Daha iki hafta geçmeden hakem tartışmaları alev aldı. Düğmeye ilk olarak Beşiktaş bastı. Alanyaspor maçının hakemi Yasin Kol’u istenmeyen adam ilan etti. Haklıdır haksızdır, diğer kulüpler de sıraya girince bakın siz yangına. Futbol Federasyonu Başkanı Mehmet Büyükekşi hakem seminerinde siyah-beyazlı kulübü hedef alarak sert konuştu. Hadi hayırlısı.
Merkez Hakem Kurulu’nun eli-kolu bağlı. Beş hakem sakat. Neden? Acaba antrenman programlarında sıkıntı mı var? Kalanların büyük bölümü yeterli Süper Lig tecrübesine sahip değil. Video Asistan Hakem kadrosu desen, topu topu 11 kişi. Hata yapanları, cezaya girenleri düşününce, “Lig bu hakemlerle nasıl bitecek?” sorusu geliyor aklıma.
Yıllardır söylerim; federasyonun başarısı, A Milli Takım ve hakemlerin performansıyla ölçülür. Gerisi hikaye... Ağzınızla kuş tutsanız kimseye yaranamazsınız.
Dolayısıyla saha ve VAR hakemlerinin ayrılması kararının gözden geçirilmesi gerekir. En azından ligin devre arasına kadar eski sisteme dönülmeli. Parayla saadet olmuyor. Yoksa; birkaç hafta sonra ne maç yönetecek, ne VAR odasında oturacak hakem bulursunuz.
MHK Eğitim Danışmanı Hugh Dallas ülkemizdeki futbol gerçekleriyle henüz yüzleşmemiş. İlk iki haftanın değerlendirmesinde sarı kartlar ve teknik alan ihlalleri üzerinde durmuş. Eleştirilerin dozu artsın, pişman olacak mı Türkiye’ye geldiğine? Eminim sözleşmesi süresince en az bir MHK daha görür.
Yabancı hakem aranıyor
Unutmadan; ne oldu yabancı hakem meselesi? MHK’ye kaç UEFA ülkesi yanıt verdi? Hakem değişim planı doğrultusunda kimleri göndereceksiniz Avrupa’ya?
Elinizdeki malzeme belli, hakemler 8 Mart travmasını atlatmış değil, küslükler sürüyor. En kritik maçlara atayacağınız üç hakeminiz bile yok. Onların da adı kara tahtaya yazılırsa, vay halinize. Yapay zeka fantazisi ise yakında patlar. İnsan faktörünün olmadığı yerde teknolojiyi kim takar?
Gelelim hakem hatalarının her hafta yayıncı kuruluşta kamuoyu ile paylaşılmasına... Doğru, fakat çok dikkatli olunması gereken bir konu. Hakem, kurtlar sofrasının en ucuz mezesi zaten. Yorumculara ekstra malzeme vermemek gerek. Soru şu; MHK kendini mi koruyacak, hakemini mi? Fazla uzun ömürlü olacağını sanmıyorum.
Son sözüm, federasyonu yönetenler ve MHK’ye... Kimse sizden Amerika’yı yeniden keşfetmenizi beklemiyor; ama gerçekler ve hayaller farklı. Zorlu bir sezonda, tarihin en yetersiz ve deneyimsiz kadroları, ligi nasıl bitirir kestiremiyorum.
Lafla peynir gemisi yürümüyor. Ve herkes biliyor ki, şapkadan tavşan çıkmayacak!
Tas da eski, hamam da
Futbol Federasyonu Başkanı Mehmet Büyükekşi seçimden sonra hızlı bir başlangıç yapmıştı. Peşi sıra aldığı radikal kararlar ve uygulamalar dikkat çekmişti. Bunlardan biri de tasarruf söylemi idi. Büyükekşi o günlerde kendisi dahil tüm yönetim kurulu üyelerini kapsayacak biçimde artık kimseye makam aracı tahsis edilmeyeceğini söylemişti.
Başkanı sözünü tuttuğu için kutluyorum. Özel otomobilini ve şoförünü kullanıyor. Ya diğerleri? Sayın başkanın haberi var mı bilmiyorum ama, TFF araçları tam gaz hizmet vermeye devam ediyor. Hatta tatile gittikleri yörelerde uçak transferi için bile bölge müdürlüklerinden araç talep ediliyormuş. Kurul başkanlarının başı kel mi? Onlar da federasyon nimetlerinden faydalanmaya başlamış. Koltuk ve makam bazı insanları böyle cezbediyor işte!
Hakeme temiz kağıdı
İddiayı meslektaşım Ömer Faruk Ünal gündeme getirdi. “Hakem kadrosu içinde taciz ve hakeretten kesinleşmiş hapis cezası olan var mı?” diye sordu.
Konu küçümsenmeyecek kadar ciddi. Merkez Hakem Kurulu da, hakemlerden pazartesi gününe kadar adli sicil kaydı istedi. Sonuçlar hukuk müşavirliğinde değerlendirilecek, gerçek ortaya çıkacak.
Keşke ülkemin tüm kurumları bu denli hassas olsa. Sokaklar tacizci, kadın katili ve sağlık personeline saldıran insan müsveddelerinden geçilmez, silahla hastane basan futbolcular, mekan dağıtan teknik direktörler el üstünde tutulurken; hakemler arasında yüz kazartıcı suç işleyen varsa, elbette gereği yapılmalı!