08.01.2013 - 14:02 | Son Güncellenme:
Galatasaray Kulübü, Interli futbolcu Wesley Sneijder’in transferi için kulübüyle görüşmelere başlandığını borsaya bildirdi.
Galatasaray Spor Kulübü Başkanı Ünal Aysal, bugün Galatasaray TV'de yayınlanan Başkan'ın Ajandası programına konuk oldu.
GSTV Genel Yayın Yönetmeni Bahri Havadır ve Can Erbesler'in moderatörlüğünü yaptığı programda spor medyasının önde gelen isimlerinden; AMK Gazetesi Spor Müdürü Gökmen Özdemir, Hürriyet Gazetesi Yazarı Kanat Atkaya, Milliyet Gazetesi Spor Yazarı Atilla Gökçe, Milliyet Gazetesi Spor Müdürü Cem Şengül, Sabah Gazetesi Spor Müdürü Emrah Kayalıoğlu da Başkan Ünal Aysal'a sorular yöneltti.
Spor yazarı Atilla Gökçe'nin sorusu ile başlayan programda ilk soru şirketleşme ile ilgiliydi. Başkan Ünal Aysal, şirketleşmenin ligimiz için çok faydalı olacağını belirterek başladığı konuşmasında şunları söyledi: "Çünkü spor kulüplerinin temeli maddi kaynaklardır. Dernekler yapısı itibariyle çok daha gelenekseldir. Oysa şirketler üreticilik nispetinde gelişebilir. Gelişimin temelinde gelişim yatar. Ligin tek şirket hale getirilmesi muhakkak ki büyük bir katkı sağlayacaktır. Böyle bir durumda saha içindeki rekabet saha dışında iş birliğine dönüşür. Şu anda maalesef durum bu değil. Hem saha içinde hem saha dışında rekabet ediyoruz. Bu da fanatizmi körüklüyor. Şirketleşme bunları ortadan kaldıracaktır. Tüm kulüpler için mutlak bir fayda getirecektir."
***
Diyalog ortamının önemine dikkat çeken Başkan Aysal, "Maalesef yarışma ortamı bazen kişileştiriliyor. Aslında bu kişileştirmenin dışına çıkmak kulüpler arasında değişimi destekler. Yöneticilerin birinci görevi kendi kulüplerini iyi yönetmenin yanı sıra dostlarıyla ve komşularıyla iyi geçinmektir" dedi.
***
19 aydır Başkanlık görevini yürüttüğünü belirten Başkan Aysal şike süreci ile ilgili şunları söyledi: "Diğer kulüplerimiz futbol açısından çok deneyimli bir kadro ile yönetiliyor. Benim bugüne kadar diğer kulüplere yönelik ne söylemim ne tenkidim olmadı. Böyle bir şey en son düşüneceğim şeydir. 3 Temmuz sürecinde Galatasaraylılara çağrım bu yöndeydi. Lütfen biz Galatasaraylılar olarak biz bu işe girmeyelim dedim. Ancak aradan biraz zaman geçince bu sefer kendi camiamdan tepki aldım. O günün şartlarını analiz ettiğiniz vakit ben 3 Temmuz sürecini hiç bilmiyordum. Ben bundan kaçmaya çalışırken beni içeri çekmeye çalışan hamleler oldu. Bu hamleler benim bütün iyi niyetimi ve iyi niyet planlarımı başarısız duruma getirdi. Hiç beklemediğim davranışlarda bulundum. Ama yine de mümkün olduğunca saygılı davrandığımı düşünüyorum. Umarım bundan sonra böyle dönemler yaşamayız"
***
Göreve geldiklerinden bu yana yapmak istediklerimin yüzde 25'ini bile yapmadıklarını dile getiren Başkan Ünal Aysal, "Mevcut gelişmeler çok süratli yapılan gelişmeler. Tüm bunların ince ayarlarının yapılması gerekiyor. Daha çok projelerimiz var. Ancak bütün bu projelerimizi hem Galatasaray camiasına hem spor kamuoyuna anlatmalıydık. Bu yüzden çokça ekranlara çıkmak zorunda kaldım. Bundan sonra yapacaklarımız yaptıklarımıza göre daha zor. Ama bu projeleri gerçekleştirecek enerjimiz, gücümüz ve potansiyelimiz var" diye konuştu.
***
Başkan Ünal Aysal, Türk Telekom Arena'daki zemin sorunu ile ilgili olarakta, "Beklemediğimiz bir sorundu. Her şeyiyle hazır, örnek bir stat bulduğumuzun sevincindeydik ancak zaman içinde gördük ki hakikatten statta bazı eksiklerimiz var. Hem taraftarın stada girişi hem altyapı sorunları ile karşılaştık. Bütün bunları halletmeye çalıştık ancak burada çivi çakmak için müsaade almak zorundayız. Sonuç olarak biz burada 49 yıllık kiracıyız. Stadın dışındaki yol vs. gibi alt yapı yatırımlarına karışma hakkımız yok. Bütün bunlar devlet desteği ile yapılabilecek şeyler. Stat içine geldiğimiz vakit CFR Cluj maçında tatsız bir gün yaşadık. O gün bu sorunları çözemedik. Oturduk düşündük. O gün için bazı arkadaşlarımız telaşlandılar, bizim bir hata yaptığımızı düşündüler çünkü bazı konserler verilmişti. Ben sakin davrandım. 'Durun bu işi bir araştıralım, sorunu bulalım ama önemli olan çözümü bulalım' dedim. Ve en önemli rapor İstanbul üniversitesinden geldi. Zeminin başından beri yapılışının yanlış olduğunu öğrendik. Örneğin yanlış kum kullanılmış vs... Bütün bu araştırmaların ışığında doğru malzemelerle zeminimizi tamamen yeniden yaptık. Drenajları oluşturduk. Isıtma sistemlerini sil baştan yaptık. Ancak çok iyi çalıştık ve zannediyorum Beşiktaş maçını sahamızda oynayacağız. Yetişmemesi halinde ki bu çok küçük bir ihtimal Olimpiyat Stadı'nda oynayacağız. Biz Olimpiyat Stadyumu'nun yabancısı değiliz. Önümüzdeki sezon tahmin ediyorum ki stadyumdan taraftarımızın çıkışı konusunda ilerleme kaydedeceğiz" diye konuştu.
***
Başkan Ünal Aysal, diğer açıklamaları ise şöyle:
"15 kişilik bir yönetimimiz kurulumuz var. Asil ve yedek üyelerimizi birleştirdik çünkü Galatasaray'da herkesin katkısına, herkesin çalışmasına ihtiyacımız var. Dünyanın hiçbir yönetim kurulunda tüm üyelerin eşit katkı sağlamasını beklemek mümkün değil. Çok katkı yapanlar var, daha az vakit ayıranlar var ancak yönetim kurulu, yönetim kuruludur. Dolayısıyla bu iş bir yükü paylaşmaktır. Ben bundan fazla şikayetçi miyim diye sorarsanız. İnanın benim şikayet edecek zamanım yok. Ben kendi şirketlerimde yıllardır kendimi çalışıyor zannediyordum. Ancak buraya gelince bu yaşımdan sonra mesaim üç kat arttı. Çünkü Galatasaray'ın her kademesinin ayrı ayrı incelenmesi gerekiyor. Benim hedefim, hem Galatasaraylılara, hem sporseverlere verdiğim söz Galatasaray'ı dünyanın en büyük 10 kulübünden birisi yapmaktır. Bu amaç uğruna çalışıyorum. Bütün bu çalışma için profesyonel kadrolar kurdum, kurmaya devam ediyorum. Yönetim kurulundan beklentim güncel olaylara katkıları değil. Yukarıda kalmaları, izlemeleri ve mümkünse olayların içine çok girmemeleri... Yönetim kurulunun yöneten olmasını bekliyorum.
***
Galatasaray'da bugüne kadar seçilmiş olanlar güncel problemler üzerine icraatı da yapıyorlar. İcraat bir sorumluluğu getiriyor. Ancak siz seçilmiş birine hesap soramazsınız. Hesabı genel kurul sorar. Ve görev bitince iş kapanıyor. Ama kurum bunu bir şekilde ödüyor. Halbuki kuvvetler ayrılığını sağlarsanız atanmışlar işlerini doğru dürüst yaparsa sorumluluk onlarda oluyor. Ancak yetki vermezsek sorumlulukları olmaz. Yöneticiler ise böyle değil. Onlar seçimle geliyorlar seçimle gidiyorlar. Başarısız olurlarsa seçilmiyorlar. Ancak atanmışlar hata yaparlarsa para kaybediyorlar, geleceklerini kaybediyorlar vb. Kuvvetler ayrılığı kulübe katkı sağlar.
***
Bizim kulübümüz çok gelenekçi bir kulüp. Değişimleri zor kabul eden bir kulüp... Ama bugüne kadar Türk sporunda bütün ileri hamleleri yapmış camia Galatasaray camiasıdır. Doğru anlatılırsa camiamızın bütün bunları olumlu karşılayacağını düşünüyorum. Ancak her şeye rağmen bu hamleler yapılacak. Ben bunları seçilmeden önce tüm medya organlarında söyledim. Nasıl yapacağımı söylememiştim. Nasıl yaptığımda icraatla ortaya çıkıyor. Başarıda süreklilik dedik. Başarıda süreklilik kurumsal yapı ile olur. Öbür türlü bir defa başarıyı yakalarsınız iki defa yakalarsınız sonra unutursunuz. Ancak kurumsal kimliğiniz oturmuşsa başarı sürekli gelir. Benim hedefim budur. Galatasaray kar etmek üzerine kurulmuş bir müessese değildir. Galatasaray'ın amacı başarılı olmaktır, gençlere spor imkanı kurmaktır. Bütün bunları ancak altyapı ile yapabilirsiniz.
***
Biz kendi kulüplerimizin içini temizlerken bağlı olduğumuzu yukarıdaki otoritenin de kendi temizliğini yapması gerekiyor. Burada demokrasiden bahsediyoruz ancak bizim üstümüzdeki kurumların seçimlerinde hiçbir demokratik hamle yok. Seçimlerde temsil gücüne göre herkesin, bütün kulüplerin bir hakkı olması gerekiyor. Bir boy sırası gibi... Bu böyle olmuyor. Böyle olmayınca bir takım gruplar kendi aralarında organize olarak bazı kurumları ele geçiriyorlar. Böylece biz kulüpler olarak dışarıda kalıyoruz. Aslında o kurumların destekçisi biziz. İçinde olması gereken biziz. Hata yaptıklarında cezasını çekenler biziz. Devletimizin bu konuda hamle yapacağını bu duruma müdahil olacağını düşünüyorum
Bizim önceliğimiz Galatasaray'ı düze çıkartmak. Ondan sonra üyelik şartları vb. gibi konulara eğileceğiz. Ancak şu anda bu durum için biraz erken. Ancak bunun kolaylaştırılması lazım. Taraftarının kulübe katkısı kadar haklarının da savunulması lazım... Bu çalışmayı bazen düşünüyorum ancak tek başına başlatmam mümkün değil. Taraftarımız bu konuda haklı ama zamanı şimdi değil. Taraftar kartları ile taraftara bazı avantajlar sağlayacağız. Bu gibi projeler üretiyoruz. Çok ciddi bir proje olarak ortada. Bence 2013 yılının en büyük projesi bu olacak. Ancak taraftarı seçmen olarak düşündüğümüz zaman bunlar için biraz erken. Galatasaray'ın 10 bin üzerinde seçmeni var. Galatasaray 107 yıldır bu şekilde yönetmiş. Ben 107 yıllık bir geleneği bir günde değiştiremem. Ancak uzun vadede bunu genel kurulumuza açacağız. Kabul ettirebilirsek bütün bunlar gerçekleşir ancak şu anda benim önceliğim bu değil.
***
Genel kurulun oluşumu ayrı bir şey. Genel kurulun işleyişi ayrı bir şey. Genel kurulun işleyişinden dolayıdır ki biz önceki Federasyon seçimine gittik katıldık, ancak oy kullanmadık. Oy ancak seçimlerde kullanılır. Tek adaylı bir sistemde oy kullanmamızın bir anlamı yok. O gün bizim oyumuz orada hiçbir şeyi değiştirmeyecekti. 2004 senesinden itibaren bizim Federasyon seçim sistemi buna dayanmış, kaldı ki kurulan alt kurumlarda endişelerimiz oluştu bizim. Bu endişelerimiz oluşmasaydı biz yine oy kullanırdık, nitekim endişelerimizde haklı olduğumuzu gelişen olaylarda gördük. Genel kurulun kabul etmediği 58. madde seçimlerden sonra yönetim kurulu tarafından değiştirildi. Böyle bir şey yok, genel kurulun kabul etmediği bir olay yönetim kurulu tarafından değiştirilemez. Genel kurul böyle bir karar alırsa ortada bir yetki söz konusu değildir. Biz TFF seçimlerinde böyle bir olay yaşadık. En son bir başka olay yaşadık. Burada kulüpleri dışarıda tutuyorum. Olaylardan konuşuyorum. Hakemin kararı ile Disiplin Kurulu bir ceza veriyor. Tahkim Kurulu bu cezayı üçte bire indiriyor. Ben ağırlıklı olarak bir kulübün temsilcilerinden oluşan bir Tahkim Kurulu'nun bu kararına itiraz ettiğim zaman 20 gün ceza alıyorum. Altı saat video kontrolünden sonra karar alınıyor. Bu iki saniyelik bir olay. Olayı hepimiz gördük. Hakemin raporu o anda yazılmış rapordur. Kaldı ki sonradan çekilen bu videoların içinden her türlü görüntü seçilebilir. Federasyonun seçiminde toplumun genel katkısı son derece yararlı olur. O zaman gerçek seçimler yapılmış olur. Şu anda TFF seçimlerinde adil bir temsil olduğunu düşünmüyorum
***
Başkan Ünal Aysal Türk Telekom Arena'da yapılacak bazı yenilikler hakkında ise şu bilgileri verdi: "Çatı ile tribün arasında kalan bölümü cam ile kapatacağız. Bütün bunların siparişini ısıtma sistemi ile birlikte verdik. Hem ısıtma sistemimiz hem camlarımız gelecek. Alt yapımızı da sayarsak üç tane büyük sorunu çözmüş olacağız. Hem zemin, hem ısınma, hem rüzgar problemleri kısa süre içerisinde çözülmüş olacak. Çok yönlü bir kapalı saha projelerimiz arasında. Hem voleybol hem basketbol için. Yer tespiti çalışmalarımız var. Öncelikle stadımızın yanında bir yer aradık ancak süreç devam ediyor. Ancak katiyetle hem voleybol hem basketbol için kapalı bir salon yapacağız. Hentbol şubemizin açılışını maddi kaygılardan dolayı biraz erteledik. Bu sezon içerisinde açmayı beklemiyoruz. Biz hiçbir şekilde futbolun gelirini başka bir yere kullanmayı düşünmüyoruz.
***
Başkan Ünal Aysal transfer konuların ise şunları söyledi: "Dün ben İtalya'daydım. Ancak bu çok önceden organize edilmiş bir yemekti. Yılbaşından evvel düşünmüştük ancak buraya sarktı. İnter Başkanı Sayın Moratti ile oturduk bir tanışma yemeği yedik. Bu vesile ile altyapılar hakkında fikir alışverişinde bulunduk. Dünyanın tüm büyük kulüplerinin ülke dışında alt yapı tesisleri var. Ben onların bu tecrübelerini almak için İtalya'ya gitmiştim ancak konu tabii Snijder'e geldi. Snijder konusunda konuştuk. Müspet bir ivme kazandığımızı söyleyebilirim. Ancak teknik arkadaşlarımız bunu konuşacaklar. Bu transfer için ben talimatını verdim görüşmeler başlansın diye. İki kulübün başkanları oturduk olsun mu diye konuştuk ve olabilir kararında anlaştık. Ancak birçok faktör var. Ailesi var menajeri var alacağı para var vb. bir sürü faktör var. Bütün bunlarda anlaşma sağlanırsa Galatasaray Snijder gibi bir oyuncu ile anlaşacaktır. Müzakereleri yapacağız ancak ödenecek para konusunda bir dengesizlik yaratmayız. Ücret vb konuları arkadaşlarımız oturacak konuşacaklar.
Galliani'nin kendisi beni aradı. İtalya'da olduğumu duymuş. Kahve içmeye çağırdı. Bende kendisine bir nezaket ziyaretinde bulundum. Bir saat oturduk. Bana yedi tane şampiyonlar ligi kupasını gösterdi. Şaşırdım bu güne kadar Milan'ın yedi kupası olduğunu bilmiyordum. Hatta şöyle bir şey oldu girerken kapıda bir sürü gazeteci vardı niye diye sordum. 'Antonini diye bir oyuncumuz var onun satışını bekliyorlar' dedi. 'Sizi de onun için gelmiş sandılar' dedi. Biz o oyuncuyla ilgilenmedik. Biz Snijder ile ilgilendik. Her iki kulüpten de onun dışında bir oyuncu talebimiz olmadı. Hocamız eksik olmasın bir liste verdi. Listede Snijder, Carlınhos, Chadlı var. Ama ben bütün bunları gazetelerde okuduğum için sizler için sürpriz olduğunu sanmıyorum. Ancak bu isimler transfer listemizde.
***
Başkan Ünal Aysal, Şampiyonlar Ligi'nde hedefleri ile ilgili olaraksa şu açıklamaları yaptı, "Şampiyonlar Ligi'nde hedefimiz gruptan çıkmak üzerineydi. Bizim bu dakikadan sonra esas hedefimiz bu sene şampiyon olmak. Diyelim ki olmadı -tabii bu ihtimal çok düşük- ancak olur da şampiyon olamazsak yani Şampiyonlar Ligi'nin dışında kalırsak, bizim gelir yelpazemizde B planımız var. Şampiyonlar Ligi bizim gelir kalemlerimizin içinde yüzde 10 gibi bir yer tutuyor. Biz devraldığımızdan beri 120.5 milyon borç ödemişiz. Kulübün dönmesi için ayda 16 milyon dolara ihtiyacımız var. Dün Milan Başkanı ile konuşurken onlara sordum. Onlardan yüzde 30 daha düşük bir bütçe ile dönüyoruz. Ancak Milan'ın çok daha başka gelir kalemleri var. Biz bu kadar borç öderken siz bana 'sermaye artırımı yaptın, hisse senedi sattın' diyeceksiniz. Değil, 424 milyon dolarlık harcamamız var geldiğim günden beri. Biz bu sermaye artışı ile 164 milyon dolar kaynak sokmuşuz. Yani bu demektir ki biz 200 milyon dolardan fazla ek kaynak üretmişiz. Bunun yanında alt yapı yatırımlarımızda devam ediyor. Tüm bu rakamların yanında bir şey daha var, o da başarı. Başarısız bir dönemden geliyoruz. Basketbola, futbola, voleybola yatırımlar yapmışız, hepsinde de başa güreşiyoruz. Başarımız oldukça iyi. Bunu söylemek mümkün zaten sizlerde görüyorsunuz.
***
Başkan Ünal Aysal, programlar ilgili olaraksa, "Bugün sadece Rıdvan Dilmen'i değil başka bir Fenerbahçeli basın mensubunu daha buraya davet etmiştim ama kendileri işlerinin yoğunluğundan dolayı gelemeyeceklerini söylediler. Ben kulüpler arasında bu diyalogu başlatmayı hedefliyordum. Bunu yapacağımıza da inanıyorum. Biz Galatasaray yönetimi olarak oldukça şeffafız. Tenkide de açığız. Kendileri katılmadılar ama biz bundan sonraki toplantılarda yanımızda olup medeni bir ortamda konuşmayı istiyoruz. Umarım başka toplantılarda bizimle birlikte olurlar.
***
Birinci sermaye artışından dolayı kimseyi zarara uğratmadık. Rüçhan hakları satın aldık. Herkes en azından yatırdığı parayı aldı gitti. Ben sermaye artışından dolayı kimsenin zarar göreceğini düşünmüyorum. Bu konuda fikrim hala sabit... Herkes hisse fiyatlarına bakıyor burada rüçhan hakları var, başka parametreler var. Tüm yatırımcılarımız doğru tavsiye alırlarsa buradan herkes sağ salim çıkar. Burada en küçük bir zarar göreceğini düşünseydim insanların bu işe en başında ben girmezdim.
***
Kulüplerde bir hiyerarşi vardır. Başkan, başkanın altında yönetim kurulu, ondan sonra da profesyoneller. Fatih Hocamız çok değerli bir profesyonelimiz. Her profesyonel attığı adımlarda Başkan'la irtibat halindedir. Soru sorar, tavsiye alır. Hocamız çok deneyimli bir profesyonel bu işe bugün girmiş bir insan değil. Hocamızla benim aramda herhangi bir sorun çıkması mevzubahis değil. Ben de kendimce iyi bir yöneticiyim. Tüm çalışanlarımla karşılıklı saygı çerçevesinde anlaşırım, konuşurum ve çalışırım. Kendisi bu camiaya emeği geçmiş bir insan. Hocamız bu göreve talip olursa, camiamızda buna kabul gösterirse bir gün Galatasaray'a başkan olabilir. Zaten şimdi divan üyesi oluyor. Bu hakkı var.
Medya bir sorun yaratıyor. Fatih Terim gerçek bir profesyonel. Kulüp tarafından bir maaş alıyor, kontrat ile çalışıyor. Her dönemde böyle yapmış. Hocamızı bir profesyonel dışında Galatasaray'a gönülden bağlı bir insan olduğunu söyleyip bunu bahane edip profesyonelliğin dışında görmek medyanın yaptığı bir iştir. Bu hocamıza zarar veriyor diye düşünüyorum. Ben tüm ifadelerimde hocamıza ayrı bir yer vermişimdir. Terim'i diğer teknik direktörlerden başka bir yere koydum. Ancak bu kurumsal yapı içerisinde herkesin görev ve sorumluluklarının aynı olması mümkün değil. Dünyanın her yerinde büyük teknik adamlar, büyük teknik direktörler hep sistem adamları. Hocamız bir sistemin içinde olduğu sürece güçlüdür. Tıpkı benim gibi. Ben Galatasaray olduğum sürece güçlüyüm. Ünal Aysal olarak güçlü değilim.
***
Galatasaray Başkanı olarak da, bundan evvelki hayatımda da hiçbir şemsiye altında çalışmadım. Bundan sonra da çalışmayacağım. Galatasaray'ın yönetimi ile ilgili bütün kararları alacak en tepedeki adam benim. Bütün kararları ben alırım. Hocamızla anahtarı ona verdiğim günden beri çok net bir anlaşmamız var. Yeşil sahanın içi senin, dışı benim. Saha dışındaki tüm kararları ben alırım. Almaya devam edeceğiz. Bugüne kadar soyunma odasına bir tek defa gittim. Fenerbahçe Stadı'nda 'futbolcularımıza bir şey oldu mu' diye merak ettiğim için gittim. Onun dışında hiç girmedim. Yeşil sahadaki herhangi bir kararını hocamıza sormadım, sormam da. Ancak transfer dendiği vakit burada milyon dolarlık işler var. Hocamız bize raporunu sunar, 'şu oyuncular bizim işimize yarar, şu tipte oyuncular bizimle olur' der. Biz almaya çalışırız. Bu işleri yaparken ben istediğim adamla çalışırım. 'Yanımda kim oturacak, kime vazife vereceğim' bunu ancak ben bilirim. Galatasaray'da kararları ben alırım. Bu Florya'nın işi değil. Bu benim işim. Ancak yeşil sahanın içinde ve Florya'da hocamız haklı. Bakın Florya'da Bülent Tulun'u istemem dedi. Benden eski arkadaşı, ancak istemem dedi. Saygı gösterdim. Derhal Bülent Tulun'u oradan aldım. Kendisini amatör şubelerin başına verdim. Ancak beni kimsenin yönlendirmek haddi değil. Beni kimse yönlendiremez.
***
Sendikalar sosyal hakların korunmasına dönük olarak bir sigorta mekanizması gibi çalışacaksa ve bunu kurallara bağlayacaksa faydalı. Ama bunu kulüpler üzerine baskı unsuru olarak kullanacaksa bu son derece zararlı. Bu sporu geriye götürür
***
Muslera için herhangi bir teklif gelmedi. Ancak iş adamı olarak söylüyorum her mal alınır, her mal satılır. Futbolcu da kulübün malıdır. Değerini bulduğu vakit gider. Arda gitti, Muslera niye gitmesin. Ancak şu anda gelen bir teklif yok. Böyle bir girişim yok
***
Transferde hocamızın talepleri benim için önemli. Hocamız bizden mümkünse iki pozisyon için takviye yapmamızı istedi. Ancak yapmazsak da bunun dünyanın sonu olmadığını söyledi. Biz de bu iki pozisyon için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Sol bek konusunda hocamız bize yeniden bir karar ile dönecek. Tam olarak bek mi, yoksa kanat oyuncusu mu istediğini bildirecek. Belki kimseyi de istemeyebilir. Ancak 10 numara pozisyonu çok önemli bir pozisyon. Biz bunu biliyoruz. Snijder tam oranın oyuncusu. 10 numara pozisyonuna yakışacak bir oyuncu.
***
Galatasaray Başkanı'nın hiçbir yönetici ile arası soğuk olmaz. Benim kapım herkese açık. Farkında mısınız bilmiyorum ancak ben çalışma odamın kapısını hiçbir zaman kapatmam. Adnan Öztürk'ün bugüne kadar bana ilettiği şahsi bir sorunu olmadı. Böyle bir şey olduğunu sanmıyorum. Böyle bir sorunu olsa bunu söyleyecek kadar medeni bir insandır. Gelir ve benimle çalışmak istemediğini söyler. Adnan Öztürk karakteri sert bir insan. Politik konuşmayı sevmiyor. Ancak yönetim kurulunda çok yapıcı çok kreatif bir insan. Getirdiği teklifler genelde çok olumlu teklifler.
***
Amatör şubelerden çok büyük beklenti içerisindeyim. Geçen seneki veriler çok yüksek. Şurada size dökmeye kalksam, dört beş sayfa dolduracak kadar kupamız var. Son iki yıl içerisinde amatör şubelerimizin başarıları övülmeye değer. Ben bunları çok mutlulukla karşılıyorum ancak dış başarıları çok önemsiyorum. Dış başarılar Galatasaray'ın marka değerine katkı sağlayacak başarılardır. Ben bunu İtalya seyahatimde çok net gördüm. Galatasaray dış başarıları elde edecek kulüptür.
Kızlarımızı uçakta sevinmedikleri için kutluyorum. Hepsini gözlerinden öpüyorum. Tek tek kutluyorum. İnsanın sevincini sınırlandırması çok büyük bir irade işidir. Demek ki hem sahada hem de özel hayatlarında iradeleri çok sağlammış. Galatasaray'a yakışan bir davranış sergilemişler bunu görüyorum.
***
Psikolojik üstünlük tartışmalarını yersiz ve sebepsiz görüyorum. Maç oynanıyor ve bitiyor. Kazanırsanız puan alırsınız ve gidersiniz o iş orda biter. Psikolojik üstünlük olayı şahıslar boyutundadır. Camiaları çok bağlamaz. Birkaç maç üst üste kazanırsanız, psikolojik bir iyileşmeden söz edilebilir ancak üstünlük lafı doğru bir kelime değil.
***
Galatasaray Kulübü Başkanı olarak hiçbir kulübün başkanını örnek almıyorum. Galatasaray'ın tarihi, geleneğini Avrupalılara anlattığım vakit onlar bize hayran oluyorlar. Biz Galatasaray olarak hep ileriye bakarız. Benden sonraki başkanında bana bakmasını değil ileriye bakmasını isterim. Galatasaray'ı ileriye taşımasını isterim. Ben de böyle yapıyorum. Bu binayı bir kat daha yukarı çıkartabilirsem kendimi Galatasaray başkanı olarak görevimi yapmış sayarım.
***
Üç tane büyük projemiz var. Birincisi Florya'dan taşınma projemiz. Florya bize yetmiyor. Çok uzak, trafik çok, arazi küçük. Stadımıza daha yakın bir yer arıyoruz. Yer arıyoruz. İki yer üzerinde fokuslandık. Bir ay içerisinde karar almak durumundayız. Gerek ilgili belediyelerden gerek başka kurumlardan yeterli desteği görebilirsek tüm branşları içerisinde bulunduran bir Galatasaray kampusu yaratmayı planlıyoruz. Bu kampus Galatasaray'ın 100 yılını kurtaracaktır diye düşünüyorum. Beni heyecanlandıran oyuncuların başında Selçuk geliyor. Selçuk, 18 civarında topu ayağına aldığı zaman ya da bir duran top kullandığı zaman ben heyecanlanıyorum.
***
Başkan Ünal Aysal, topun çizgiyi geçmediği durumlar için, "Top çizgiyi geçmezse kim geçiremiyor diye bakarım. Kaç kere geçiremediğine bakarım. İlk etapta onu değiştirmeyi düşünürüm. Umarım top çizgiyi hep geçer ama geçmezse de pratik çözümler buluruz" dedi.
***
Başlangıç direncin en yüklü olduğu noktadır. O direnci bir kez geçtiğiniz vakit çok hızlı ilerleyebilirsiniz. Değişimin önündeki direnci sıfırlamak üzereniz. İki üç ay sonra çok daha hızlanacağımızı söyleyebilirim.
***
Hayatta hiç pişmanlık yaşamadım. Bir işe girdiğim vakit bir de çıkacağım vakit düşünürüm. O yüzden Galatasaray başkanı olduğuma hiç pişman değilim.
***
Transfer ettiğim oyuncuların Şampiyonlar Ligi'nde oynayabilecek oyuncular olma şartını arayacağım. Çünkü ilk 8'e kalırsak 20 milyon euro daha kazanacağım. Mümkünse oyuncu gelsin hem kendi parasını alsın hem bize başarı getirsin.
***
Fenerbahçeli olan kardeşim benim ağabeyim. Beşiktaşlı olanda kız kardeşim. Hiçbir kulüp şahıslara bağlı değildir. Bütün bu kulüplerle diyalog kuracağımızı, masaya oturacağımızı düşünüyorum. Hayal ettiğim şudur ki bütün kulüp başkanlarının kendi aralarında bir oyun oynadıklarının farkında olmaları. Saha içerisindeki rekabeti saha dışına çıkartmamalı. Bu taraftarlara da yansıyacak. Taraftar grupları bunu eğlence haline getirecek. Galatasaray taraftarını görüyorsunuz buradaki her maçı bir şölene çeviriyor. Umarım her maç böyle olur tüm taraftarlar böyle olur.
***
Galatasaray TV'nin bu seneki bütçesini çok ciddi bir şekilde artırdık. Bu pasta sizin doğum günü hediyeniz olsun. Umarım sizde bu bütçenin hakkını verip önümüzdeki yıl daha iyi işler yaparsınız. Katiyetle olması gereken Galatasaray TV'nin her alanda izlenebilmesidir. Taraftarlarımıza bunun sözünü verebilirim. Yönetim kurulumuzdaki bütün arkadaşlarımızın görüşü bu... 2014'ün sonunda tahmin ediyorum ki Galatasaray Televizyonu'nu çok daha geniş platformlarda izleyebileceğiz.
***
Almanya'da oynayacak olmamız çok önemli. İki defa kendi sahamızda oynayacağımız bir takım gibi düşünüyorum. Ama Schalke kesinlikle zayıf bir takım değil. Buraya Arsenal'in üzerinde gelmiş. Onları hafife alırsanız size 3 tane atar gider. Merhaba bile demez. Rakibimiz çok zor bir rakip. Hiçbir arkadaşımın Schalke'yi küçümsediğini düşünmüyorum. Elersek büyük başarı olur. Ancak elenirsek başarısızlık sayılacağını düşünmüyorum. Çünkü bunlar 16 tane fil dişi gibi bir takım. Hiçbirinin diğerinden eksiği yok. En son İtalya'da, Galliani ile konuşurken bu konuda 'bizim şanssızlığımız sürekli Barcelona'yı çekmemiz' dedi. Şimdi düşünüyorum da Barcelona'yı çekseydik şüphesiz Schalke'ye göre daha az şansımız olurdu. Ancak kimi çekersek çekelim hocamızın dediği gibi aslanlar gibi oynardık.
***
Diyalog buraya gelişimin temel kaynağıdır. Bizim gibi düşünenle ve düşünmeyenle herkesle diyaloga girmek bize kazandırır. Kaybettirmez. Her türlü soruya açığız, her türlü cevabı verebilecek durumdayız. Galatasaray camiası çok şeffaf bir camiadır. Bu tip toplantıların daha sonra da tekrarlanması gerektiğini düşünüyorum. Bu ve benzeri toplantının Türk sporu için katkı sağlayacağı açıktır.
İSTANBUL / DHA
GALATARASAY, SNEİJDER TRANSFERİ İÇİN GÖRÜŞMELERE BAŞLANDIĞINI KAP'A BİLDİRDİ
Galatasaray Kulübü, Interli futbolcu Wesley Sneijder’in transferi için kulübüyle görüşmelere başlandığını borsaya bildirdi.
Galatasaray Sportif Sınai ve Ticari Yatırımlar AŞ’den İstanbul Menkul Kıymetler Borsası’na gönderilen ve Kamuyu Aydınlatma Platformu’nda da yer alan açıklamada, ”FC Internazionale profesyonel oyuncularından Wesley Sneijder’in transferi için kulübüyle görüşmelere başlanmıştır. Kamuoyu gelişmelerden haberdar edilecektir” denildi.