23.04.2014 - 23:27 | Son Güncellenme:
ONUR?DİNÇER
Ev sahibinin güçlü bir takım olduğu maçlarda deplasman ekibi için genellikle mücadelenin ilk dakikaları çok tehlikelidir. Saha avantajına sahip takım, seyirci desteğinin özgüveniyle karşılaşmaya bir hışımla girer. Konuk, başlardaki baskıyı atlatabilirse, ilerleyen dakikalarda oyunun olağan dengesine döneceğini hesaplar.
Şampiyonlar Ligi yarı finalinin ilk ayağında dün gece İspanya’daki karşılaşma, bu görüntünün uzağında başladı. Hakem Webb’in düdüğüyle birlikte konuk Bayern Münih, rakibi Real Madrid’in üzerine gitti. Oyunun hakimiyetini elinde bulunduran Alman ekibi geliştirdiği ataklarla tehlike yarattı. 14. dakikada Robben’in tehlikeli şutu bunların en olgun noktasıydı.
İbre Real’e döndü
Ancak bu rüzgar, dakikalar 19’u gösterdiğinde sürpriz bir şekilde dindi. Coentrao sol kanattan yaptığı uzun koşunun sonunda ceza sahası içine topu çevirdi, Benzema’ya dokunmak kaldı: 1-0. Beklenmedik bu gol özgüven ibresini ev sahibi ekipten yana çevirirken, Real’in 35’e kadar oyuna hükmetmesine de yol açtı. Şaşkınlığı üzerinden atan Bayern ilk yarının son 10 dakikasında oyunda dengeyi sağlasa da, bunu skora yansıtamadı.
2. yarıya Real hızlı başladı. Ronaldo’nun vuruşunu Neuer çıkardı. 65 ile 75 arasındaki 10 dakikalık dilim birbiri ardına gelen oyuncu değiştirme hamlelerine sahne oldu ve beş yeni oyuncu oyuna girdi. Onlardan biri Götze, 84’te Bayern’in maçtaki en net fırsatını yakalasa da kaleci Casillas’ı geçemedi. Karşılaşma, güçlü ev sahibine karşı konuk ekip tedirginliğinin ne derece haklı olduğunu kanıtlar bir skorla sona erdi, Real 1-0 kazandı.