10.08.2022 - 07:01 | Son Güncellenme:
Türk futbolunun en önemli hakemlerinden biri olan Cüneyt Çakır, hakemlik kariyerine nokta koydu. Teşekkür mesajı yayınlayan Çakır şu ifadeleri kullandı: "28 yıl önce büyük hayallerle başladığım hakemlik serüvenimi, hayallerime kavuşmuş olmanın verdiği gururla noktalıyorum. Dile kolay, bu 28 yılın her anı çok kıymetliydi. İlk çıktığım amatör müsabakadan son çıktığım en üst düzey müsabakaya kadar hepsine aynı ciddiyetle yaklaştım. Çok çalıştım, çok emek verdim.
Türk Futbol Hakemliği'nin çıtasının yükselmesine vesile olabildiysem ne mutlu bana. Uluslararası üst düzey müsabakalarda yaptığım görevlerde Türk Milletinin, 80 milyon insanımızın duaları hep yanımdaydı. Bu bana büyük bir güç verdi. Gurur verdi. Diğer en büyük gücüm ise beni izleyen, örnek alan Türk Gençliği'ne, Türk Hakemliği'ne doğru rol model olabilmekti. Bu sorumluluğu her zaman hissettim. Hepsine teşekkür ediyorum. Beni bugünlere getiren değerli hocalarıma, birlikte görev yaptığım hakem arkadaşlarıma, federasyonumuza, hakem yöneticilerimize, medyada destekleyen tüm dostlara, uluslararası federasyonların yetkilileri ve hakem yöneticilerine, her an yanımda olan Sevgili Aileme, dualarıyla her zaman destekleyen Türk Halkına teşekkür ediyorum.
Bugüne kadar olduğu gibi bugünden sonra da Türk Hakemliğine hak ettiği katkıyı yapmak için çalışacağım. Arkamda hoş bir seda bırakabildiysem ne mutlu bana.Kalın sağlıcakla..."
Milliyet Gazetesi yazarı Attila Gökçe, yeni sezon öncesi şok yaratan bu kararı değerlendirdi. İşte o yazı...
"Cüneyt Çakır, Bolu’daki hakem seminerine katıldı, ardından Ludogorets- Dinamo Zagreb, Şampiyonlar Ligi 3. ön eleme grubu ilk maçını yönetti. Sonra ne oldu? Hiç birimizin anlamadığı, beklemediği biçimde hakemlik kariyerini noktaladığını açıkladı.
Türk futbolunun tartışmasız en başarılı hakemi, UEFA Şampiyonlar Ligi ve FIFA Dünya Kupası maçlarında final yarı final turlarında görev almış “büyük usta”, TFF ile daha bir yıllık sözleşmesi varken, hakemliğinin son yılına hazırlanırken… Nasıl olduysa oldu bu kararı aldı. Düdüğünü duvara astı, herkese teşekkür etti ve noktayı koydu. Bu karar, hayret ve şaşkınlık yarattı. Ama biraz geriye dönüp bakınca, peş peşe gelen olayları tartınca, Çakır’ın kararını üzücü de olsa, anlamaya çalıştım.
'OPERASYONUN EN ÖNEMLİ HEDEFİ ÇAKIR'DI'
MHK’nın 8 Mart 2022 operasyonunun en önemli hedefi, FIFA kokartlı Cüneyt Çakır’dı. Aralarında aynı kokartı taşıyanların da bulunduğu 12 hakem, gerekçesi nedeni hiçbir şekilde açıklanmayan bir Ferhat Gündoğdu kararıyla sözleşmeleri iptal edilerek sezon ortasında kariyerlerinden koparıldılar. Vazoda kuruyan çiçekler misali çöpe atıldılar. Kuşkusuz tarih yazılırken bu kararın perde arkasını da okuyacağız. Şimdilik sabırla beklemek ve tarihe bu soru notlarını bırakmak durumundayız. 12 hakemin, kararı içselleştiremeyen, 13. Adam Mete Kalkavan’ın kurban sunağındaki kellelerini hukuk kurtardı. Tahkim Kurulu, TFF MHK uygulamasını yok sayan tarihi bir karar verdi. Rezaletin kapısı aralandı onurlu bir dönüş sağlandı. Bu dönüşte MHK Başkanı Sabri Çelik’in dürüst ve sorumlu yaklaşımının da önemi vardı elbet. Bırakma kararına gelince…
'AYDINUS'A VERİLEN PLAKETİN EŞİ ÇAKIR'A VERİLEMEZ MİYDİ?'
Cüneyt Çakır’la konuştum. “28 yıllık büyük maceramı gurur ve başarıyla sona erdiriyorum. Ülkemin bana verdiği desteğe teşekkür ederim” dedi ama… Bu karar, Bolu’daki hakem seminerinde açıklanamaz mıydı? Veda eden “uzatmalı” Fırat Aydınus’a verilen plaketin bir eşi de Çakır’a verilemez miydi? Neler oldu acaba? 8 Mart operasyonu Tahkim kararıyla iptal edildikten sonra Beşiktaş Başkanı Ahmet Nur Çebi’nin daha lig başlamadan takındığı keskin tavır, “Eskiler gitsin yeni hakemler gelsin… Yanlış yapan olursa en sert tavırla karşı koymayı da biliriz” demesi, davanın (ya da kavganın) bitmediğini mi gösteriyordu? 12 hakem ve diğerlerinin arasındaki kopukluk ve çatışma, yeni federasyonda da yaranın kapanmadığı kanısı mı uyandırmıştı.
ÇAKIR: BU OLAYDAN BEN DEĞİL ÜLKEM ZARAR GÖRDÜ
Aldığı her kararı çabucak ilan eden, hayata geçiren Mehmet Büyükekşi başkanlığındaki TFF, Çakır’a son bir dokunuşta mı (!) bulunmuştu? Bu soruların devamı da olacaktır.Cüneyt Çakır, Katar’daki 2022 Dünya Kupası finallerinde görev alamayarak kuşkusuz büyük hayal kırıklığı yaşadı. Geçen hafta konuşmamızda, “ Bu olaydan ben değil, fazlasıyla ülkem, halkım ve Türk futbolu zarar gördü. Ben elimden geleni yaptım. Fazlası maalesef mümkün olmadı!” dedi. Haksız mı? Dünya futbol tarihinde üç Dünya Kupası’nda düdük çalan ilk hakem olarak yaşayacağı gururdan hepimize büyük övünç payı düşecekti. Çaldılar. Çakır, TFF 1. Lig ve alt yapılarda Türk hakemlerine eğitim verecek. UEFA’da da konferanslar verdiğine göre, yolu açık demektir. Keşke hakem eğitimi değil de “yöneticilik” dersleri de verseydi. Hakkını helal et Cüneyt!.