09.05.2015 - 10:38 | Son Güncellenme:
Süleyman Seba Spor Toto Süper Lig'de dün oynanan 29. hafta mücadelesinde Galatasaray evinde Akhisar Belediyespor'u 1-0 mağlup etti. İşte kritik maç sonrası yazar görüşleri...
Dört adımda dört yıldız... (Şansal Büyüka)Birrr... İkiii... Üççç... Döörtt... Sadece dört sağlam adım... Galatasaray’ın hayaline kavuşması, hedefiyle buluşması, dördüncü yıldızı takması için sadece dört sağlam adıma ihtiyacı var... Sadece dört sağlam adım Galatasaray’ı şampiyon yapacak... Hesapsız, kitapsız, ihtimalsiz Galatasaray’ı şampiyon yapacak... Peki, Galatasaray bu sağlam adımları atıyor mu? Açıkcası atamıyor... Belki takılıp düşmüyor ama, yalpalıyor, hırpalanıyor, sarsılıyor, ama buna rağmen kör-topal hedefe doğru yol alıyor... Biraz rakiplerinin beceriksizliğinden yararlanarak, bazen futbol şansını yanına alarak... Bazen de umudu son dakikalara taşıyarak...Kabul, artık final maçları... “Oyunu bırak, sonuca bak” kolaycılığının tavan yaptığı haftalar... Sonuç herşeyden önemli... Ama Galatasaray böyle kritik haftalarda özellikle kendi sahasındaki maçlarda o kadar kolay hatalar yapıyor, rakibe o kadar avantajlar sağlıyor ki... Konya maçının da ilk yarısında Galatasaray’ın bir, Konyaspor’un üç net gol pozisyonu var... Tabi, artık alıştık ya, kaleci Muslera’nın hafif dokunuşlarını saymıyoruz bile... Kimbilir, rakipler Muslera’yı karşısında görünce, belki de elleri ayakları titriyor... Galatasaray, Konya karşısında da iştahlı oynadı ama iyi oynamadı... Muslera’yı bir tarafa koyun, herkes sıradan oynuyordu ve bir adım öne çıkan olmadı... Hele ikinci yarıda Galatasaray’ın baskılı dakikalarında, Konya kontrataklarında final pasları iyi yapılabilse, Cim-Bom için ciddi sıkıntılar olabilirdi... Ben son dakikalarda gelen galibiyetleri ve puanları önemserim... İşte Fenerbahçe’nin geçen yıl açık ara kazandığı şampiyonlukta son dakika golleri ile kazandığı puanlar, aldığı galibiyetler... Galatasaray da bu sezon benzer galibiyetler alıyor... İyi oynamasa da, iştahıyla, tecrübesiyle, kalitesiyle, belki de futbol şansıyla alıyor... Söyledik, Galatasaray’ın artık dört sağlam adıma ihtiyacı var... Bu oyunları gördükten sonra, tökezlemeden o adımları atar mı, atamaz mı, pek de iddialı konuşamam... Ama şöyle günlerin bir başka önemi var... Yöneticiler “ellibin seyirci bekliyoruz” diyorlar, tribünlerin yarısı boş kalıyor... Sorarım size, o zaman nerde kaldı” beraber yürüdük biz bu yollarda” şarkısı, temposu... Sevince, coşkuya, şampiyonluğa ortak olanlar, sıkıntıya, heyecana da ortak olmalı... Sözüm tribünleri dolduranlara değil, o tribünlerin yarısını boş bırakanlara...(Milliyet)
Matemden bayrama! (Osman Şenher)Ligin bitmesine dört hafta kaldı. Şampiyonluk yarışı her geçen hafta daha da zorlaşıp heyecan veriyor. Dün gece Konyaspor ile Galatasaray öyle bir maç oynadı ki taraftar, futbolcular herhalde şampiyon olsalar ancak bu galibiyet kadar sevinebilirdi. Önce şunu söyleyeyim... Şampiyonluğa oynayan takımların stresten coşkulu futbol oynaması mümkün değil. Sarı-kırmızılılar da bilhassa ilk 45 dakika öyle bir gergindi ki sanki 4. yıldızı takmak isteyen takım Konyaspor’du.Hasan Kabze ve Kenan Özer iki defa Muslera ile karşı karşıya kaldı. Uruguaylı kalesinde yine devleşmese ilk yarı konuk ekibin lehine biterdi. Aykut Kocaman’ın takımı kesinlikle rakibini yenmek için İstanbul’a gelmiş. Hasan Kabze, Mahlangu ve Kenan... Üç forvet, arkalarında Djalma, Mehmet Güven ve Ali Çamdalı... Cim Bom’u bayağı hırpaladılar.İlk yarı berabere bittiyse bu ev sahibi ekibin şansıydı. Devre arasında Hamza Hamzaoğlu soyunma odasında mutlaka futbolcularla bir şeyler konuştu. İkinci yarı sahada temposunu artırmış, daha çok gol pozisyonuna giren, kazanmak isteyen takım hüviyetindeydi.Sneijder ile 2, Melo’yla 2, Burak’ın boş kaleye kafa ile atamadığı yine bir pozisyon harcandıktan sonra herkes maçın berabere biteceğini, şampiyonluk yarışında Galatasaray’ın yara alacağını düşünürken Selçuk’un 85. dakikadaki o kafa golüyle 30 bin taraftar stadı bir anda bayram yerine çevirdi. Tribünler fokur fokur kaynadı. Müthiş bir uğultu... Futbolcular dirildi. Bu da bize gösteriyor ki bundan sonra sarı-kırmızılıların oynayacağı Mersin İdmanyurdu, Gençlerbirliği, Beşiktaş ve Rize maçlarının da çok zor geçeceği, dün geceki mücadelenin Galatasaray’a yetmeyeceği apaçık ortaya çıktı.Melo ve Selçuk... Takımın en önemli futbolcuları... Sahada herkesten çok koşup iyi de mücadele ediyorlar. Ama Galatasaray hücuma çıktığı zaman çok yavaş kalıyorlar. Ne doğru dürüst bir final pası atabiliyorlar, ne de rakibi eksiltebiliyorlar.Sadece mücadele ediyorlar, bu da yetmiyor. Burak, forvette yalnız kalıyor. Hamza hoca buna mutlaka çare bulmalı. Etkisiz bir Burak’ın takıma katkısı olmuyor. Sonuçta Galatasaray kötü de oynasa aldığı galibiyetle şampiyonluk yarışından kopmayacağını ve yarışın en büyük adayı olduğunu gösterdi.(Milliyet)
Çekirge zıplamaya devam ediyor (Serhat Ulueren)HAKEM Barış Şimşek dağıldı dün gece. Sürekli yumruk yiyip groki vaziyetteki bir boksör gibiydi. Selim Ay’ı attı, sonra “pardon” dedi.Melo sarı kart gördü, neredeyse Barış Şimşek’i de dövecekti, herhalde o sırada onlarca kendi lisanında küfür de etmiştir ama kart yok. Evet 82’de Melo önce topa sonra da Mahlangu’nun bileğine vuruyor, Şimşek haklı olarak faul ve sarı kart veriyor. Ama ya sonrası? İşte Türk hakemliği adına utanç duyulacak görüntüler vardı.DÜNYANIN neresinde olursa olsun o tepkinin karşılığı kırmızı kart olmalı ama Şimşek’den “tık” yok. Melo elbette faydalı oyuncu ama bir o kadar da ahlaksız. İstersen dünya yıldızı ol ama bir insana, hele bu bir hakemse böyle davranamazsın. Davranırsan atılmam lazım ama bizde hakemler 3 büyüklerden ve seyirci baskısından korktukları için atamıyorlar, gösteremiyorlar.BURAK’I böyle kabul edeceksin. Bir maç seni kurtarır, hatta şampiyon da yapar ama bir maç gelir saç baş yoldurur. Dün 30 cm’den topu dışarı atma becerisi gösterdi.G.SARAY’DA Bruma ve Olcan Adın gereksiz yere ilk 11’de oynadı. Onların yerine Emre ve Hakan gibi bir soğukkanlı usta oynamalıydı. Zorunlu Hakan Balta-Chedjou değişikliği bana göre galibiyeti getiren baş faktördü. Hakan kusursuz oynadı. Gol de en büyük katkı Umut ve Melo’nun. Kabul edelim Selçuk İnan da Burak gibi sakar davranmayıp G.Saray’a hayati bir 3 puan kazandırdı.ÜÇLÜK YAPARDI!BİRİLERİ şimdi sakın ola; “golde ortayı Sneijder yaptı” demesin. Sneijder’in katkısı olduğunu düşünen varsa bence art niyetli ve futbol cahilidir. Sneijder sahanın en etkisiz ve silik adamıydı. Belli oldu ki, Sneijder sahanın ortasında oturup, uyusa bu takımda 90 dakika oynayacak.SAHANIN en iyileri sağ bek Sabri ve Ömer Ali’ydi. Sabri iyi işler yaptı, harika ortalar kullandı ama Burak gününde değildi. Muslera zaten her maç kusursuz oynuyor. İlk yarı Konyaspor 3’lük yapardı G.Saray’ı ama o goller kaçınca ikinci yarı Galatasaray daha iyi oynar gibi gözüktü ve kazandı.Haklı mı kazandı? Hayır tamamen şansıyla. Şimdilik çekirge zıplamaya devam ediyor.(Vatan)
Belki de sezon? (Mehmet Ayan)G.SARAY 2014/15 sezonunu şampiyon bitirecekse bu maçın hikayesi yazılır; yazılmalıdır. Çünkü sarı-kırmızılılar için ‘iyi oyunla gelen bir galibiyetten ziyade, alınması gereken bir galibiyet’ alındı. Oyun skoru taşıyacak kadar zengin değildi. Özellikle ilk yarıda kelimenin tam anlamıyla ucuz kurtulan bir G.Saray vardı. İlk 8 dakikada 2 pozisyon bulan Konya, özellikle Sabri’nin bulunduğu kanadı iyi işledi. 12’de Sneijder ile ilk şutunu/pozisyonunu bulan sarı-kırmızılılar devre boyunca adeta yüreği ağzında bir dönem geçirdi. 22, 35 ve 44’te Kenan ile tehlikeler yaratan, bunlardan yararlanamayan Konya ilk yarıda atamadı; ikinci yarıda ise işi çok çok zordu. G.Saray taraftarını ayağa kaldıran neredeyse tek pozisyon, 38’de Sabri’nin şutu oldu.OYUNU AÇAMADILAR2. yarıda G.Saray işin ciddiyetinin farkına varmıştı. Startı baskılı verdi. Ancak bir türlü kilidi açamadı. Orta saha, Konya’nın kapanan defans organizasyonu sonrasında açık yer/yurt bulamadı. Sıkışan oyunu açamadılar. Neredeyse her maçta yetenekleriyle sonuç alan Burak/Sneijder organizasyonu çift taraflı çalışmadı; çalışamadı. 2. yarıda sadece baskı vardı! Sonucu ise kaptan aldı. Orta sahada yapamadığını gol yolunda yaptı. 74’te ekürisinin kaçırdığı pozisyonun benzerini 10 dakika sonra gole çevirdi. Gemisini son 4 maç kala kurtardı.SARI-KIRMIZILILAR dönüm maçını kazandı. Kaptanıyla, Selçuk’uyla kazandı. Akhisar’da savunan kaptan, dün gece saldıran oldu. Golü buldu... Belki de sezonu kazandı!(Vatan)