BasketbolDargın, kırgın, üzgün

Dargın, kırgın, üzgün

08.09.2017 - 02:30 | Son Güncellenme:

FIBA Avrupa Başkanı Turgay Demirel suskunluğunu Milliyet'e bozdu, çarpıcı açıklamalarda bulundu.

Dargın, kırgın, üzgün

ATTİLA GÖKÇE - RÖPORTAJ

Haberin Devamı

Avrupa basketbolunun patronu, TBF tarafından Eurobasket 2017 etkinliklerine davet edilmediği iddialarına yanıt verdi, “Bana sadece organizasyon programı iletildi. Ne FIBA Avrupa Başkanı olarak, ne de TBF Onursal Başkanı olarak özel bir davetiye almadım. Üzücü ama gerçek bu” dedi.

Avrupa Basketbol Şampiyonası grup maçları, parkedeki heyecanın yanı sıra başka gerçekleri de gün yüzüne çıkardı. Örneğin, FIBA Avrupa Başkanı Turgay Demirel, kendi ülkesindeki açılış etkinliklerine ve davetlere katılmamıştı.

FIBA Avrupa Genel Sekreteri Kamil Novak’la TBF Başkanı Hidayet Türkoğlu İstanbul’daki resmi açılış yemeğinde bir araya gelip takım temsilcilerini ağırladılar.

Fotoğrafların hiçbirinde Turgay Demirel yoktu. Basketbol camiasındaki dedikoduları da değerlendiren meslektaşım, “eski Milliyetçi” Taki Doğan, “Söylenenleri biliyordum ama, bu kadarı da değil” dedi. Gerçekten ortada büyük bir Demirel boşluğu vardı. Biraz araştırınca TBF’nin Demirel’i hiçbir etkinliğe çağırmadığı, gereken yakınlığı göstermediği de iddia edildi. Demirel’i telefonla aradım. Tel Aviv’de idi. Bilindiği gibi, şampiyonanın grup maçları dört ülkede düzenleniyordu: Finlandiya, İsrail, Romanya ve Türkiye...

Haberin Devamı

‘Eksiksiz yaparım’

FIBA Avrupa Başkanı’na sordum: “Neden İstanbul’da değil de Tel Aviv’desiniz?”

Başkan, “Ben FIBA Avrupa adına dört ülkede de bulunmak zorunda olduğumu biliyorum” dedi, “O yüzden bu işi bir sıraya koydum. Finlandiya 100. yılını kutluyordu, oradan başladım. Sonra Tel Aviv’e geldim ve buradan da Romanya’ya uçacağım.”

Türkiye’yi sona saklamıştı. Başkan Demirel, Romanya ziyaretini 1 gün kısaltarak salı günü İstanbul’a geldi. Kendisini yemeğe davet etmiştim, buluştuk. Ne var ki ikimizin de acelesi vardı. Kısa bir çay sohbeti yaptık. O sohbette söylediklerinden çıkardığım sonuç şuydu: Dargın, kırgın ve üzgün!

İşte söyledikleri:

“Ben FIBA Avrupa Başkanıyım. Avrupa Şampiyonası’nın patronajını temsil ediyorum. Durum ne olursa olsun, temsil görevimi eksiksiz yaparım. Davet meselesine gelince... Bana sadece TBF’nin D grubuyla ilgili organizasyon programı iletildi. Elbette o programda resmi açılış yemeği de vardı. Bundan haberdar oldum. Ayrıca kendi organizasyonum için davet alsam da almasam da gereği neyse onu yaparım. Yalnız şunu söyleyeyim: Ben ne FIBA Avrupa Başkanı olarak, ne de TBF Onursal Başkanı olarak özel bir davetiye almadım. Üzücü ama gerçek bu.”

Haberin Devamı

Komisyon konusu

Sorun sadece bir davet meselesi değildi. Demirel ve sonradan TBF Başkanı olarak seçilen Harun Erdenay, federasyonun bütün pazarlama, yayın, reklam ve sponsorluk anlaşmalarını “In Front” adlı uluslararası bir şirkete devretmişlerdi. Şirket çok kolay yollardan zaten sürüp gelen TBF gelirlerini artırmış, buna karşılık yüzde 30 gibi çok yüksek bir komisyon almayı da garantilemişti. Türkoğlu Federasyonu’nun bunu düzelttiği (!) söyleniyordu.

‘FIBA’ya anlattım’

Demirel şöyle açıkladı : "In Front sonradan Çin’de daha büyük uluslararası pazarlama şirketiyle birleşti. O yüzde 30 komisyon olayı abartılı ve yanlış. Şirketin her yıl bütçemizin yüzde 50’si kadar bir artışla gelir sağlama garantisi var. Ancak bu garanti yükümlülüğünü karşıladıktan sonra fazlasını oluşturabilirse, daha yüksek gelirli anlaşmalar getirirse, sadece TBF onayı ile yüzde 20 komisyon alacak. Bu anlaşma bugün de yürürlükte. Fazladan hesap edilmemiş gelirin yüzde 80’i TBF’ye kalacak. Bu uygulamayı ben FIBA’ya da anlattım. Örnek oldu. Şimdi bir çok anlaşma böyle bir bakış açısıyla düzenleniyor. Tabii, ben bu dedikodulara ve söylentilere kırılıyorum. Üzgünüm!”

‘Kadroda iki genç oyuncu olmalıydı’
FIBA Avrupa Başkanı, Basketbol Milli Takımı’nın mücadeleci karakterini överken eleştiriyi de ihmal etmedi:
“Alt yapılarda Avrupa şampiyonu olan, altın madalya ve tecrübe kazanan genç çocuklarımız var. Onlardan ikisi de bu takımda olabilirdi. Evet, bir geçiş dönemi ama yaş ortalamamız 27’nin üzerinde. Tokyo’ya kadar bu ortalamanın düşmesi gerekiyor. Tokyo Olimpiyatları’na hem kadın, hem de erkek takımlarımızın katılacağına inanıyorum.”