28.07.2020 - 07:00 | Son Güncellenme:
İğneyle kuyu kazanlardan, büyüteçle hata arayanlardan biri değilim. En azından mücadele gücü, çok adaylı zirvesi, çok adaylı tehlike bölgesi ile heyecanı zirve yapan ve bu heyecanı son haftaya değil, maçların son dakikasına kadar süren bir lig oynadığımızı düşünüyorum. Üstelik herkesin herkesi yendiği bir lig... Büyük-küçük ayırımının ortadan kalktığı, eskiden olduğu gibi büyüklerin, küçüklerin ensesine vurup, ağzından lokmasını almadığı bir lig...Daha ne olsun... Futbolsever olarak, elbette bazı kızgınlıklarıma ve öfkelerime rağmen ben mutluyum. Tek cümleyle; Süper Sezon... Böyle bir sezonda takımlara bakıyorum, düşündüklerimi sizlerle paylaşıyorum;
BAŞAKŞEHİR: Dersimiz Başakşehir... 25 milyon euroluk bütçeyle nasıl şampiyon olunur? - TRABZONSPOR: Bırakın TFF’yi, MHK’yi... Bugüne kadar kendi sahasındaki son 3 maçta 7 puan kaybedip şampiyon olan takımı daha dünya futbol tarihi yazmadı. -GALATASARAY: Atanı yoktu, tutanı yoktu. Pandemi sırasında morali yoktu. Bunun sonucu, çok uzun yıllar sonra kupası yok.
BEŞİKTAŞ: Geç kalmış teselli, idamdan sonraki affa benzer. Sergen Yalçın için daha önceleri nerelerdeydiniz? - FENERBAHÇE: Yan pas-geri pas, yürüyerek futbol, sıfır kadro mühendisliği... Erol Bulut bunları defterden silmezse Fenerbahçe hayal kurmaya devam eder. -SİVASSPOR: Ucuza alıyor, çalmıyor, çaldırmıyor. Futbolcularına borçlu kalmıyor, zirveleri kaptırmıyor. Yiğit Başkan Mecnun Otyakmaz...
ALANYASPOR: Bir ilçe takımı, Türk futboluna hükmediyor. At binenin, kılıç kuşananın... Selam olsun Başkan Hasan Çavuşoğlu’na... - ANTALYASPOR: Aradı, taradı, doğru adresi Tamer Tuna ve ekibiyle bulup, ligin ikinci yarısında gerçek anlamda mucize yarattı. -GAZİŞEHİR: Huysuz hocası, keyifli bir takım yarattı. Çoğu bedelsiz, önemli oyuncularla ilk yılında lige imzasını attı.
KASIMPAŞA: Teknik Direktör Fuat Çapa, bir profesör gibi takımı yoğun bakımdan çıkardı. Değerini bilsinler. -GÖZTEPE: Ligin seyirciyle en iyi bütünleşen takımı... Pandemi geldi, seyirci gitti, Göztepe bitti.- GENÇLERBİRLİĞİ: Kolej takımı gibi... Ama ne olur biraz daha renk, biraz daha zevk... - KONYASPOR: Mucize her zaman olmaz. Transfer yapın transfer... İş olsun diye değil, Konya’ya layık bir takım kurmak için... -DENİZLİSPOR: Futbolcunun ismine değil, iş yapanına verin parayı... Bu kadar hoca değiştirmeyin. İşin şakası yok, anlamış olmalısınız.
RİZESPOR: Her sene böyle, her sezon böyle... Yeter be kardeşim... Alıyorsunuz alıyorsunuz, ortaya iyi bir takım çıkartamıyorsunuz. - MALATYASPOR: Ligin ilk yarısında iyi gidince kerameti kendilerinde sandılar. Sergen Yalçın’ı göndermenin acı faturasıdır bu... -KAYSERİSPOR: Takımı erkek eli perişan etti, bir kadın eli bu kadar uğraşmasına rağmen ağır hasarın altından kalkamadı. - ANKARAGÜCÜ: At ölür meydan kalır, yiğit ölür şanı kalır. Tek kelimeyle düşmeyi hak etmedi.
-Okan Buruk/Başakşehir (Fatih Terim sonrası Galatasaray mı?) -Sergen Yalçın/Beşiktaş (Az zamanda çok iş başardı.)-Rıza Çalımbay/Sivas (Yiğidim... Aslanım...) - Tamer Tuna/Antalya (Bu ateşi sen yaktın.) -Fuat Çapa/Kasımpaşa (Yoğun bakım doktoru...) -Erol Bulut/Alanya (Başarının karşılığı F.Bahçe...) -Sumudica/Gaziantep FK (Huysuz hoca, keyifli takım...)-Ünal Karaman/Trabzon (Gitme kal diyemedim.)
Pandemi sırasında “Lig oynansın mı oynanmasın mı?” tartışmaları yapılırken, “Beşiktaş ile Fenerbahçe’ye sorsanız hemen oynanmasın derler” diye yazmış ve iki takımın da bu sezon ununu eleyip eleğini astığını, dükkanın kepenklerini kapattığını yazmıştım. Dükkanı kapatan Beşiktaş, pandemi sonrasında öyle bir çıkış yakaladı ki, dükkanı yeniden açtı , Şampiyonlar Ligi hesapları yapmaya başladı. Sergen Yalçın için ne söyleyeyim; mükemmel, harika, süper...
Sergen Yalçın’ın ezelden beri doğruluğuna, açık sözlülüğüne bayılırım. Son maçtan sonra Şampiyonlar Ligi’ni soruyorlar. “Trabzonspor ceza alıp gidemezse biz gideceğiz. Ancak Trabzonspor’un ceza almasını istemiyorum. Şampiyonlar Ligi’ne gitmek onların hakkı” diyor. Bizim ligde bunu söyleyecek kaç başkan, kaç hoca tanıyorsunuz?
Falcao’nun yakın çevresinden duydum, “Sezon başı kampı yapamadığım için bu kadar sakatlandım. Yeni sezon öncesi çok iyi bir kamp dönemi geçirip eski halime döneceğim” diyormuş. Galatasaraylıların “Gözü aydın...” Bu iyi haber... Falcao’nun sürekli oynaması, Galatasaray’a 25-30 gol yazar.
Bir kaleci, bir takımı, hatta bir ligi bu kadar etkiler mi? Evet, etkiler... Adı Muslera ise etkiler. Adam kaleci değil; yaşayan efsane...
Galatasaray’da sol kenarda Ömer Bayram var, Emre Akbaba var, şimdi de Emre Kılınç geliyor. Yeni sezonda sol kenarda müthiş bir rekabet olacak. Futbolcular formayı aslanın ağzından değil, midesinden kapacak.
Fenerbahçeli önemli bir grupla oturuyordum. Bir bölümü, Fenerbahçe’nin Trabzonsporlu Novak’ı aldığını iddia etti, bir bölümü aksini savundu. Sonrasında Trabzonspor yöneticilerine rastladım. Meraklandım, sordum... “Bildiğimiz tek şey, şu ana kadar Trabzonspor’la imzalamadı” dediler.
Gökhan Gönül 35 değil, isterse 45 yaşında olsun; kaliteli oyuncu... Zaten Fenerbahçe’ye de kalite lazım...
-Malatyaspor, Süper Lig’in ilk yarısının sonunda 24 puanla 8. sıradaydı. Sanırım havaya girdiler, “Bize bir şey olmaz” dediler, Sergen Yalçın’la yolları ayırdılar ve ikinci yarıda sadece 8 puan toplayarak çıkmaz yola girdiler.- Konyaspor, Süper Lig’in gol adına en kısır takımlarından biri... Bu Konyaspor, son 3 maçında Başakşehir, Trabzonspor ve Alanyaspor gibi zirve takımlarına tam 10 gol attı. Ortada şaşırtıcı bir durum var.- Kayserispor isyanında çok haklı... Bana göre Uğurcan’ın ayağıyla çıkardığı top çizgiyi geçmedi ama, Guilherme koluyla karşıladığı top açık penaltıydı. VAR’a gitme ihtiyacı bile hissedilmedi. Bari kader maçında bunu yapmayın.- Sivasspor da ligin ikinci yarısında maalesef “beli kırılan” takımlardan biri... İlk yarıyı lider bitiren Sivasspor ile ilgili öyle bir transfer fırtınası estirildi ki, Sivasspor aklı karışan, motivasyonu yerle bir olan futbolcularıyla ligin sonunu zor getirdi.
-Başakşehir’in haksız biçimde şampiyon olduğuna; İnanmıyorum. Başakşehir’in hakemlerle şampiyon olduğuna; İnanmıyorum. Trabzonspor’un hakemlerle kaybettiğine; İnanmıyorum. Bu sezon şuna çok inandım; En büyük güç, sahadaki güç... Saha dışındaki hiçbir güç, Saha içindeki gücü yenemez.
Trabzonspor’un şeref tribününe değil, şerefli Türk bayrağına dönüp ulusal marşı dinleyip söylemesi...ALKIŞ... ALKIŞ... ALKIŞ... YILIN TAKIMI: Başakşehir -YILIN TEKNİK DİREKTÖRÜ: Okan Buruk (Başakşehir) YILIN FUTBOLCUSU: Sörloth (Trabzonspor) YILIN KARE ASI: Sörloth (Trabzon), Edin Visca (Başakşehir), Novak (Trabzonspor), Bakasetas (Alanya)
Bursasporlu futbolcular, takım arkadaşları Özer Hurmacı’yı suçlayıp, “kafile otobüsünü terk etti, bizi sattı” diye... Hatta daha fazlasını ekleyip, “İhanet”le suçluyorlar. Bursasporlu oyuncuların iddialarını kabul ediyorum, Özer Hurmacı’nın “banko” tepeden tırnağa suçlu olduğunu kabul ediyorum da, Adana Demirspor karşısındaki 4 gollü yenilginin tek sorumlusu Özer Hurmacı mı? Hadi Özer Hurmacı, Bursaspor’u sattı, peki siz neredeydiniz, sahada değil miydiniz?
Tamer Tuna, ilk yarının bitimi ile birlikte Antalya’da göreve başladığında takımın sadece 3 galibiyeti vardı ve 14 puanla sondan üçüncü sırada, yani tehlike bölgesindeydi. Lig bitti, Antalya ikinci yarıda sadece iki yenilgi (Göztepe ve Başakşehir) aldı, 11 maç kaybetmeden devam etti, deplasmanda yenilmedi ve ligi 45 puanla tamamladı. İlk yarıda 14 puan, ikinci yarıda 31 puan... Tamer Tuna ve ekibinin Antalya’da yaptıkları gerçek bir başarı öyküsüdür.
Hep söylerim, yanlışı nasıl eleştiriyorsak, doğrunun hakkını da vermeliyiz. TFF, pandemi sırasında maçları oynatma kararı alınca kıyamet koptu. TFF ve başkan Nihat Özdemir yerden yere vuruldu. Allah’ı var Nihat Başkan, yarım adım geri atmadı. Kararında direndi. Ne oldu? Maçlar oynandı, lig bitti, en ufak bir sağlık sorunu olmadı. Felaket senaryosunu yazanlar “ofsayt”a düşerken, Nihat Başkan “gol”ünü attı.
-Amilton, Veysel (Antalya), Vida, Caner (Beşiktaş), Lemina (G.Saray), Hakan Arslan (Sivas), Miloseviç, Jonsson (Konya),Crivelli (Başakşehir), Abdülkadir, Ekuban (Trabzonspor),Lung, Campanharo, Henrique, Hasan Hüseyin Acar (Kayseri),Marafona, Efecan, Caulker, N’Sakala(Alanya), Oğuz Ceylan, Kenan, Maxim, Morais (Gaziantep FK), Koita, Aytaç Kara, Thiam (Kasımpaşa), Alpaslan, Napoleoni, Berkan Emir (Göztepe),Aissati (Denizli)
Bu bir Kartal hikayesi olduğu için kimse sadece Beşiktaş ile ilgili sanmasın. Bugünün anlam ve önemine uygun bir öykü...Kartal yavrusunu eğitiyordu bir ıssızda... “Anne” dedi, yavru kartal; “Zirvede olduğumu nasıl anlayabilirim?”Anne kartal cevap verdi; “Bir gün yalnız kalırsan, bil ki zirvedesin evlat... Çünkü zirveler her zaman ıssızdır...”
Beşiktaş şu parasız dönemde belki bir yaraya merhem olur diye “Bırakmam seni” kampanyası başlattı. 20 lira verecek, 1903’e kısa bir mesaj atacaksınız. Ama on milyonlarca Beşiktaşlıya rağmen bir hareket, bir bereket olmadı. Talisca’yı istiyorsunuz, çok iyi bir kaleci istiyorsunuz, stoper istiyorsunuz, golcü istiyorsunuz. İstiyor da istiyorsunuz...Kulüp sizden kırk yılın başı 20 lira istiyor, vermiyorsunuz.Nasıl olacak bu iş...
Misli.com’dan herkese 5 TL hediye! Maç listesini görmek için buraya tıklayın!