Aykut hoca hiç kusura bakmasın, kendine de takıma da zarar veriyor... Antalya’da cebinde ağır vasıta ehliyeti taşıyan sayısız isme şans verip, doksan dakika Dia’yı kulübede oturmak, adı büyük, performansı sıfır Özer Hurmacı’dan Fenerbahçe’yi kurtarmasını beklemek enine boyuna sorgulanması gereken teknik adam yanlışları değil de nedir? Pas ve şut atarken topun ağırlığını, vuruş şiddetini hiç hesaplayamayan, bu oyunun en temel taşı mesafe kavramlarını hiç düşünemeyen, iyi niyetiyle mücadele etse de kapasitesi ilk 18 için bile yetmeyen Bienvenu ısrarını anlamak da zor tabii... Dün iki pası bir arada yapamayan, rakibini baskı altına alamayan, gayesiz, amaçsız, şaşkın bir Fenerbahçe için aslında bir puan iyi sonuç. 3 Temmuz’dan bu yana her günü “Ölümlerden ölün beğen” baskısıyla geçen Fenerbahçe’yi ayakta tutan tek gücün saha sonuçları olduğunu Aykut Kocaman da iyi biliyordur. Bu yüzden bu kısa devre arasında oyuncularından daha fazla dinlenmeli, kalıplaşmış sistem ve taktiklerine yeni bir yüz geçirmeli... Bu transferden bile daha önemli...