Bilal Meşe

Bilal Meşe

bmese@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Beşiktaş Başkanı Fikret Orman, tez kanlıdır, hiperaktiftir, heyecanlıdır. Artı, gözü karadır.
Bursaspor maçı sonrası bakın ne diyor başkan:
“Dürüstçe söyleyeyim, biz o kadar stresliyiz ki... Ben özellikle sağlıklı maç izleyip, yorum yapabilecek durumda değilim. Yapacağım yorumlar çok doğru olmaz.”
Valla doğruya doğru arkadaş, haklısın. Stres ve gerginliği bir arada yaşayan, ister yönetici, ister teknik adam, ister futbolcu olsun, onlardan sağlıklı yorumlar beklemek hayalcilik olur. Böylesi atmosferde en güzeli, biraz derin nefis alıp, sessizliğe bürünmektir. Aksi, hatalı cümleleri ve kelimeleri birlikte getirir, eleştirilere davetiye çıkarırsınız.
Peki başkanın şu sözlerine ne dersiniz?
“Geçen sene Beşiktaş’ın şampiyon olmasını herkes çok istiyordu ama bu sene herkes birlik olmuş bizim karşımızda gibi hissediyorum.”
Yooo, işte buna karşı çıkarız sevgili başkan... Halkın arasında yaşayan, sosyal hayatın içinde biri olarak ben tam tersini gözlemliyorum. Bu yeni değil, sezon başından bu yana Fenerlisini, Galatasaraylısı, futbolseveri herkes Beşiktaş’ı beğeniyle izliyor. Bunun en büyük kanıtı, Fenerbahçe ve Galatasaray tribünlerinin boş fotoğrafıdır. Buna ne diyeceksiniz başkan? Bir yanda her maçını kapalı gişe oynayan Beşiktaş, diğer tarafta boş tribünlere mahkum edilmiş takımlar!
Dememiz o ki, hiç kimse Beşiktaş’ın karşısında değil başkan... Tam tersi taraflı-tarafsız herkes Kartal’ın şampiyon olmasını istiyor.
Haaa, zirvenin en büyük adayı Beşiktaş, ligde hiç bir iddiası olmayan, haftalardır kadro kriziyle boğuşan Bursaspor’u yenerken zorlanıyorsa ki öyle, kalkıp garip söylemlere sığınmanın doğruluğunu kim savunabilir? Görüyoruz ki, takımdaki baskı, stres-gerilim, yönetimi de sarmış vaziyette...
Kaldı ki, ligin şampiyon adayını herkes yenmek ister. Bunun için de rakip futbolcular performanslarını bir tık yukarı çıkarırlar. Niye? Her profesyonel futbolcu için o maçlar vitrindir, transfer için fırsattır. Tabii ki iyi oynayacaklar. Kasımpaşa maçı kolay mı? Değil... Öyle öküzün altında buzağı aramaya gerek yok. Futbolun doğasında var bunlar sevgili başkan!Doğasında olmayan, tribünlerden sahaya patlayıcı ve de yabancı cisimlerin atılmasıdır.
Bir de maç sonunda Beşiktaş’ın otobüsünün taşlanması var. Asıl gündeme getirilmesi gereken konu budur, sahanın dışıdır. Bu ne kindir arkadaş... Öyle göstermelik barışlarla kimseyi kandıramazsınız. Bursalı taraftarlar maçı tatil ettirmek için ellerinden geleni yaptı. Zaten ceza kapıda! Adamlar bunla da yetinmiyor, takımı taşıyan otobüsü taş yağmuruna tutuyorlar.
Saha kapama gelebilir, para cezası artısı olur. Kime zarar verdiğinizin farkında mısınız? Nasıl bir taraftarlık anlayışıdır, bu nasıl futbolseverliktir? Herkes aklını başına toplayacak, sporun barış ve dostluk olduğunu unutmayacaksınız. Bu gemide hepimiz varız!

Haberin Devamı

Dünyadan bihaberler!

Haberin Devamı

Bu köşeden meslektaşlarıma mektup yazmayı pek sevmem. Tarzıma da ters... Ne var ki, TV’de bazı ünlü yorumcularımız var, yazılı medyayı ‘eyyamcılıkla’ suçluyorlar! Efendim, bizler eyyamcı falan değiliz, tam tersi doğruları yazmak için kılı kırk yararız. Bülent Yıldırım’la ilgili eleştirilerimiz, analizlerimiz arşivlerde duruyor. Bu eleştirileri yapanlar ya gazete okumuyorlar, ya da dünyadan bihaberler!
Öyle kalkıp oturduğunuz yerden ekranlardan ahkam kesip, her gazeteciyi aynı kefeye koyup, eyyamcılıkla suçlayamazsınız! O ekrana çıkarken tüm yorumları okuyun, dersinizi iyi çalışın. Çalışın ki bu tip eleştirilere fırsat vermeyin, çanak tutmayın. Ya da isim verin, biz de onları tanıyalım, ne dersiniz?

Haberin Devamı

Aslan’da işler iyi gitmiyor

Galatasaray’ın efsane başkanlarından Faruk Süren ile o dönemin yöneticilerinden Ali Dürüst’ü TRTSPOR’da Spor Bahane’de ağırladık. UEFA Kupası’nın 17.yılını anımsadık, o günlere gittik. Yaşanmışlıkları, anıları değerli izleyicilerimizle paylaştık.
Türkiye Futbol Direktörü Fatih Terim’le de özel söyleşi gerçekleştirdik. İbrahim Kırkayak’ın lojistik destekleriyle kaliteli yeni bir yayına imza atmanın keyfini yaşadık.
Düşünün ligimizin dört yıldızlı takımı, UEFA Kupası’nı bu coğrafyaya taşıyan Galatasaray, bu sezon adeta yerlerde sürünüyor, gelecek hiç de iyi sinyaller vermiyor. Bir yanda olağanüstü kongre için imza kampanyası, diğer yanda ekonomik krizle boğuşan, eleştiri oklarına hedef olan başkan ve yönetim kurulu... İşin özeti Aslan’da işler iyi gitmiyor.
Nereye varmak istiyoruz, deneyimli ve de başarılı eski başkan Faruk Süren ile Ali Dürüst, Spor Bahane’de Aslan’daki bu kötü tablonun nedenlerini masaya yatırdı, neşteri de vurdu. Süren, Galatasaray’daki bu başarısızlığın temel nedenini birlik ve beraberliğin bozulmasına bağladı. Çare olarak, sarı-kırmızılı camianın yeniden kenetlenmesini gösterdi. Valla başkan haklı... Her kafadan bir ses çıkıyor. O takımdaşlık duygusu yerle bir olmuş. Bir bilinmeyene doğru koşar adımlarla gidiyor.

Yanlışsın başkan