Not ortalamasını yükseltmek için “dar alanlı lokum sınavlar” yapar ya insaflı hocalar lise yıllarında...
Çaykur Rizespor maçı da Fenerbahçe için aynen öyle olacaktı.
Gelsin puanlar!
Çünkü evindeydi, derbi moralliydi ve hem kadrosu hem özgül ağırlığı yüksekti Fenerbahçe’nin.
Sınav başladı ve şok!..
Henüz 6. dakikada kendi kalesine gol atan Kadlec’i mi istersiniz, 25. dakikada penaltı kaçıran Kuyt’ı mı, devre bitmeden sakatlanan ve yürekleri hoplatan Gökhan’ı mı, 58’de Emenike’nin verilmeyen penaltısını mı?
İstediğiniz kadar baskılı oynayın, iyi pas yapın, arzulu ve istekli olun, pozisyona girin, doksan dakikanın yarısına gelmeden yaşanan bu serüven az buz iş değildi.
Sanki futbolun kara büyüsü ile efsunlanmıştı Fenerbahçe.
Aslında Efsun’un adı Serkan’dı! Çaykur Rizespor kalecisi eski Fenerbahçeli Serkan.
Sadece ilk yarıda 3 garanti Fenerbahçe golü Serkan’ın ellerinde kaldı. İkinci yarıda daha fazla...
Aslında “Kervan yolda düzülür” özdeyişi gibi işlerini Süper Lig yolunda halleden Fenerbahçe, İki eksik (Caner ve Emre) bir fazla (Diego) ile başladığı maçta bir adım ileri gitmiş ve Diego’yu cuk oturtmuştu takıma.
Kolay kolay da sökülmez Diego.
Hele 17. dakikada bir gollük pası vardı ki, tek şanssızlığı Kuyt’a denk gelmesiydi. Son derece iyi niyetli olmasa gol vuruşlarındaki (penaltı dahil) beceriksizliğini çok daha ağır dille eleştireceğimiz Kuyt, maalesef iş gol atmaya gelince kaskatı oluyor ve işin tuhaf tarafı hep o oluyordu gol pozisyonunda.
Maçın son üçte biri Sow ve Webo oyuna girmiş Çaykur Rizespor 10 kişi kalmış, baskı, arzu bitmemişti ev sahibinde... Dört santrforla saldırıyordu.
Fark olması gerekirdi değil mi?
Ama Çaykur Rize kalesindeki Serkan mucizesi, 80. dakikaya kadar izin vermedi.
Olsun.
Skor mazbut ama takım haşin!
Ne yazık...
Çok iyi oynadığı halde, pozisyonu olmayan 10 kişi kalmış rakibi ile beraberliği ancak son dakikalarda galibiyete çeviren Fenerbahçe’nin bu sıra dışı mücadelesi, bir zamanlar Fenerbahçe antrenmanını izleyenlerden biraz fazla seyirciye anı oldu ancak.
Oysa lider için en azından not ortalamasını yükseltme sınavı gibi olacağı umuluyordu... Üzerine bir de heyecan ve keyif eklendi.
Fenerbahçe seyircisi Diego’yu da mı merak etmedi?
Ne olacak bu tribünlerin hali?