Adı hazırlık maçı da olsa, Honduras galibiyeti asla küçümsenemez. Niye mi?
Adamlar Brezilya’da sahne alacaklar.
Kolay mı, böyle bir rakibi yenmek?
Fizik ve kondisyon olarak bizden ilerdeler. İlk on dakika bize nefes aldırmadıkları gibi, sahamızdan çıkamadık, çıktığımız anlarda da yine top kayıpları yaşadık.
Bu baskıya karşın, ilk yarıda rakibimize çok ciddi bir pozisyon vermedik.
Açıkçası iyi takım savunması yaptık. Pektemek bile savunmaya yardıma geldi, iyi de yaptı. İşte takım savunması buna denir.
İlk yarıda bizler de tribünde gel gitler yaşadık, zaman zaman da karamsarlığa düştük. Maç süresince gençlere odaklandık, kimlerin Terim’in kapısını çalacağını gözlemledik. Var... Hatta bırakın kapıyı çalmayı, açanlar da var. Ozan, Tarık, Ahmet İlhan ve Hakan Çalhanoğlu, bu kadroyu zorlayacak gibiler.
Ancak sevgili gençler...
Elemeler, yani puan maçları, zordur, şakası olmaz! Siz siz olun, bu açılan kapıyı, sakın ola kapatmayın. Eleme maçları herkes için bulunmaz bir fırsattır. Dışa açılma adına, müthiş bir vitrindir. Aman ha, elinizin tersiyle bu fırsatı kaçırmayın. Çok çalışın, performansınızı yüzde yüze çıkarın. Bizden anımsatması... Gerisi size kalmış...
Takımdaki tecrübeli kramponları anlatmaya gerek yok. Onlar bir bilinmez değiller. İskelet kadroyu zorlamak, o kadronun içinde devamlı kalmak da kolay değildir.
Hele hele ay-yıldızlı formayı giymek, onu sürekli kılabilmek, üst seviyede mücadele gerektirir.
Terim’in olduğu yerde adalet vardır, hak edene, inandığına formayı verir, bilesiniz. Gedikli ağabeylerinize bakın, ne demek istediğimizi anlarsınız.
Örnek mi Caner Erkin...
Adam etten kemikten yapılmamış, sanırsınız, biyonik... Sahanın her yerinde... Adeta joker... O nasıl bir ciğerdir arkadaş? Yorgunluk argınlık bilmiyor. Atıyor, attırıyor, sıkışan arkadaşlarının yardımına koşuyor, tam bir takım oyuncusu.
Kaybetmeyi hiç sevmiyor. Hırçınlığı, sertliği de bundan kaynaklanıyor. Valla helal olsun Caner’e... Allah nazardan saklasın. Gençler, onu, Gökhan Gönül’ü örnek alsınlar, yeter de artar bile...
Efendim maçın kısa özeti şudur...
Usta’nın üç oyuncu hamlesi iki gol ve galibiyet... Tabi ki oyun şablonundaki değişiklikler, işin artısı... Çift forvete döndük, ikinci yarıda rakibi sahasından çıkarmadık.
Kısacası Usta’nın dediği oldu.