18.05.2022 - 08:11 | Son Güncellenme:
Mevcut Burak Elmas yönetiminin ibra edilmemesiyle başlayan ve 30 Nisan'daki seçimin iptal edilmesiyle devam eden süreç Galatasaray'da kaos yaratmaya devam ediyor.
Başkan Burak Elmas'ın kısa süren başkanlık döneminde en dikkat çeken kararı Fatih Terim'le yolları ayırmak olmuş ve sarı-kırmızılı camia bu karar sonrası adeta birbirine girmişti.
'İKİ AYRI KULÜP HALİNE GELMİŞTİ'
Önceki gün Elmas bir basın toplantısı düzenleyerek hem aday olmayacağını açıklamış hem de Fatih Terim'le ayrılık kararını nasıl ve neden aldığını açıklamıştı. Elmas, toplantıda, Terim'le yaşanan ayrılığın nedenini; 'Galatasaray Spor Kulübü’nün merkezi ve Florya’nın iki ayrı kulüp olmuş olması sebebiyle almış olduğumuz bir karardır.' sözleriyle ifade etti.
Sarı-kırmızılı camiada Fatih Terim konusu tartışılmaya devam ederken Milliyet Gazetesi'nin usta yazarlarından Attila Gökçe bugün kaleme aldığı 'Heyula' başlık yazısında çok konuşulacak ifadeler kullandı. İşte Gökçe'nin o yazısı;
'KORKU VERİCİ, ÜRKÜTÜCÜ HAYAL'
Başlığı kullanırken bir kez daha kontrol ettim… Heyula, Yunanca’dan Arapça’ya, oradan da bizim dilimize girmiş bir sözcük. “Korku verici, ürkütücü hayal” olarak tanımlanıyor. Daha da ilerler ve derinleşirsek, eccini, ifrit, hayalet, cevher, töz ve umacı sözcükleri de yakıştırılıyor. Yunan felsefesinde Prima Materia (İlk madde) olarak anlatılıyor.. Evrenin varoluşundaki ilk maddenin adı da töz.
'FATİH TERİM, G.SARAY'DA HEYULA OLDU'
Felsefeden futbola geçerek…Fatih Terim’in Galatasaray’da korku verici, ürkütücü hayal, yani “ heyula” olduğu bir gerçek… Başkan Burak Elmas, Terim’le ayrılık kararını alırken, “İki kulüp vardı.” diyor, “Biri Nef Stadı’ndan yönetilen Galatasaray… Öteki de Florya…” Florya’nın efendisinin Fatih Terim olduğunu biliyoruz.
Domenec Torrent’in 3-2’lik Adana Demirspor galibiyetinden sonraki basın toplantısında Fatih Terim’e biraz değil, çok saygısı olduğunu hatırlatıp, göreve geldikten sonra elini uzatmamasına, hoş geldin dememesine ve kendisiyle konuşmamasına dikkat çekiyor.
'GÖREVE GELEN HİÇBİR ANTRENÖRE RAHAT VERMEDİ'
Teknik adamlığını onaylarsınız, ya da onaylamazsınız. Ancak Torrent’in söyledikleriyle yaşananları toplarsanız Fatih Terim’in Galatasaray’da işbaşına getirilen hiçbir antrenöre rahat vermeyen bir “heyula” olduğunu kabul etmeniz gerekir. Lucescu, Igor Tudor, Mancini, Pirandelli, Riekerink benim anımsadıklarım. Yerliler de rahat edemedi. Terim Milli Takım’dan her ayrılığında gelip Florya’ya yerleşiyordu. Yine de Galatasaray’daki başarısına minnetle saygı duymak gerekir. Kupaları da onun emekleriyle müzede duruyor.
'HAYAL KIRIKLIKLARI, BOŞA GİDEN MİLYON EUROLAR'
Ancak bu büyük başarı, taşınamaz, kontrol edilemez bir güç ve ağırlık da yarattı. Ünal Aysal da Burak Elmas da güç çatışmasına son veren başkanlar. Başarısızlıkları da var Fatih Terim’in… Transferde hayal kırıklığı yaratan tercihleri, boşa giden milyon Eurolar… Kiralık gönderilen Yunus Akgün, Emre Akbaba, Okan Kocuk örnekleri… Evde ve deplasmanda kötü oyunlarla alınan yenilgiler.
'HEP MAĞDUR OLARAK AYRILDI'
Yine de hakça not etmek gerekiyor. Terim’in Galatasaray’dan ayrılmaları hiç de “saygılı” vedalarla olmadı. Mağrur ve başı dik durduğu kulüpten mağdur olarak ayrıldı. Bu mağduriyetin herkesin ilk aklına gelen “para” ile ilgili olmadığını da belirtmekte yarar var.
Peki ne olacak?
Galatasaray’da Haziran kongresiyle seçilecek başkanın ilk etapta Domenec Torrent’le yola devam edeceğini açıklaması, en azından 3 milyon Euroluk bir tasarruf ve başlamış çalışmaların devamı ile tutarlılık anlamına gelecektir. Kendi adıma Torrent’in iyi bir teknik adam olduğuna inanıyorum.
'ARTIK BAŞKA BİR KULÜPTE DEVAM ETMELİ'
Fatih Hocamıza dönersek… Artık kariyerini Galatasaray’la sınırlamaya son vermesi, Türkiye’de ya da yurt dışında bir başka kulüpte de proje yönetimiyle yola devam etmesi en içten dileğimizdir.
Bırakalım, Fatih Hoca da rahat etsin, Galatasaray da. Unutulsun heyula!