19.06.2020 - 14:42 | Son Güncellenme:
Takımları inişli çıkışlı normal Avrupa’da Almanya’da olduğu gibi çok formda oldukları söylenemez. Tabii 5 oyuncu değişikliği de oyuncularda ciddi bir moral olmuş. O yüzden takımlar için çok işe yarayan bir durum bu. Kulübeler rahattı.
Maskeleri takanlar, takmayanlar ama tabii gol sevinçlerinde sosyal mesafe koruma şansı pek yoktu. Bir şekilde başlaması gerekiyordu. Başlamasını da çok doğru buluyorum.
Galatasaray açısından baktığımızda en moralsiz, en bitkin takımdı bence. İlk yarıda özellikle kötünün ötesinde bir futbol ortaya koydular. Bana göre Galatasaray şampiyonluk yarışında artık havlu atmak üzere.
Matematiksel olarak var tabi ki ama bence artık mucizelere kaldı. Futbol olarak da ne Trabzonspor’u ne Başakşehir’i yenecek bir gösterge yok. Bir anda sihirli değnekte değmeyecek.
Hasan Şaş’ın ayrılığı, medyada Hasan Şaş hakkında yazılan iddialar velhasıl zaten Fatih Terim’in maçtan önce yapmış olduğu konuşmaya baktığımızda hocanın aklı zaten maçta değildi. Yani bir şeyler söylemek istiyor ve cümleleri toparlayamıyor.
Yani Fatih Terim, Fatih Terim gibi olmayınca bu iş olmaz. Fatih Hoca da inanılmaz derecede formsuzdu belki rahatsızlığın etkisi olabilir. İçinde birtakım fırtınalar kopuyor ama hiçbir zaman aklı ne Rize’de ne maçtaydı. Zaten sonuçta çok net bir şekilde skorboarda yansıdı.
Kaleci gösterir. Yani tamam ayaklarının üstünde zıplıyor, uçuyor, yükseliyor. Her kişi için ayakları çok önemli tabii ki. Ama ben Muslera’nın çok iyi bir profesyonel olduğunu düşünüyorum. çok iyi bir aile reisi. Eşi ile birlikte çocukları ile birlikte inanılmaz derece pozitif bir görüntü sergiliyorlar.
O hastanedeki doğum günü kutlaması falan zaten Muslera’nın kafasında bu işi yendiğini bir göstergesi. Küsen, surat asan bir yapısı yoktu. Son derece pozitif bir yapısı vardı. Ben Muslera’nın Ocak ayı gibi başlayacağını düşünüyorum.
Olmalı. Bence şu anda olmalı. Sayın başkanında sağlığını öne sürerek görevi bırakması gerekir. Bu işi de yapabilecek şu anda tek kişi Fatih Terim. Hem başkan hem sportif direktör hem futbol şubesi sorumlusu hemde teknik direktör olarak bile yapabilir. Çünkü biliyorum ki en azından bir 5 yıl daha yapmak var kafasında teknik direktörlük.
Şu anda Galatasaray’ında her takım gibi finansal sorunları var. Ama bunlar çözülemeyecek değil. Galatasaray markası zaten orada olduğu sürece kuruluşlar, firmalar, şahıslar her zaman destekleyecektir. Bu borçlarda bir şekilde eriyip gidebilir. Yeter ki doğru bir politika uygulansın. İyi bir transfer politikası uygulansın.
Amatörde, amatör diyoruz ama basketbola, voleybola dünya kadar para harcanıyor. Burada da öze dönülürse bu delik kapanır küçülür ve Fatih Terim başarılı olur. Zaten teknik direktörken çok başarılı. Neden olmasın ? başka bir isim aklıma gelmiyor zaten. Ya da Abdürrahim Albayrak olacak bu borç yükünü göğüsleyip. Ama onunda tabii çeşitli sağlık problemleri var. Kalbi ile ilgili rahatsızlığı vardı sonra koronaya yakalandı.
Moralsiz haliyle. Abdürrahim Albayrak’ın şu anda bunu göğüsleyebilecek bir performansı yok. Mutlaka en az 1 yıl dinlemesi lazım. Bu süreçler hep yıpratıcıdır. Oyuncuları ziyaret ediyorsun, para sorunlarını çözüyorsun, deplasmanlara gidiyorsun, kulübün diğer çalışanları, personelleri, amatör branşları, Galatasaray televizyonu… Yani bu sorunlarla sadece Yusuf Günay ile ilgilenmesi bil başlı başlına ciddi bir sorun. Şu anda bana göre en yakın yapması gereken kişi Fatih Terim.
Başarısız kelimesi gerçekten çok iyimser, çok naif bir kelime kullandınız bence. Başarısızlığın ötesinde büyük bir rezillik var. Düşünün 3 ay boyunca Türkiye ve dünya liglerine ara verildi ve Fenerbahçe en ufak bir hamle, en ufak bir tabloyu lehine çevirebilecek bir gelişim göstermedi. Bakmayın Kayserispor’u bir dakika içinde attıkları 2 gol ile yendiler. Trabzon maçı normalde 5 olurdu.
Bu hafta Kasımpaşa normal standartlarında oynarsa çok rahat 2- 0 bir galibiyet alır ve Fenerbahçe artık havluyu atar. Ben bu kadar beceriksiz, bu kadar spordan uzak bir başkan ve yönetim ilk defa görüyorum. Biri istifa ediyor, sonra geliyor, Tahir’i kim söylüyor ? Emre Belözoğlu mu ? Yani bunları açıklamaları lazım iş içinde iş çeviriyorlar. Çok saçma geliyor bana.
Deyin ki bizim sportif direktörümüz, hocamız, futbolcumuz Emre Belözoğlu’dur. Bu ayıp bir şey değil ki. Emre oradan talimat veriyor, Volkan oradan çıkmış tartışıyor, başkan oradan tribünden Volkan’a talimat veriyor. Bir takım amatör takım olsa yemin ederim bu kadar kötü yönetilmez. Yani hiç adını bilmediğimiz bir takımın başkanı ve yönetim kurulu bile bu kadar kötü yönetmez takımını.
Bir insan bu kadar mı bakmaz ya ? geleceğe hiç mi bakmaz ? daha iyi bir hamle yapamaz mı ? daha iyi bir teknik direktörle anlaşamaz mıydı ? Tahir nedir ? Hangi futbolcu saygı gösterir ? Hangi futbolcu onun taktiklerini birebir uygular. Tahir Altay’da iyi bir oyuncuydu ama adamın uzun yıllardır teknik direktörlük anlamında verimli hiçbir işi yok. Fenerbahçe camiasını bu kadar çocuk oyununa çevirmemeliler. Allah’tan şu an insanlar biraz futboldan uzak.
Korona falan var ve kendi sağlıklarını düşünüyorlar. Maçların başladığını bile bilmeyenler var. Lig mi başladı diyenler var. Ali Koç’un şu an en büyük şansı liglerin seyircisiz oynanması. Eğer seyircili oynanıyor olsaydı, herhalde bir 30 dakika Ali Koç istifa diye bağırırlardı. Yatsın kalksın federasyonun vermiş olduğu bu seyircisiz kararına dua etsin.
Max Kruse’yi ziyaret ediyor hastanede. Muslera’yı ediyor. Ne kadar güzel bir davranış diyorsun. Adam sonra 24 saat geçmeden sözleşmesini tek taraflı feshediyor. Bari hastanede adamla konuş. Biz sana sahip çıkacağız, tedavi masraflarını karşılayacağız, en yakın zamanda döneceksin, çok iyi bir yapılanmaya gideceğiz, bak her şey daha iyi olacak diyeceğine… Ben bunu anlamadım. Ya da gitti dedi ki oğlum biz senden memnun değiliz, senin paranı ödeyemeyiz, sana bu arada geçmiş olsun ama gidersen de çok mutlu olurum dedi herhalde. Bu ortada çıkıyor. Kulüp başkanım beni ziyaret edecek ve ben o ziyaretin üzerinden daha 16 saat geçmeden kulübüm ile bütün anlaşmaları yırtıp gideceğim. Burada ciddi bir tezatlık var. Ya da Ali Koç adamı orada cidden gıcık etti herhalde bir tartışma yaşandı hastane odasında kesin başka bir mantık yok.
Gitsinler Rıdvan Dilmen’e danışsınlar. Rıdvan biz çok yanlış yaptık kardeşim, başından beri işte Hollandalı adamı getirdik, bir menajerde direttik, yanlış üzerine yanlış yaptık nasıl toparlayabiliriz diye yardım istesinler. Selim Soydan’dan yardım istesinler. Ziya Şengül’den yardım istesinler. Onlar da reçeteyi yazıp verirler. Bu akil insanlar reçeteyi yazıp verse, Fenerbahçe’ni eski oyuncuları, şöhretli oyuncuları, futbolu bilen adamlar 3 tane rapor yazsın bu takım toparlar. Ali Koç hiçbir şeye karışamayacak ama. Ali Koç sadece bir başkan olacak. Ama ben onu ne Dereağzı’na sokarım, ne Samandıra’ya sokarım. Maçını izlesin gitsin.
Aziz Yıldırım ve arkadaşları büyük hata yaptı ama bir Fenerbahçe genel kurulunun 20 yıllık başkanına bu kadar az oy verip, git demelerinin bir bedelini ödüyorlar. Aziz Yıldırım o gün dedi. Mahmut Uslu bana anlattı. Beni çok arayacaksınız, yalvaracaksınız ama yine de gelemeyeceğim dedi.
Ama bence şu anda havada kararda gelir ama tabii ki genel kurul üyeleri Aziz Yıldırım’a o verdikleri oy ya da yalandan yüzüne gülüp Ali Koç’a oy atmaları nedeni ile bir vebal altındalar. Ve bununda bedelini ödüyorlar ve ödeyecekler. Ali Koç derse ki tamam kardeşim ben başarısız oldum. Bırakıp gidiyorum, bu iş bana göre değilmiş derse, Fenerbahçe tekrar o eski günlerine döner.
Yoksa Ali Koç ile başarılı olma şansları yok. Ancak bütün hakemleri satın almaları lazım o da mümkün değil. Hakemler böyle insanlar değiller. Bu iş Ali Koç’un Fenerbahçe’nin tarihteki gelmiş geçmiş en kötü Fenerbahçe başkanı olarak anılması ile devam edecek. Aziz Yıldırım açıklama yapar gelirse. Bana yanlış yaptınız ama Fenerbahçe’yi çok sevdiğim için bu kulübü tekrar ayağa kaldırmak için geliyorum der.
Sergen Beşiktaş’ı ayağa kaldıramaz. Hiç kimse hayal peşinde koşmasın. Sergen dünya iyisi bir çocuk , dünya iyisi bir teknik direktör olabilir ama paranın olmadığı, iyi oyuncuların alınmadığı yerde futbolu oyuncular oynar, maçı yıldızlar kazandırır. Yıldız sayınız azalırsa , tribünler elini ayağını çeker, istediğin kadar feda de, amatörlük de ruh de bağış de, bunlarla gemi devam etmez yoluna. Batık bir gemi var şu an Beşiktaş’ta. Ahmet Nur Çebi ne kadar iyi niyetli olsa arkadaşlarıyla beraber güzel işler yapsa da bu kulübün en azından bir 3 yıl şampiyonluğu unutması lazım öngörüm bu şekilde. Böyle gözüküyor. Borç katlanıyor. Zaten koronadan dolayı kulüplerin gelirleri azaldı. Tribün ve forma satışı yok, belki eylül ayında da seyircisiz olacak maçlar. Beşiktaş burada Fenerbahçe ile birlikte en çok maddi hasarı alan takım oldu.
Dönerlerse rezillik olur. Bir defa Emre Belözoğlu ile yumruk yumruğa birbirlerine girerler. Yani ben hayat görüşü olarak ayrılmış bir kişinin tekrar aynı kuruma, aynı yere dönmesine karşıyım. Çünkü orada bir kırgınlık olmuş bir kopma olmuştur. Ben ayrıldığı yere geri dönmüş hiçbir kişide refah, mutluluk görmedim bu zamana kadar. Bu sözlerim tüm oyuncular için geçerli. Sadece orada futbola nokta koyarlar belki de 1 yıllık kısa bir birliktelik olur ve tekrar ayrılıp, futbola başka kulüplerde devam edebilirler. İkisine de tavsiyem az paraya Beşiktaş’ta kalsınlar. Fener'e gelirlerse daha rezil olurlar çok acı çekerler.
Doğru. Trabzon şampiyonluğun 2 numaralı adayı. Benim bir numaralı adayım Başakşehir. Ben Başakşehir’in şampiyon olacağını düşünüyorum Galatasaray’ı da yenip Başakşehir’in iki yıl yaklaştığı ama bir türlü kucaklayamadığı şampiyonluğu yaşayacağını düşünüyorum.
Trabzonspor’da kazanırsa onlar da hakkıyla kazanmış olacaklar altında bir şey aramak doğru değil. Çok adil bir puan tablosu var şu anda. Tabii Trabzonspor’un olması yıllar sonra ayrı bir hava katacaktır. Camia tekrar ayağa kalkacaktır. Eğer Trabzonspor şampiyon olursa ben 2 yıl arka arkaya domine edebileceğini düşünüyorum ligi.
Yine önümüzdeki yıl şampiyonluğun en güçlü adayı olur. Başakşehir şampiyon olursa onlar da en güçlü aday olur. Çünkü kadronun büyük bir bölümünü koruyacaklardır. İkisi de kazanırsa Türk futbolu kazanmış olacak. 3 büyüklerinde ne kadar kötü yönetildiğinin bir göstergesi olacak. Ama olumlu taraftan bakarsak da diğerlerinin kazanması 3 büyüğünde biraz daha kendine çeki düzen vermesine sebebiyet verecektir. Onlarda silkelenip biz ne yapmışız biz nasıl bu şampiyonluğu kaybettik diye ahlar vahlar içinde çok fazla kurcalamadan yeni sezonda belki çok daha iyi işler yaparlar. İki kulüpte şu anda bulunduğu yeri hakediyorlar . Hangisi kazanırsa kazansın önümüzdeki yılında adayı odur bence.
Süper Lig’in dönüşü şerefine, Misli.com’dan herkese 5 TL hediye! Maç listesini görmek için buraya tıklayın!