BİZE HİÇ YAKIŞMADI

Yazık, hem de çok yazık!   Belçika öyle ahım-şahım bir takım asla değil... Maç süresince ‘zamana’ oynadı! Düşen yerden kalkmıyor, serbest atışlarda aheste hareket ettiler sürekli... Hele bir kaleci var ki, topu oyuna sokmamak için elinden geleni yaptı ! Taa ki, sarı kart görene kadar.
Korkarak geldiler, zamandan çaldılar, öyle veya böyle bir puanı kaptılar!
Biz ne yaptık?
Ofansif ağırlıklı bir taktikle oynadık, sürekli oyunu rakip alana yıktık, kanatlardan bindirdik, göbekten yüklendik, ancak savunmayı bir türlü açamadık. Tuncay’ın 13’te sakatlanması tüm oyun planlarımızı da alt-üst etti.
Ne var ki, 31’de yediğimiz inanılmaz gol, bizce maçın kırılma noktasıydı. Öyle bir gol yedik ki, evlere şenlik... Sonck, boylu-poslu bir forvet değil, sadece çabuk. Attığı kafa golü savunmamıza hiç, ama hiç yakışmadı. Sonck topa yükseldiği anda, Mehmet Topal hamle yaptı, boşa çıktı! İki kule Servet-Gökhan Zan’ı ortalarda göremedik! Volkan çakılı kaldı, o da bizim gibi golün çatala takılışını izledi!
Golün yanı sıra rakibin zamana oynama anlayışı bizi oyundan düşürmedi değil...Toparlanmamız biraz süreç aldı...
Nitekim 42’de Mehmet Topal sağdan kesti, penaltı noktası üzerinde kalabalık savunmanın arasından Arda kafayı çaktı, kaleci uçarak son anda tokatladı, savunma biraz bocaladıktan sonra topu uzaklaştırdı.
İkinci dilimi ayakta izledik dersek abartmış olmayız. Rakip tamamen savunmasına kapandı, üç puanı kapma hesaplarını ön plana çıkardı, adeta etten duvar ördüler. 67’de bir kez daha ayağa kalktık, Emre Belözoğlu soldan kesti, Semih penaltı noktası üzerinden gelişine yatarak vurdu, top üstten auta giderken, tribünler ahlar-vahlar sesleri yükseldi.
Oyunu tam anlamıyla rakip alana yıktık, yüklendik, 74’de biraz nefes aldık. Gökhan Gönül sağdan indi, Witsel cezaalanı içinde topu elle kesince yan hakemin uyarısıyla, orta hakem penaltı noktası gösterdi, atışı Emre şık bir vuruşla kalecinin uzanamayacağı köşeye gönderdi: 1-1
Kalan dakikalar mı?
Uzatmalar mı?
Adamlar yine değişmedi, açılmadılar, daha da kapandılar. Biz rakip yarı alana park ettik, kanatlardan, göbeklerden, yüksek toplarla oynadık, ancak üç puanımızı maalesef hanemize yazamadık, kendi evimizde iş kazasına uğradık!

MAÇIN RÖNTGENİ
Tuncay’ın çıkışı
Milli Takım’da Tuncay Şanlı’nın oyunun hemen başında sakatlanarak çıkması tüm planları alt üst etti. Oyuna çok hırslı ve arzulu başlayan Tuncay görev aldığı süre içinde takımın en etkili ismi olarak gözükürken, ay-yıldızlı ekibimiz genç yıldızın yokluğunu fazlasıyla aradı. Yerine giren Halil Altıntop da beklenen performansı vermezken, zaten sakat oyuncular nedeniyle sıkıntı yaşayan milli takımın tüm ritmi bozuldu, özellikle kanat organizasyonları durdu.

Stıjnen
Belçika Milli Takımı’nın file bekçisi Stijnen kritik kurtarışlarıyla maça damgasını vuran isimdi. Özellikle ilk yarıda çok kritik iki pozisyonu mükemmel önledi, takımını ayakta tutmasını bildi. Yan toplarda çok dikkatliydi, Milli Takımımız’ın forvetlerine geçit vermedi. İyi yer tutuşu, soğukkanlı oyunu ile Türkiye deplasmanında alınan altın değerindeki bir puanın baş mimarıydı.

Başarılı yönetti
Avantajlara dikkat ederek oyuna tempo kazandırma gayreti içindeydi. Belçikalı oyuncuların sert futboluna prim tanımadı, kartlarını yerinde ve zamanında kullandı. Verdiği penaltı kararında haklıydı. Pozisyonda top çok yakından çarpıyor görünse de kollar yukarıda ve açıktı. Dolayısıyla topun geçmesini engelledi. Kısacası Fransız hakem başarılı bir yönetim ortaya koydu.

Maçtan Notlar
Erdoğan’dan milli takip
Türkiye ile Belçika arasında oynanan milli maçı izleyenler arasında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan da vardı. Partisinin Kadıköy İlçe teşkilatınca Bostancı’daki The Green Park Otel’de düzenlediği iftar yemeğinin ardından stada gelen Erdoğan, mücadeleyi Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin, Bayındırlık Bakanı Faruk Özak ve Futbol Federasyonu Başkanı Mahmut Özgener’le birlikte izledi.

Semih’e özel gümüş krampon
Ay-yıldızlı ekibin golcü futbolcusu Semih Şentürk, Belçika karşısına, sponsor firma Adidas’ın özel hazırladığı metalik gümüş rengindeki kramponlarıyla (AdiPure Silver Boots) çıktı. Başarılı futbolcu, 2008 Avrupa Şampiyonası finallerinde attığı 3 golle, gümüş ayakkabı sahibi olmuştu. Bu arada maça medya mensupları büyük ilgi gösterdi. Mücadeleyi 130’u Türk, 28’i Belçikalı olmak üzere toplam 158 medya mensubu izledi.