Ahh şu transfer sezonu ahhh! Gerek yönetimler, gerekse bizim kulvarın emekçileri için öyle zordur ki, anlatamam! Sürekli papatya falları açılır, yüzlerce isim, yazılı-görsel medyanın manşetlerini süsler, gelin görün ki, ne gelen var, ne de giden!
Dört büyüklerin transfer çalışmalarını masaya yatıralım, sonra yorum yapalım. Beşiktaş’ta Emrecan Bulut, siyah - beyazlı renklere bağlandı, Masuaku’nun ise bonservisi alındı. Haftalardır gündemi oyalayan Redmond’daki son gelişmeler negatif, defter kapandı!
Şunu unutmayalım ki, transfer olayı tamamen ekonomiyle doğru orantılıdır. Yönetim haklı olarak kasayı düşünüyor, kılı kırk yarıyor. Nokta atışı yapmanın hesapları içinde... Kaldı ki, Beşiktaş’ın oturmuş bir kadrosu var; bir stoper, bir orta saha, 10 numara, bir de forvet alındığı taktirde ligi domine edecek gücü var. Yani karamsarlığa da gerek yok.
Fenerbahçe’de Edin Dzeko, Umut Nayir, Ryan Kent ve Alexander Djiku’yu kadrosuna katarken, Galatasaray’da şu ana kadar görünen gelişme, Kaan Ayhan’ın bonservisinin alınması ve Angelino’nun gelişi... Icardi’de görüşmeler sürüyor, ancak bırakın el yakmayı, kasayı yakıyor, kasayı!
Trabzonspor’da ise, Orsic, Benkovic, Joaquin Fernandez ve Kourbelis, bordo-mavili ekibe kanat çırpanlardan. Nokta atışı mı, değil mi, bekleyip hep birlikte göreceğiz.
Demem o ki, sevgili taraftarlar, gönlünüzden birçok isim geçiyordur, ne var ki bu konuda yönetimlere de destek vermek şart. Neden mi? Onlar da güçlü kadro kurmanın peşindeler. Ancak bazen evdeki hesap, çarşıya uymayabiliyor. Yani paranız varsa, sıkıntı yok, ya yoksa? İşte sorun da burada yatıyor, unutmayalım.
Arka bahçeye bir bakın!
Aylardır bizim kulvarın manşetlerini süsleyen Arda Güler, Fenerbahçe’den ayrıldı, dünyanın en iyi kulüpleri arasında gösterilen Real Madrid’e kanat çırptı. Güler’in basın toplantısını izledim, gerek vücut dili, gerekse kullandığı cümleler harikaydı. Onun kadar bizler de heyecanlandık, annesi gibi biz de duygulandık.
Bir spor adamı olarak, böylesi bir yeteneğin Real Madrid’e transfer olmasına ülkemiz adına gurur duyduk. O dev takımda Arda Güler’in çok başarılı olacağından bir milim kuşkum yok. Yolun açık, şansın bol olsun güzel adam.
Nereye varmak istiyorum; Arda Güler bir altyapı ürünüdür. Demem o ki, bizim ülkemizde onun gibi çok yetenekli gençlerin var olduğuna inanıyorum. Giderken Fenerbahçe’ye ne kadar kazandırdığıyla işim olmaz. Asıl sorun, altyapıya gözlerini kapatanlardadır. Orayı arka bahçe olarak görürler, yan gözle bakarlar, o fabrikalara maalesef yatırım yapmazlar! Nerede köşede kalmış yabancı varsa, peşinde koşarlar!
Bir dönün o arka bahçeye... Birazcık yatırım yapın, bakın ne kadar Arda Güler olduğunu göreceksiniz eyyy yönetimler, eyyy teknik adamlar!
Biraz yatırım, biraz cesaret... Bakın oralarda ne cevherler var göreceksiniz. Hem bunlardan uzak kalıp, hem de ortaya çıkıp, “kasamız tamtakır” diye dert yanmaya da hakkınız yok, bilesiniz!
MİLLİYET farkı
MİLLİYET’te neredeyse 38 yılı geride bıraktım. O formayı giymekten her daim onur duydum... 1985 yılında kapısından içeri girdiğim MİLLİYET, bizim kulvarın lokomotifidir. Özellikle gerek habercilik, gerekse özel söyleşilerde hep gündemi belirlemiştir. Her geçen yıl eksilsek de çizgimizde değişen bir şey yok, doğru habercilikten bir milim şaşmadık.
Atlatma ve gündemi değiştiren habercilik bizim genlerimizde var. Bir harf yalan - dolan bulamazsınız, çünkü ustalarımızın yanında yetiştik.
5 Temmuz 2023 tarihli MİLLİYET’in manşetten verdiği, “Bir garip sözleşme” başlığını taşıyan haberde editörlerimizden Mustafa Anıklı’nın imzası var. Haberde, Galatasaray’ın daha önce ‘Nef’ ile yaptığı isim hakkı sözleşmesinin usülsüz olduğunu ortaya çıkarmış meslektaşım Anıklı... Kendisini kutluyorum.
Ki, böylesi çetrefilli haberleri ortaya çıkarmak, bilgi ve tecrübe işidir. Bu konuda Mustafa Anıklı donanımlıdır, öyle pat diye yazmaz, araştırır, hukuki olayları da iyi bilir. Kendisine zaman zaman, kah ‘avukat’, kah ‘savcı’ diye takılırım.
MİLLİYET vitrininde hepimizin emeği vardır. Haberi kim yazarsa yazsın, gurur duyarız. Bir kez daha bravo Mustafa Anıklı, durmak yok, devam...
Güzel sözler
“Küçük bir mutluluk istiyorum. O kadar küçük olsun ki, istemesin kimse benden onu” - Nazım Hikmet Ran