Dünya futbolu hiçbir zaman yıldızsız kalmıyor. Bir önceki dönem Pele ve Maradona ile geçti. Bizim kuşak ise içinden Messi ve Ronaldo gibi iki büyük yıldızı çıkardı. Bakın Eusebio, Beckenbauer, Cruyff, Ronaldinho, Zidane gibi topu ayağına en çok yakıştıran futbolculardan henüz bahsetmiyorum bile. Bugüne gelirsek artık konuşmamız gereken meşhur bir Z Kuşağı var. Bundan sonra dünyanın nereye gideceğine onlar karar verecek. Ve dünya futbolunun yeni yıldızları da onların arasından çıkacak veya çıktı bile.
Mbappe çoktan o dünya yıldızlarından biri oldu. 23 yaşındaki oyuncu bu akşam eğer Fransa kazanırsa, bu genç yaşında iki Dünya Kupası’nın sahibi olacak ve Pele’nin bu konudaki rekorunu kırmaya bir adım daha yaklaşacak. Turnuvada gönüllerin takımı Fas karşısında oynadıkları yarı final hiç de kolay değildi. İspanya ve Portekiz’i kupanın dışına iten Fas maç sonu büyük üzüntü yaşadı. Belki de biz orta yaşlıların Z kuşağını sürekli duyarsızlıkla eleştirdiğimiz bugünlerde Mbappe’nin turnuva sonunda PSG’den takım arkadaşı Achraf Hakimi’yi teselli ettiği o fotoğraf karesi bana bu kuşağa haksızlık ettiğimizi düşündürdü. 1970 Dünya Kupası’nı izlemiş olanlar hemen hatırlayacaktır, yetişememiş olanlar ise mutlaka o fotoğrafa denk gelmiştir: Pele’nin Bobby Moore’u teselli edişi. İşte o anları biz futbolseverler “futbola saygı duruşu” diye adlandırırız. Fas maçı sonunda Mbappe de benzer kareyi verince bu çocuk bizi daha çok tebessüm ettirir diye düşündüm.
Bu akşam Mbappe de Messi de turnuva boyunca attıkları beş golle maça çıkacaklar. Yani bu final maçı aynı zamanda turnuvanın Altın Ayakkabı sahibini de belli edecek. Fatih Terim hep bazı oyuncular için “Maçın kaderini değiştirecek anlarda sahada doğru yerde olan” diye bir tanımlama yapar. İşte ikisi de hiç şüphesiz bu tipte oyuncular. Mbappe kendi yolunu inşa etmeye çalışırken, son Dünya Kupası’na çıkan Messi Maradona’nın hayaletini kovalıyor. Messi için artık bu sadece bir turnuva, bir kupa değil. Belki de bir varoluş sebebi haline geldi. Bugüne kadar izlediğimiz her rekabetten, her karşılaşmadan çok daha farklı bir Messi koyuyor ortaya. Farklı görünüyor, farklı hatta sinirli davranıyor, Milli Takıma her şeyini vermiyor diye eleştirilen Messi 35 yaşında enerji patlaması yaşıyor. Koşuyor, çalım atıyor, asist yapıyor, gol atıyor. Hırvatistan karşısında uzunca bir süre arka adalesini tuttu. Sakatlandı herhalde diye korkuttu. Hemen ardından ise Gvardiol’e o rencide edici çalımı atıp asist yaptı. Messi ilk defa bu kadar Arjantin Milli Takımına ait. Tüm Arjantin sanki Arjantin için değil Messi için bu akşam kupayı kazanmak istiyor.
Başladı başlayacak, sezon ortasında Dünya Kupası nasıl olacak derken işte bugün final gününe geldik. Hepimiz itiraf edelim, herkesin aklındaki şüphe ve soru işaretlerini gideren her yönüyle heyecanlı ve başarılı bir turnuva oldu. Katar belki turnuvada futbol adına bir başarı sergileyemedi ancak futbol yöneticiliğini iyi yaptıklarını dünyaya göstermiş oldular. Statlar, teknolojinin sorunsuz adaptasyonu, son yılların en barışçıl turnuvası olması bir yana, PSG’nin Katarlı Başkanı Nasser al-Khelaifi’nin iki dünya yıldızı futbolcusunun bu akşam karşılaşacak olması da Fransa ve Arjantin gibi Katar adına da önemli. Akşam sonuç ne olursa olsun bu yazı şöyle bitmeyi hak ediyor:
“Teşekkürler Messi! Bize o muhteşem futbolunu izlettiğin ve mutlu ettiğin için.”