07.06.2022 - 07:00 | Son Güncellenme:
ŞANSAL BÜYÜKA İLE DOBRA DOBRA
FIFA VE UEFA'NIN ESİR PAZARI
FIFA ile UEFA daha çok para kazanalım, futbol ekonomisi belini düzeltsin diye, dünya futbolunu "esir pazarına" çevirdi. Futbolculara yazık değil mi? Onların özel yaşamları, dinlenmeye hakları yok mu?
10 ay süren sezonlardan yıpranarak çıkan, ailesine-çocuklarına, anasına-babasına, sevgilisine-arkadaşına hasret kalan futbolcular makine mi, bilgisayardan mı çıkıyorlar? En gelişmiş makineler bile belli sürelerde dinlenme sürecine geçip bakıma alınırken, bu yaz sıcağında hala futbola devam etmek hangi mantığa, hangi vicdana sığıyor?
Adamın aklında ailesi var, adamın aklında yaz tatili var, adamın aklında transferi var... Adamların önünde 2-3 hafta sonra yeni sezon var. Biz hala "çıkın oynayın" diyoruz. Futbolsever gece-gündüz maç izlemekten yoruldu, bu futbolcular yorulmaz mı, yıpranmaz mı, sakatlanmaz mı? Bir uluslararası futbolcu sendikası yok mu, çıkıp "yeteeer" diye bağıracak...
'YUNUS AKGÜN SEZONU'
Milli Takım'ın Faroe Adaları maçında Yunus Akgün'ün Merih'e topukla yaptığı asiste bayıldım. İddiam şu:
* Yunus Akgün, Adana Demirspor’da olduğu gibi futbola asılırsa...
* Futbolcu gibi yaşayıp, futbolcu gibi çalışırsa...
* İstanbul’da kalabalıklara ve tehlikeli ortamlara karışmazsa...
* Bu sezon, Yunus Akgün sezonu olabilir.
'RADARA GİRMEYEN FUTBOLCU DOĞUKAN'
Süper Lig'e yakın markaj yapanların dışında; radara girmeyen ama çok iyi sezon geçiren futbolcular var.
Onlardan birisi Antalyasporlu Doğukan... Koca sezon sol kanatta mükemmel oynadı. Sol kenarı 70-80 metrede kullandı. Hem gitti, hem döndü. Milli takımı çok hak etmişti. Hakkını aldı. Onun adına mutluyum.
'BİYONİK ADAM BÜYÜKEKŞİ'
TFF başkan adayı Mehmet Büyükekşi'nin o kadar çok görevi var ki, sanki "biyonik" adam gibi... Bu kadar kritik görevleri birlikte sürdürmek, buralarda hakkını ve zamanını vererek görev yapmak her babayiğidin harcı değil...
TFF’nin bu hafta yapılacak genel kurulunda Mehmet Büyükekşi belki de tek başkan adayı olarak katılacak. Mevcut TFF Başkanı Servet Yardımcı yazının yazıldığı dakikaya kadar henüz adaylığını açıklamamıştı. Mehmet Büyükekşi için, "iyi insan, başarılı insan" tanımlamalarını hep duyuyorum. Ama TFF Başkanlığı için yeter mi? Futbol açısından donanımı, iş açısından zamanı yeter mi? "Zamanı yeter mi?" diyorum, Google'dan baktım, haber 26 Mayıs 2022 tarihini taşıyor, yani güncel ... Büyükekşi'nin o kadar çok görevi var ki, sanki "biyonik" adam gibi... Sanki günün 24 saatini 48 saate çeviriyor.
Mehmet Büyükekşi’nin mevcut görevlerini Google’e göre sıralıyorum. Eksik-fazla birşey varsa, günahı Google’a;
* İstanbul Sanayi Odası (İSO) Meclis üyesi...
* İstanbul Deri ve Deri Mamülleri İhracatçıları Birliği (İDMİB) Yönetim Kurulu Üyesi...
* Türk Eximbank Yönetim Kurulu Üyesi...
* İstanbul Kalkınma Ajansı Yönetim Kurulu Üyesi...
* DEİK Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve DEİK icra kurulu üyesi...
* Ziylan Şirketler Grubu Yönetim Kurulu üyesi...
Vallahi-billahi, yemin ederek söylüyorum, Sayın Büyükekşi'yi bütün içtenliğimle kutluyorum. Bu kadar kritik görevleri birlikte sürdürmek, buralarda hakkını ve -eğer buluyorsa- zamanını vererek görev yapmak her babayiğidin harcı değil...
Üstelik Büyükekşi'nin çok iyi bir eğitimi, geçmişte THY Yönetim Kurulu üyeliği ve benzer çok önemli görevleri var. Demek ki, günümüzün vazgeçilmez bir profili...
Ama benim anlamadığım şu... Futbola 24 saat yetmezken, gecenizi gündüzünüze katmanız gerekirken, Sayın Mehmet Büyükekşi bu kadar işinin arasında futbola ne kadar zaman ayıracak? Üstelik bize futbolla yatıp kalkacak bir başkan lazımken...
'SADECE BAŞKAN BULMAK YETMEZ'
Fenerbahçe Başkanı Ali Koç, Futbol Federasyonu Başkanı ve yönetimi, yapılanması ile ilgili çok gerçekçi, herkesin söyleyemeyeceği gerçekleri söyledikçe, "başarısızlığı nedeniyle gündem değiştiriyor" diyorlar. Fenerbahçe'nin futbolda son dört yılda yaşadığı başarısızlıkları Ali Koç bile değiştiremez. Bu başarısızlık, o kadar açık, o kadar net, o kadar görünür durumda ki... Zaten Ali Koç da her fırsatta futbolda başarısız olduklarını söylüyor.
Ancak Ali Koç'un TFF Başkanı ve yönetiminin oluşması konusunda söyledikleri, birinci satırından son satırına kadar doğru... Hatta doğrunun doğrusu...
Kulüpler kendilerine kim teklif edilirse o adaya "evet" diyorlar. Hiç olmazsa bir defa da adayı sizler belirleyip teklif edin. Hayır, bunu yapmıyorlar, teklif edileni kabul ediyorlar. Sadece başkan yetmez. Yönetim nasıl oluşacak? Gene dört büyüklerden birer başkan vekili mi olacak? Gene bölgecilik mi yapılacak? Gene futbol adamları bu yönetimin dışında mı kalacak? Kulüplerin yerinde olsam, iş işten geçmeden -aslında geçti de- hiç olmazsa dönülmez yola girmeden Ali Koç gerçeklerine kulak veririm. Hatta uygulamaya geçerim.
'ÜÇ KRİTİK NOKTA'
Fenerbahçe'nin yeni Teknik Direktörü Jorge Jesus'u Portekizli gazetecilerden okuyorum. İyi yönlerini, kötü yönlerini ayrıntılı biçimde anlatıyorlar. Bu özelliklerden üçünü çok önemsedim... Pres yapan takım, tempo yapan takım, hızlı hücuma çıkan takım... Fenerbahçe'nin en büyük kaybı, son derece ağır, yavaş hücuma çıkmasıydı... Temposunun yürüme hızında olmasıydı... İsmail Hoca kısa sürede biraz toparladı ama yetmez... Jesus, takımın presini, temposunu ve hızlı hücumunu istediği noktaya getirebilirse, tam sekiz yıl sonra şampiyonluk da gelebilir.
'FENERBAHÇE GERÇEKLERİ'
* Mesut Özil'in Menajeri Erkan Söğüt, "Mesut sözleşme sonuna kadar, yani iki yıl daha Fenerbahçe'de kalmak istiyor demişti. Şunu biliyorum: Jorge Jesus yeni sezon yapılanmasında Mesut Özil'i düşünmüyor.
* Jorge Jesus, futbol anlayışı olarak yan pas ve geri pastan nefret ediyor. Buradan şu çıkıyor: Güle güle Gustavo...
* Fenerbahçe'nin santrfor olarak Sörloth’un peşinde olduğu sıkça haber oluyor. Oysa bana gelen bilgilerde Sörloth adı yok. 24-25 yaş civarında bir Brezilyalı ya da Portekizli olabilir.
'UYGAR, SAMİMİ BİR VEDALAŞMA'
Fenerbahçe Başkanı Ali Koç, başkanlığa ilk adaylığı sırasında "vedaları beceremiyoruz" demişti. Neyse, yolların ayrılması bazı kesimlerce eleştirilirse bile, İsmail Kartal ile son derece uygar, samimi, içten bir vedalaşma oldu. İsmail Hoca hiç üzülmesin... Fenerbahçe'nin alnına yazıldı bir kere... Her sıkıntıda "yetiş İsmail Hoca" denecektir.
'UĞURCAN NİYE GİTSİN'
* Trabzonspor, Uğurcan'ın yerine çok iyi bir kaleci aldıktan sonra kasasına 10-15 milyon euro koyamayacaksa...
* Uğurcan, Avrupa'nın en büyük 10 kulübünden birine transfer olamayacaksa...
* Trabzonspor niye satsın?
* Uğurcan niye gitsin?
'ŞAMPİYON GENÇLERE HİÇ ŞANS TANINMADI'
Galatasaray U19 Takımı, Türkiye Şampiyonu oldu. Bu 19'un bir adım sonrası A takımı... Merak ediyorum, rakiplerini geride bırakıp Türkiye Şampiyonu olan bu takımdan bir-iki futbolcu A takımına girmez miydi, maçlarda yeterli sayılacak süreleri almaz mıydı? Galatasaray, "gençleşme" adına milyon eurolar harcadı, kendi elinde-avucunda olan gençlere en ufak bir şans tanımadı. Galatasaray hiç zaman yitirmeden gençlere bakışını yeniden gözden geçirmeli...
'G.SARAY'I ÇOK İSTERDİM'
Anadolu Efesliler kusuruma bakmasın, Türkiye Basketbol Ligi'nde Galatasaray'ın finale çıkmasını çok istedim. Uzun yıllardır Efes-Fenerbahçe finallerine alışan Türk Basketbolu, çok ama çok uzun yıllar sonra yeni bir Fenerbahçe-Galatasaray finali ile ezeli rekabeti hatırlar, inanın, bunun da Türk basketboluna çok büyük yararı olurdu...
'PIRLO GELİYOR MU?'
Karagümrük’ün İtalyanların dünya markası Andrea Pirlo‘yu teknik direktörlüğe getirmek istediğini okudum. Pirlo, mayıs ayına kadar İtalyanların en güçlü takımı Juventus‘un başındaydı. Gönderilmiş olsa bile, Juventus'un başına getirilmek bile başlı başına bir başarı öyküsü... Pirlo'nun Karagümrük'e gelmesi pek mümkün mü? Açıkçası kolay iş değil... Ama Karagümrük'ün başında bu işleri son derece iyi bilen bir başkanın, Süleyman Hurma'nın olduğunu unutmayalım.
'ELLERİNE NE GEÇTİ?'
Beşiktaş'ta Ahmet Çebi Başkan’a haksızlık edildiğini düşünüyorum. Her gün kulübün kapısına dayanan onlarca icra alacaklısı ile nasıl boğuştuğunu, Vodafone Park yapılırken nasıl gayret gösterdiğini, Beşiktaş’ın parasını nasıl korumaya çalıştığını iyi bilirim.
Başkan oldu, takım şampiyon oldu. Geride kalan yıl işler kötü gitti, kabul... Ama her yıl şampiyonluğun garantisi yok ki... Ahmet Başkan’a özellikle Trabzonlu olduğu için, sesini yükseltmediği için kulüp içinde bazı kesimlerden tepki var. Şunu unutmayın; sezon boyu bağıranlar ne oldu, ellerine ne geçti?