Ercan Güven

Ercan Güven

eguven@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

İster hesaplı olsun, ister ağzından kaçmış; 6-1’lik Real Madrid yenilgisinden sonra kimyası bozulan Galatasaray Genel Sekreteri Adnan Nas, “Terim Fenerbahçe’yi de çalıştırsın” demişti ya...
Valla hiç gerek kalmadı!..
Takıma taktik, teknik, motivasyon ne ki...
Galatasaray yönetimi ve Fatih Terim el ele “çok daha iyisini“ yaptı Fenerbahçe’ye.
Nasıl mı?
“Otokriz” yaratarak.
***
Öyle bir kriz ki, bir tarafta Milli Takım, bir yanda Fatih Terim, ötede koskoca Galatasaray... Futbol adına olumsuz veya önemli ne varsa kendi üstlerine aldılar, süt liman ortamı Fenerbahçe’ye bıraktılar.
Oysa Fenerbahçe siftahı kötü yapmıştı Süper Lig’de...
Hocası yeniydi, henüz milyonların vizesini alamamıştı.
Başkan’ın geleceği meçhuldü.
Aydınlar meselesi kapı gibi duruyordu.
Başkan adayları çıktı, çıkıyordu. Her çıkan eleştirisiyle geliyordu.
Takım da tekliyordu... Yanal’ın performansa dayalı oyunu için yeterli güç yoktu ortada.
Ayrıca forvetteki yabancılar tercihi, Ersun Yanal için kâbus gibiydi. Hangisine forma verse tribündeki tartışılıyordu.
Bol “zaman“, az “eleştiri“ lazımdı Fenerbahçe’ye.
***
“Mucize” Galatasaray’ın hediyesi!
İşte bu kaostan Fenerbahçe’yi çıkaran, ona kendisini onarmak için süre ve ortam hazırlayan Hızır, “Terim olayı” idi.
Ve Galatasaray başkanı.
Tabi yöneticileri.
Yaptılar yapacaklarını Fenerbahçe’ye!
***
Şimdi fotoğrafta, 6’da 5’lik bir Fenerbahçe, tribünde oturmayı hazmetmiş yabancılar, mutlu ve günden güne eski gücüne ulaşan bir Başkan ve Fenerbahçeliler’in kabullendiği bir hoca var.
Çok yaşa Galatasaray...
Sağ ol sayın Aysal...
Teşekkürler Terim...
Hatta, sayın Adnan Nas hiç merak etmesin; sorunu köpürtüp, kişiselleştirip, kara mizah yapıp gündemi doldurarak kendisinin bile büyük katkıları vardır Fenerbahçe’ye.

Haberin Devamı

G.Saray’daki ‘inandırıcılık’ erozyonu

Galatasaray “kendi tekerine kendisi çomak soktu” falan ama... Bir yerde tebrik de etmek lazım yöneticilerini!
Mancini gibi bir futbol markasını, arayıp bulmak, gidip konuşmak, konuşup anlaşmak, pazarlık etmek, getirip imzalatmak gibi birkaç aylık hadiseyi bir haftada hallediverdiler işte!..
Tabii, ilk temas bir hafta önceyse...
Mancini 9 milyon Euro istemiş, 3,5 veririz demişler, eşyalarını toplayıp konuşmaya gelmiş... Geçiniz!
Bir haftaya bırakın aylar eklemeyi, bir hafta daha ilave ederseniz Terim tepeden tırnağa “haklı” çıkar.
Hatta, “Galatasaray hiyerarşisini hiçe sayarak” Başkan’ın telefonunu açmamakta ve mesajına yanıt vermemekte bile haklı çıkar.
Tabi öyle aramalar ve mesajlar varsa!..
***
Bu nasıl iş ya...
Görüyorsunuz, “tam tersi” iddia edilemeyecek bir tek cümle bile kuramıyoruz Galatasaray-Terim ilişkisi ve sonlanmasına ilişkin.
Sayın Aysal, “Federasyon Başkanına Terim’i Ocak’ta alabilirsiniz demedim” diyor... Ona bile soru işareti koyuyoruz.
Galatasaray’ın şu dönemdeki en büyük sorunu, Terim’in yollanıp Mancini’nin alınması falan değil aslında; inandırıcılık katsayısındaki erozyon.
Düşünün; Galatasaray’ın medya sorumlusu Rasim Ozan Kütahyalı fiilen...
Mustafa Denizli’ye “o” sportif direktörlük teklif ediyor.
Mancini transferini “o” maniple ediyor.
Terim’i “o” tu kaka ediyor.
Para, hoca, yıldız, her şey bulur büyük camialar ama bu erozyon hem yönetimi bitiş noktasına getirir hem de yönetimi bitmiş kulübü... Bizden söylemesi.

Haberin Devamı

‘Egemen’lik hakemindir

Haberin Devamı

Gençlerbirliği maçı Fenerbahçe’nin galibiyeti ile bitti ama, tabeladaki skor tam tersi de olabilirdi!..
Anahtar isim Egemen...
Bir yoruma göre Kuyt’ın golünden önce Egemen’in faulu var.
Ve Egemen’in yaptığı verilmeyen penaltı.
Her iki pozisyon da “vücut vücuda mücadele” ve “seken topun ele çarpması” şeklinde izah edilebilir pekala...
Sahada “egemen” hakem sonuçta.
***
Şimdiiii... Bu sıradan hata (veya haklı) kararlara dayanarak İlhan Cavcav gibi ordinaryus bir Başkan, çıkıp MHK’yı ve Federasyon’u niye istifaya davet eder?
Hani “Gençlerbirliği taraftarının gazını almak için” deseniz, öyle bir taraftarı da yok Gençler’in.
Ya gerçekten inandı Cavcav... Ya gaza getirildi ki, golden önceki faulu yapan Egemen’in ismini hatırlamaması ilginç... Ya da işin altında başka işler var.
***
Kim bilir, belki de Terim konusunda açıklama yapan ve Aysal’ı zor durumda bırakan Federasyon Başkanı Demirören’e ayar vermek isteyen güçler var.
Galatasaray’ın Rize beraberliği ardından iyi bir maç yöneten hakeme Galatasaraylı yöneticilerin veryansın etmesini hatırlayın.
Anlamı?
Federasyon’un yumuşak karnını kaşıma!
Yani yönetici denilen meslek erbabının bağırıp çağırması için illaki hakemin kötü olması lazım gelmiyor; makro hesaplar öyle gerektirebiliyor bazen.
İş “ince hesaba” kalınca, işimiz var.