Karşıyaka'nın lider Yeni Mersin İdmanyurdu Futbol A.Ş. maçı öncesi sahada harika görüntüler vardı. İki takım futbolcuları birlikte tribünleri selamladılar ve büyük alkış aldılar. Her iki takımın seyircisi de birlikte, "Futbolda şiddet istemiyoruz" sloganını attılar. Karşıyaka, lideri yendiği anda puan farkının 5'e düşeceğini düşünerek futbol adına heyecan ve mücadelenin üst düzeyde olacağı kanısındaydım. Maalesef yanıldım. Karşıyaka'da en büyük problem, orta saha ile hücumun dengesini bulamaması sonucu istikrarsız bir tablo çizmesiydi. Maç boyunca hücumda tehlike yaratacak pozisyon bile bulamadı. 14. dakikada Fatih Taşdelen'in direkten seken şutu, 53. dakikada da Emre Gemici'nin ceza sahası içinden auta gönderdiği pozisyon hariç pozisyonu bile yoktu desem abartı yapmam. Hatlar arasında geniş alanlar bırakan Karşıyaka, pas oyununu hiç yapamadı. Rakibine etkili bir baskı kuramadı. Maçın sonlarında kaos futbolunu seçti. Şişirme toplarla gol aradı. Elbette bu da netice vermedi. Takımın maç boyunca en iyi görev yapan bölgesi defansıydı. Maç boyunca refleksleri, çabukluğu ve önsezisi sonrası ile 57. dakikada Erdem'in, 84. dakikada Gürkan'ın ayaklarından kaptığı toplarla mutlak golleri önleyen kaleci Yusuf, bir puanın alınmasında en büyük pay sahibiydi. Savunmada Cenk ve Metin, alanları kapayıp iyi mücadele ettiler. Bekler Ertuğrul ve Özgür, defansif görevlerini yaparken hücum aksiyonlarında istenilen düzeyde değildiler. Orta alanda Mustafa Aşan, terinin son damlasına kadar yine mücadele etti. Fatih Ergen, Onur Kolay orta alanda etkisizdiler. Hücumda Furkan ve Emre Gemici, hiç yoktular. Fatih Taşdelen ise bilhassa ilk yarıda soldan iyi toplar götürdü. Ancak öylesi acemi hareketler yaptı ki inanılmazdı. İlerleyen dakikalarda Karşıyaka, geriden oyun kuramadı. Mecburen uzun toplarla pozisyon aradı. Mersin İdmanyurdu defansı hiç zorlanmadığı için rahatlıkla bunları kesti. Lider Mersin İdmanyurdu organize olmuş bir ekip. Alan savunmasını iyi yaptı. Christofer Gürkan takımın lideriydi. 47. dakikada frikiği Karşıyaka direğinden döndü. Kaptıkları toplarla hızlı olarak hücuma çıktılar. Savunmada kademeli, dengeli ve derinliği olan bir oyun anlayışları vardı. Karşıyaka'daki oyuncular bireysel yetenekleri açısından en verimsiz maçlarını oynadılar. Kanatları hiç kullanamadılar. Tribünlerin bilhassa ikinci yarıda verdiği destekle takıma katkısı üst düzeydeydi. Bu da hiçbir şeyi değiştirmedi. Karşıyaka standardının altında bir oyun sergiledi. Yorgun, bıkkın ve amaçsız oyun yapısı öne çıkıp sadece sistemde değil oyuncu yapısındaki kötü performansı da eklenince elbette 3 puanı kazanması mümkün değildi. Öyle de oldu. Son söz, bu maç da gösterdi ki Karşıyaka, Play Off'a kalıp sonrasında hak ettiği 2. Lig'i istiyorsa devre arasında en az 3 transfer yapmalı.