tamamen bitecekti. 69’da Batshuayi o pozisyonu gol yapsa umutlar daha da artacaktı. Kalan dakikalar Beşiktaş’a gol getirmezken 89. dakikada Paulinho’dan gelen golle durum 4-1 oldu. Beşiktaş, Şampiyonlar Ligi’ndeki üçüncü maçından da puan çıkaramadı."
YENİ ÜYE OLANLARA 10 TL HEDİYE Hemen oynamak için buraya tıklayın!