Anadolu Beşiktaşlılar Derneği tribünü temizlemek için tribünden çözüm üretti. Öncelikle 10 taraftar eğitilecek ve “şiddet ve öfke kontrolü uzmanı” olacak. Her biri de 20’şer taraftara öğrendiklerini anlatacak. Üstelik proje için AB’den de karşılıksız kredi geliyor
Bugüne kadar tribünler her türlü “eğitimden” geçti!.. Kimileri meşale uzmanı oldu, kimileri çakı/kasatura. Yetenekli gençler yeni küfürler icat etti. Atletik yapılılar bozuk parayla futbolcu vurmayı, gözü karalar araç yakmayı öğrendi. Arada hayır işleri için örgütlenmeler de yok değildi.
Lakin böylesi hiç akıl edilmedi:
Uygar tribünler, bilinçli taraftar ve fair playi yüreklerinde hisseden insanlara ulaşmak amacıyla örgütlenme ve eğitim... Hem de taraftarın kendi özgür iradesiyle. Üstelik Avrupa Birliği onayıyla!
İşte bu onun hikayesi.
Türkiye’de 12. adamı en çok kırmızı kart gören takım hangisi diye sormaya bile gerek yok:
Uzak ara Beşiktaş...
Sekiz sezonda 24 maçı ya seyircisiz, ya kadın ve çocuklara, ya da başka sahada oynadı Kartallar.
Basit bir hesapla 1,5 sezon yani.
Kartalın tribünleri huysuz aşık sanki...
Keskin bıçak gibi.
***
Peki Türkiye’de tribün terörü için ilk olarak kolları sıvayan, proje düşünen ve uygulamaya geçen, olaya AB’den bile onay alan hangi takımın taraftarı?
Dikkat...
Futbol terörünü kınayan, aklıselim çağrısı yapan, özür dileyen veya başkasını suçlayan falan değil; “ben ne yapabilirim” diye soran, kafa patlatan, bulan, uğraşan, başlatan, elini taşın altına koyan diyorum...
O da Beşiktaş.
Ankara’daki Anadolu Beşiktaşlılar
Derneği.
***
Malum... Çaresizliği espri ile kaynatma lafı oldu “eğitim şart”!..
Futbol teröründe de çaresiz durumdayız ve eğitim şart cümlesini en çok orada kullanmaktayız. Lakin eğitim, tepeden inmeyecek, adamın içinden gelecek ki, angarya olmasın işe yarasın. İşte tarihi vakanın “püf noktası” bu:
Tribünü temizlemek için tribünden çözüm...
***
Nasıl mı?
Bakmış ki, bu gidişin sonu uçurum; Anadolu Beşiktaş Derneği kafa kafaya vermiş, bir proje icat etmiş.
Önce 10 taraftarı sıkı bir eğitimden geçirecekler, sporda şiddetin tarihçesinden başlayıp “Sporda Şiddetin Toplumsal Sonuçları”na kadar öğretecekler.
Seçilmişleri, “şiddet ve öfke kontrolü uzmanı” yapacaklar.
Bu 10 taraftar, artık eğitmen olacak. Aynı ciddiyet ve aynı disiplin içinde her biri öğrendiklerini 20’şer taraftara aktaracak.
“Saadet zinciri” gibi...
Fakat para için değil, huzur için. Hepimizin huzuru!
***
Geometrik büyüyecek... Katlanarak devleşecek bilinçli taraftar.
Ama her şeyin bedeli var...
Nasıl kotaracaklar bu işi?
Başlarken Beşiktaş kulübünden yardım alsalar, olay “toplum mühendisliği” sanılır.
“Tepeden inme” kokar.
Oysa tamamen taraftar fikri bu. Taraftar niyeti.
Fikir babası Dr. Alp Burak Ekmekçi... Usta gazeteci Tolga Şardan ve mesleğinde uzman birçok kişi... Gitmişler İçişleri Bakanlığına anlatmışlar projelerini. Anında destek ve fon gelmiş. Ardından AB’den sorumlu Devlet Bakanı Egemen Bağış, projeye ilgi göstermiş. AB’den karşılıksız kredi kapıda.
***
Darısı diğerlerinin başına.
Öyle “egoist” falan da değiller. Yakın zamanda büyük bir panel yapıp “yöntemi” herkesle paylaşacaklar.
Fenerbahçe, Galatasaray, Trabzon fark etmez. Hangi taraftar örgütü cezadan bıkmışsa, tribün kalitesini arttırmak, futbolun coşku ve sevgi yanını yaşamak istiyorsa, arasın Anadolu Beşiktaşlılar Derneği’ni öğrensin yöntemi.
Futbolu yiyip bitiren kiri pası temizleyecek bir “dip dalgası” gibi kabaran ve bugüne kadar sadece “ceza” ile caydırılmaya çalışılan tribündeki insanların bu inisiyatifi, futbol tarihimiz için büyük bir kırılma anı değil de nedir sizce?