Neymiş efendim Schuster, Beşiktaş’a iyi futbol oynatıyormuş... Hatta Alman hocanın bu anlamda devrim yaptığını savunanlar bile var!
Geçin efendim, geçin bunları!
Hangi devrimden, hangi iyi futboldan söz ediyorsunuz?
Tabii ki iyi futbol önemli, ancaak asıl olan skordur.
Beşiktaş asla iyi futbol oynamıyor, oynamadığı gibi aldığı skorlar ortada.
Savunmanın yerinde yeller esiyor, sürekli rakibe pozisyon veriyor!
Bilmem yanılıyor muyuz?
Önüne gelene sahanda yenil, puanları cömertce dağıt... Ondan sonra kalk iyi futboldan dem vur!
Kimse, kimseyi kandırmasın.
Düşünün Kayseri’de Cangele ve Troisi sakat, Zalayeta ise cezalı... Yani Kayseri ofansta adeta yok!
Ne var ki, Kayseri onca eksiğine-gediğine karşın, savunmasına yaslanmıyor, tam tersi, ofansif oynuyor, pozisyonlar üretiyor, bir topu direkte patlıyor, Furkan, altı pastan topu dışarı atıyor (!), uzatma dakikalarında aynı futbolcu golü buluyor, hem takımını üç puana taşıyor, hem de kendisini affettiriyor.
Söyleyin, Allah aşkına koca Beşiktaş dün Kayseri’de ne yaptı? Pozisyon mu üretti, goller mi kaçırdı? Aslaaaa....
Yatıp kalkıp Kayseri’ye dua etsin. Fark bile yiyebilirdi Beşiktaş!
Schuster’i eleştirdiğimiz için bize kızanlar var!
Tabi ki eleştireceğiz.
Düşünün çok kritik bir maç... Hatta kötü gidişata dur diyebileceği belki de bir fırsat... Schuster, Yusuf ve Guti’yi yedekte oturtuyor...
Sahada gencecik Onur var. O bu maçı kaldırabilir mi?
Yusuf’u çanta gibi yanında taşıyor bay Schuster!
Ya Yusuf’u tanımıyor, ya da işine gelmiyor! Koy Yusuf’u, adam eksiltir, teknik kapasitesini ortaya koyar, gol attırır, gol bulur!
Nerdeee?
Nihat, hâlâ kendini bulamadı, bir bilinmeze doğru gidiyor!
Rüştü, neredeyse emekli olacak, yan toplardaki zaafını bir türlü aşamadı!
Özet mi?
Dokuzuncu hafta, liderle arasındaki puan farkı ona çıktı!
Kapanır mı, kapanmaz mı?
Üç puanlık sistemde kapanabilir.
Ama Schuster’le değil!