Topraktepe ders verdi
Bu oyunda ‘kağıt’ üzerinde favori olabilirsiniz... Tıpkı, Fenerbahçe gibi... Kadro derinliği müthiş, yedeklerden bile 11 çıkar!
Beşiktaş mı? Kendi yağıyla kavruluyor, yoklarla mücadele ediyor!
Bir de yönetimde yaşanan skandalları buna ekleyin. Varın gerisini siz düşünün!
Dedik ya, favori kelimesi bazen kağıt üzerinde kalıyor! Tıpkı Fenerbahçe gibi!
Valla, Kartal’ı beklediğimden iyi buldum. Orta sahayı iyi kontrol ettiler, rakibin geçişlerine fazla vize vermediler, son bölümler dışında! Pozisyon üretiminde Fenerbahçe bir tık öndeydi ilk yarıda. Örneğin Dzeko. İki pozisyon yakaladı, birini Emirhan çizgi üzerinden çıkardı. Bir de Tadiç’in frikiğinde üst direkte patlayan şut var, hepsi bu kadar...
Beşiktaş mı? Rafa Silva ile net bir pozisyon yakaladı, kaleci Livakoviç’i geçemedi.
Doğrusu ona yakıştıramadık!
Bakın, Paulista ve Uduokhai yok... Kimler var? Emirhan ile Tayyip... Yokları aratmadılar, Tayyip ikinci yarıda nazara geldi, sakatlandı.
Kuşkusuz Tayyip’in 70’de sakatlanması, Serdar Topraktepe’yi oyuncu hamlelerine itti... Nitekim Tayyip’in yerine Zaynutdinov’u sahaya sürerken, Salih Uçan’ın yerine Chamberlain’i, İmmobile’nin yerine Semih Kılıçsoy’u Rashica’nın yerine ise Ndour’a şans verdi. Chamberlain, 73’de soldan altıpasa topu kesti, İmmobile dokundu, Kartal’ı 1-0 öne geçirdi. Immobile dokundu mu dokunmadı, net değil. Bence gol Chamberlain’e yazılmalı, doğrusu da budur.
Kartal’ın öne geçmesinden sonra savunmaya ağırlık vermesi, konuk takımın baskısını da birlikte getirdi. Dzeko’nun 49’da kaçırdığı, ya da atamadığı bir pozisyon var, o da şaşırdı, bizde!
Bitmedi... 88’de bu kez Tadiç, altıpasa yakın yerden vurdu, Mert parmaklarının uçuyla iki hamlede bu tehlikeyi önledi.
Durun, bitmedi. En Nesyri soldan gelen topa iyi yükseldi, kafayı vurdu, top üst direkten döndü...
Sonuçta futbolseverlerce şans bile verilmeyen Beşiktaş, güçlü rakibini tek golle yenerken, kara bulutları biraz olsun dağıttı, taraftarıyla da barıştı.
Son sözümüz Serdar Topraktepe’ye olacak...
Kartal, ne zaman zora düşse ona sarılıyor, adı ‘nöbetçi’ teknik adama çıktı.
Eyyy yöneticiler, gördünüz mü nöbetçiyi? Siz hala yabancı peşinde koşmaya devam edin emi? Topraktepe bu anlamda herkese ‘ders’ verdi, ‘ders’! NOKTA...
Mehmet Türkmen, genç hakem geleceği var, oyunda akışı sağlamak için elinden geleni yaptı, kendini yere atana (!) ,faul çalmadı. Ancak Gedson’u çift sarıdan atması bana tuhaf geldi, yani faul var mı, yok mu, tartışılır? Artı Djiku, kızarmadan nasıl maçı tamamladı, merak ediyorum?