Brezilya şansımızı hesaplayabilmek için yüksek matematik lisansına sahip olmak gereken şu anda Milli Takım haber oluyorsa, bir numaralı sebep Fatih Terim’dir...
İyi ki, göreve geldi.
İyi ki, göreve gelirken şartlar zorlandı.
İyi ki, Galatasaray kızdı.
İyi ki, kalacak mı dönecek mi belirsizlikleri var.
Yoksa, şu koşullarda “tek sütundur” Milli Takım haberlerinin değeri.
***
Bakın Arda çıkıyor, “Fatih hoca ile birlikte olmaktan da mutluyuz. Fatih Terim, tartışmasız Türk futbol tarihinin en büyük hocası” diyor hiç olmazsa.
Terim olmasa ne diyecekti Andorra maçından önce:
“Bugüne kadarki performansımız üzücüydü”... Özür mözür...
Ve orada kalacaktı.
Kimse, “Dünya Kupası’na katılmak için olan umudumuzu sonuna kadar kovalayacağız” gibi bir cümle duyamayacaktı muhtemelen Arda’dan.
Çünkü kendisi bile inanmayacaktı.
Dese, arka sıralardan biri bağırabilirdi:
“Atma”!
***
Hocalar üç aşağı beş yukarı aynı şeyi yapar. Hele Milli Takım hocaları, çok daha azını...
“Doğru tercihler”in geri kalanı tamamen duygusaldır.
Atmosfer yaratmaktır.
Liderliğinin peşine takmaktır genç adamları.
İşte o zaman “çıkmamış canda ümit var” fikri sadece ekiptekileri değil elektrik akımı gibi insandan insana atlayarak toplumu sarar.
Fatih Terim’in yaptığı ise “çıkmış canda bile ümit var” fikri yaratmaktır ki, Milli Takım’ı en zor günlerinde dehşetli bir imaj kaybından kurtarmakla eş değerdir bu.
Milli Takım hedefi ıskalarken onu düşünen ve ona üzülen millet olmasıyla, milletin Milli Takım’ı aklından silmiş olması aynı şey midir?
G.Saray’ın hatası
Galatasaray’a gelince... Bu krizi yönetemedi Sarı-Kırmızılı camia.
En son Başkan Aysal, “Terim’in Milli Takımı’da görevini sürdürmesini onaylamıyoruz” dedi.
Önce “kendi bilir”... Sonra “onaylamıyoruz”!
Bunun “meali” Fatih Terim’e “gel” değil “git” demektir...
Ayar vermektir.
Önüne açmaz koymaktır.
O bilmiyor mu onaylamadığınızı?
Bence taammüden davranıştır ve asla Terim’i kazanmak amaçlı değildir böylesi bir zorlama. Tam tersi ifadeler içerse de “Milli Takım’da devam et” manasındadır.
Karşılığını bulacaktır.
***
Biraz empati, biraz çelebilik ile çok büyük sempati kazanabilirdi Galatasaray.
Ne olurdu, “Milli Takım için fedakârlık ederiz, hocamızı da paylaşırız” deseydi?
“Sebep milli olmasa asla razı gelmezdik Terim’in mesaisini paylaşmaya” çok zor bir laf mıydı?
“Hocamız en doğru kararı verecektir” ile Terim ve Galatasaray’a bir düğüm daha atılmaz mıydı?
Diyelim ki hayır!..
Bundan daha beter mi olurdu durum?
Bilmiyorum...
Sanki bile bile lades.