Yeryüzünde sadece bir kişinin tahmin edebildiği Brezilya hezimetinin ki, belgesi İngiltere’deki bahis şirketinde duran makbuzdur ve bozuk paralar karşılığı sahibine küçük bir servet kazandırmıştır- teknik, taktik nedenlerini geçin...
Kimin umrunda Scolari’nin istikbali...
Neymar’a geçmiş olsun ama onun da kapı gibi sigortası var.
Brezilya’nın küresel futbolcu ihracatı düşerse, yerini başka bir ülke doldurur merak etmeyin.
Skoru, Brezilya’yı, hatta futbolu atlayın, yaşanan durumun altını çizdiği yeni dünya gerçeğine gelin.
Sosyopolitik sonuçlara!
***
Birincisi, Salazar’dan beri toplumsal antideprasan olarak kullanılan “Fado-Fiesta-Futbol”un bir ayağı çöktü.
Zaten ayarı tutturulamayan “bu ne sevgi ah/ bu ne ızdırap” kıvamındaki futbol sevgisi, bizim gibi gelişmekte olan ülkeler için “toplumsal husumet kalemi” olmaya başlamıştı epeydir.
Tamam... Bacasız sanayi gibi bir şeydi. Karlı ve verimli bir sektördü. Uluslar arası ilişkilerin itici gücüydü. İstihdam yaratıyordu. Siyaset- halk ilişkilerini düzenlemekte verimli bir araç olarak kullanılıyordu ama en önemli unsuru olan “birlik-beraberlik ve mutluluk kaynağı olma” fonksiyonu ters tepiyordu.
Çünkü futbol piyasası doymuyor, tüketimi pompalamak için en kestirme yola sapıp “vahşi rekabeti” pompalamayı tercih ediyordu.
Halk kitlelerindeki rekabet duygusunun nerede duracağı hiç belli olmuyordu ki.
Sırtına yüklenmiş ne kadar yük varsa, gün gelip o yüklerin bedelini ödetebilirdi futbol. Hem de sırtındakilerin tam tersine vesile olarak.
***
Brezilya 7 gol yiyince ortaya çıktı ki, “narkoz” sanılan futbol bir ülkedeki muhaliflerin en büyük kozu olabiliyordu toplumun canını sıktığında.
Düzeni silkeleyebilirdi...
Fado öyle mi?..
Fiesta da değil.
Ama futbol, iki ucu “tehlikeli” bir değnektir.
Yanlış anlaşılmasın; fıtratından değil... Onu kişisel, kurumsal çıkarları için eğip bükenler ve bunu yıllardan beri nakış nakış sürdürenler yüzünden.
***
Bir de icra edildiği coğrafya...
Almanya aynı skorla yenilseydi Brezilya’ya, iktidar karşıtı gösteriler olur muydu Berlin sokaklarında?
Bizim gibi gelişmekte olan, gelir adaletsizliği yaşayan ülkelere sadece “FİFA sıralamasında nasıl yükseliriz” hesapları yetmez... İçine nifak/husumet/nefret girmesin diye çok dikkat edecekler futbola.
Başka çare yok. Bakınız; Brezilya!