Ercan Güven

Ercan Güven

eguven@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Her türlü “af” gibi vergi affı da “sorunlarıyla birlikte” geldi ve rekabetin “kaliteli üretimden” çok didişme olarak algılandığı futbolu -en nazik yerinden- rahatsız etti!..
Haksız da değiller!
Futbolda muhasebesinde, ödenmesi gereken 20-30 milyonu silmek ile o kulübe bir “dünya yıldızı futbolcu armağan etmek” arasında fark yok çünkü.
Ha vergide 50-60 milyon iskonto, ha sezon başı o takımın hanesine 10-15 puan bonus yazmak. Doğal olarak Fenerbahçe vergilerini tıkır tıkır ödemişse, ezeli rakiplerinin afla ferahlamasını içine sindiremiyor.
O rakiplerin başında da Galatasaray geliyor.
***
Galatasaray’a sorarsanız “borcu yok”!
Bravo.
Dedikodu yapanlar utansın.
Ben diyorum ki şimdi...
Madem Galatasaray “bu aftan yararlanmamız söz konusu bile değildir” dedi...
Olur ya; es kaza af sayesinde maddi bir avantaj yakalarsa, o parayı Soma Şehitleri’ne bağışlasın.
Devletten gelen şehitlere gitsin.
***
İstediği kadar “Bizim vergi borcumuz yok” desin Galatasaray... Maliye ile “uzlaşma” aşamasında olduğu için pratikte vergi borcu gözükmese de aftan en okkalı faydalanan taraf olacak.
Kelime oyunları ve muhasebe virajları ile algı yönetimi yapmak, rakipler dursa medyası durmayan futbol didiklemesinde Galatasaray’a “haksız rekabet” eleştirilerini ne kadar öteleyebilir?
***
Ben olsam, “Allah devlete ve millete zeval vermesin” deyip teşekkür eder, olayı “şeriatın kestiği parmağa” benzeterek olası eleştirilere çizgiyi çekerdim.
Ayrıca...
Futbol özel bir kalemdir ve “adalet” unsuru, en az “verilen” kadar önemlidir.
Keşke “kulüplere mali yardım şekline soksaydı” futboldaki affı devlet... Ortalama bir rakam hesaplasaydı ve Devlet’e borçlarını o miktardan düşseydi.
Artısı kalan parayı alır, yetmeyenin borcu azalırdı.
Yazık... Kulüplerimizin “tek yürek olma fırsatı” kaçırıldı!

Haberin Devamı

“Gördünüz Blatter’i, Platini’yi”!..

Futboldaki “Katar katar” skandal gübresinden, sayın Aziz Yıldırım da benim gibi iğrenmiş ve “Gördünüz Blatter’in, Platini’nin halini” demiş.
“Çok çekmiş” insanların ruh haliyle lafını esirgememiş:
“İşte bizi dürüst oynamamakla itham edenler”!..
***
Kötü örnek, örnek olamasa da; buradaki vaka sadece örnek değil, bizatihi futbolun kendisidir.
En tepesi.
Bu hale gelmiş bir kurumun cezası, disiplini hâlâ geçerlidir ama ne kadar adaletli olabilir?
***
Çuvaldızı kendimize batıralım şimdi:
Aslında kulüplerimizin başına gelenin FİFA ve UEFA’daki tepe adamlara kadar uzanan rüşvetçilerle pek alakası yoktur.
Olay, bizim “harakiri” yapmamızdır. Hukukla, emniyetle, savcıyla, acımasız rekabetle, kifayetsiz muhterisler ve bilgisi olmadan fikri olanlarla, el ele cinnet halinde yaptığımız harakiri.
***
Biz yazmışız adamların önüne koymuşuz idam hükmümüzü:
“İmzala”!..
Adamın işi gücü var!.. Rüşvetler gelecek, şampiyonalar servis edilecek; bizimle mi uğraşsın.
Basmış mührü.
Şimdi diyoruz ki; “sanki sen temizsin”.
Yahu ne etsin?.. İsterse futbolun patrikhanesi değil batakhanelerin en beteri olsun orası; başkanı 6 yıl ceza alan kulübü nasıl kabul etsin.
***
Biz bugün geldik “o yargılama ve hükümler haklı değil” noktasına.
Yeniden yargılamanın yolunu açtı savcı mütalaası.
Onlar gelmiş “Katar Dünya Şampiyonası skandalı kabul edilemez” aşamasına.
2022’nin sahipliği yeniden değerlendirilecek.
Beraber düzeliyoruz işte.
Bizim yargı, onların para ihtirası ameliyat masasında.
Yanlış hesaplar, gıllıgışlı işleri gizlemek bir ömür boyu süremiyor. Adalet magma gibi... Durdurulamıyor.
İşin ilginci, yapılan yanlışları temizlemek yine “yanlışı yapanlara” kalıyor ki, doğrudur...
Çünkü yanlış mekanizmalarda değil... O sırada mekanizmayı çalıştıranlarda.

Haberin Devamı

Anlayamadığımız bir centilmenlik dersi!

Haberin Devamı

O kadar unutmuşuz ki “futbol centilmenliğini” kırk yılda bir rastlayınca yanlış anlıyoruz!
Sivasspor ve Eskişehirspor UEFA’nın disiplin soruşturmasına gönderildiği gün Karabükspor Asbaşkanı Ahmet Gölbek, “Kulüplerin ceza alması ve onların yerine Avrupa kupalarına katılmamız içimize sinmez” dedi ya...
Cayır cayır başlıklar:
“Kardemir Karabükspor Avrupa
Ligi’ne katılmayacak”!
Bu coğrafyada ve bu iklimde siz
olsanız ne düşünürsünüz şimdi?
“Demek Karabükspor da çiğ yemiş, korkuyor”...
Yahu başkalarının acısı üzerine mutluluk yaşamanın da bir raconu var; onu gösteriyor işte Karabük...
Niye tepsin ayağına gelen kısmeti?
Niye mücadele etti bunca zaman?
Lakin şansa bir dram eşlik edince
medeniyet ve insanlık gereğince ceza alan rakipleri ile dayanışma gösteriyor işte.
Empati yapıyor.
Kusura bakmasın... O kadar
unuttuk ki futbol centilmenliğini
anlayamadık önce.