04.12.2019 - 14:26 | Son Güncellenme:
Türk futbolunun gerçekleri, topun görünmeyen yüzünde yaşanıyor. Türkiye’deki futbol, futbolseverleri tatmin ediyor mu? Milyonlar, milyarlar harcadığımız, inanılmaz ayrıcalıklarla hayatımızın öncelikleri arasına kattığımız futbolda teknik direktörler, antrenörler ne durumda? Dünya futbolu hızla değişirken bizimkiler o değişime ne kadar ayak uyduruyor? Bu “gereksiz” (!) sorularla adeta topun görünmeyen yüzüne çekilmiş önemli bir futbol adamını aradım...
TFF her yıl düzenli olarak antrenör eğitimi veriyor. 2006’dan beri UEFA’ya akrediteyiz. Onların tanıdığı ve kabul ettiği eğitim etkinliklerini sürdürüyoruz. Ancak yılın 250 gününü kapsayan, şehirden şehire taşınan, otellerde yaşanan bu organizasyon istenen, beklenen kalitede mi? Hayır. Türk antrenörleri, öğrenmeye değil, diploma almaya geliyorlar. Yaşları 70’i aşmış İngiliz hocalar bu oyuna yeni bilgiler katacak durumda değil. "
UEFA’nın her yıl tekrarladığı, önemli teknik direktörlerin katıldığı gelişim seminerleri devam ediyor. Ancak bu seminerlere davet bekliyor meslektaşlarımız. Geçen yıl Şenol Güneş hocamız davetle katıldı. Kendiliğinden gerek görerek katılan var mı, sanmıyorum. “
- 40-50 yıl önce Avrupa ile aramızdaki fark neyse, bugün de aynı. Çağdaş futbolu da onları da yakalayamadık. Futbolda sağladığımız başarılar tatmin edici değil. Ligimiz tat ve keyif vermiyor. Çoğunlukla endüstriyel ligleri izliyorum. Seyrettiğim üç maçtan ikisinde gerçek futbol keyfini alıyorum
-Kariyerimi yurtdışında sürdüreceğim. Türkiye’deki futbol ortamına 1 miligram güvenim yok. Kendimi bu ortamda eskinin “zencilerinden biri” olarak görüyorum. Sistem tarafından dışlanmış durumdayım. Haksızlıklara uğradım, bozuk para gibi harcandım. Bu konuda kimsenin vicdanı sızlamadı, görmezden gelerek rahatladılar. Çalıştığım kulüpte yöneticiler, personel ve medya üzerimden bir tır gibi geçtiler.
Kör değilim... Elbette seyrettiğim maçlarda keyif aldığım birkaç takım var. Türkiye’de rakip kaleye en hızlı giden takım Sivasspor. Bunu sürekli yaptıklarında daha da yukarı çıkacaklar. Beşiktaş gaza bastığında çok iyi bir takım. Trabzonspor yetenekli oyuncularla güzel bir macera yaşıyor. Gelişeceklerini düşünüyorum. Galatasaray’ın maalesef yürüyecek hali yok. Sergen Yalçın Türkiye’ye çok uygun, başarılı bir hoca. Oyuncuya dayalı başarı arayışları var. İyi yolda ilerliyor. Ancak ben “Hadi koçum” biçimindeki duygusal hamlelere inanmıyorum. Bu anlamda Erol Bulut, belki de en disiplinli hoca. Savunmacı karakteri başarısında önemli bir etken.
Bence yılın en büyük çelişkisi şu: Milli Takım eleme gruplarında görülmemiş bir başarıyı yepyeni kadroyla yakaladı. Avrupa Ligleri’ne katılan dört takımımız ise beşer maç oynadı. Ortadaki 60 puandan ancak 10-12’sini alabildiler. Bu tablo sizi düşündürmüyor mu?
CANLI BAHİS, Misli.com'da başladı! Maç listesini görmek için buraya tıklayın!