Fenerbahçe Kasımpaşa karşısında taraftarı mutlu edecek ideal bir 11 ile maça başladı. Golcülerin arkasında iki yaratıcı oyuncu ve bir de Zajc ile hücuma dönük bu kadro daha karşılaşma başlamadan çok şey vaadediyordu. İlk gol Kasımpaşa’dan gelmesine rağmen konuk takımın skoru tutabilecek bir kadrosu ve oyun gücü olmadığı gibi bir de Hajrodinovic ve Eysseric’in merkezdeki top kayıpları kendileri adına sonu hazırladı. Sarı lacivertliler ilk yarı her ne kadar kuvvetli bir oyun izletmemiş olsalar da büyük kulüp olma avantajını değerlendirip soyunma odasına önde gitti.
Hemen burada Arda’dan bahsetmek lazım. Sadece Fenerbahçe taraftarları değil futbol izleyicisi herkes haftalardır bu genç çocuğu daha fazla izlemek için hocayı eleştiriyordu. Jorge Jesus çok şükür sonunda Arda’ya formayı verdi. Sadece maç boyunca düşmeyen kalitesi ve performansıyla değil, ikinci golde yaptıklarıyla da gözlerimizin pasını sildi. Onun oyun aklına eşlik eden bir başka özel oyuncu Ferdi ile beraber hazırladıkları golde Valencia son dokunuşu yaptı. Fenerbahçe’nin, sezonun kalanı için şampiyonluk yarışında iddialı olması için ihtiyacı olan işte tam da ikinci golde yapılanlar. Öne geçmekten daha güzeli golün içerisinde 5-6 Fenerbahçeli oyuncunun birden olması. Peki bu oyunculardan biri İrfan Can olur mu? İşte orası büyük bir muamma. Galatasaray maçında gördüğü laubali kırmızı karttan sonra teknik heyetin İrfan Can’a bir ceza vermeye gerek görmeyip hemen ilk 11’e monte etmesini bilmiyorum siz nasıl buluyorsunuz? İrfan şüphesiz yetenekli. Ancak tribünlerin ilgisini kazanmak için harcadığı enerjiyi saha içinde oyununa harcasa bu yetenekle başka bir seviyede olurdu. Ama kafası bir türlü oyunda değil. Gamsız tavırlarıyla takımı hep bir kişi eksik bırakıyor. Aslında biraz izlese, ihtiyacı olan her şey Ferdi’de mevcut. Takımın tüm yükünü iki yönde çeken, rakiple uğraşmayan, tribüne sempatik görünme derdinde olmayan, her maç aklı sadece futbolda bir oyuncu. Ve bunu her maç istikrarlı bir şekilde sergiliyor. Şampiyonluğu kadrosunda böyle özverili ve istikrarlı oyuncusu fazla olanlar yakalayacak.
Peki ya Valencia? Onu bu tanımda nereye koymalıyız? Rakip yerleşmemiş, Fenerbahçe tüm hatlarıyla önde çoğalmış ama Valencia 40 metreden şut deniyor, dönen top gol oluyor. Top kaybı desen var, top ezmek desen var. Takım tüm gücüyle atağa çıkıyor o esnada Valencia kafasına göre bir işlerin peşine takılıyor, asla al-ver yapmıyor. Gamsız mı? Evet. Bencil mi? Evet. Ama atıyor efendim. Tüm bu saydıklarıma rağmen atıyor. Hem de bir tane değil, dört tane. Hem de neredeyse oynadığı her maçta. Bu sezon şampiyon kim olur bilmem ama gol kralı kesin Fenerbahçe’den çıkar.