RÜYA MI GÖRDÜM? - ŞANSAL BÜYÜKA (MİLLİYET)
Akşam yemeğini yedim, oturuyorum. Sanki dalmışım, rüyada gibiyim... Fenerbahçe hiç alışık olmadığımız bir görüntüyle fırtına gibi esiyor, uçuyor, kaçıyor, golleri atıyor. Şaşırdım, şöyle bir silkelendim. Rüya falan görmüyorum, gerçekten Fenerbahçe‘yi izliyorum.Açıkçası şaşırdım. Koca bir sezon taraftarına işkence çektiren, sahada uyuyan, ekran başında uyutan Fenerbahçe ile uzaktan yakından ilgisi olmayan bir Fenerbahçe sahada...Emre Belözoğlu‘nu tebrik ederim. Çok kısa bir sürede Fenerbahçe‘yi futbol adına kötü alışkanlıklarının çoğundan kurtardığı ve radikal değişikliklere futbolcularını da inandırdığı için...-Fenerbahçe bıktırıcı yan paslarını, geri paslarını resmen toprağa gömmüş.-Emre Hoca, Sosa‘ya saha içi patronluğunu vermiş, Sosa‘yı Fenerbahçe ve futbolla barıştırmış...- Mert Hakan’da çok hızla gerçek futbol kimliğine dönüş var.-Fenerbahçe, “el freni” Gustavo‘nun kulübeye gitmesinden sonra çok hızlı hücuma çıkıyor.-Fenerbahçe‘de ilk defa yana değil, öne oynama isteği ve girişimleri var.-Gene ilk defa rakip savunmanın arkasına ve arasına müthiş toplar attılar.- İç sahada yenilmediği takım kalmayan Fenerbahçe, Emre Hoca ile birlikte bu hovardalığını bıraktı.