Öfkeyle kalkan zararla oturur
Her gün dışarı çıktığımızda, bazen trafikte, bazen işlerimiz bir türlü yoluna girmediğinde, birileri kuralları çiğnediğinde ya da bazen sadece kendi davranışlarımızdan rahatsız olduğumuzda sinirleriniz, öfke yaşarız. Öfke, sorun çıkartan bir durum gibi gelse de üzüntü, sevinç, mutluluk ve kaygı gibi oldukça doğal bir duygudur. Bedenin ve ruh halinin rahatlık düzeyinin dışarıdan gelen bir uyarıcının “ihlal-saldırı-tehdit” olarak algılanması sonucu bozulması ile oluşur...
Öfkenin kısaca açılımı bu... İnsanın doğasında var, bu duyguyu her daim yaşarız... Ne var ki, üst seviyede sorumlulukları olan birisiyseniz ‘öfkenizi’ kontrol etmeyi bileceksiniz... Eğer bu duygunuza fren koyamıyorsanız, geleceğe dair kaygılara çanak tutarsınız!
Gördük ki, Beşiktaş-Fenerbahçe derbisinde öfke patlaması yaşadık! Oğuzhan-Van Persie didişmesi fitili ateşledi, giderek öfkeye dönüştü, öfke kontrolü ortadan kalktı, iş çığrından çıktı, Tosic kafa attı (!) kızardı, takımını 10 kişi bıraktı.
Kavgayı körükleyenleri aklayacak halimiz yok! Ne var ki, hakem Ali Palabıyık sütten çıkmış ak kaşık değil! Kardeşim, hakem olmak kolay bir iş değildir, zorlukları, sorumlulukları yüksektir. Sadece kararları uygulamak için orada değilsiniz, yönettiğiniz grubun psikolojisini de gözardı etmeyeceksiniz, olası tehlikeleri sezecek ve ateşe odunla gitmeyeceksiniz!
Niyetleri bozuk
Dememiz o ki, Ali Palabıyık, Oğuzhan ve Van Persie’ye kafadan sarı kartları çekseydi ki, çekmeliydi, olaylar asla bu noktaya gelmezdi. Arkadaş sen hakemsin, öyle araya girerek, kavgayı önlemek senin işin değil! Bırak kendi hallerine, baktın tartışma büyüyor, basarsın kırmızı kartını, atarsın ikisini de oyundan!Yoo Ali Palabıyık, oyuncuları sahada tutma adına garip bir psikolojiye girdi, asıl işini unuttu, olaylara çanak tuttu!
Tabii sahadaki futbolcuların çok iyi niyetli olduklarını söylemek de zor! Asıl işlerini unutan, işi öfkeye dönüştüren, ortamı geren oyunculara söylenecek çok lafımız var! Hangisini saysak! Volkan Demirel’in maşallahı var, her yere yetişiyor, adam gerginlikten besleniyor! Elbette basketbol maçına gidebilir, bulunduğu kulübü destekleyebilir. Görüyoruz ki, gittiği maçta da rahat durmamış, Anadolu Cumhuriyet Savcılığı Fenerbahçe taraftarlarına hakaret içerikli tezahürat yaptırdığı iddiasıyla soruşturma açmış!
Süt kupası mı!
Ya Van Persie? Efendim, Tosic’in kırmızı kart görmesinden sonraki hareketine ne demeli? Arkadaş, Nouma’nın bileti böylesi bir hareket yüzünden kesildi! Öyle ortaya çıkıp, ‘taytımı düzeltiyordum’ laflarına sığınıp, kendini aklayamazsın!
Tosic’in savunulacak tarafı yok! Eee öfkenizi kontrol edemezsiniz, hem kendinizi, hem de takımınızı yakarsınız arkadaş!
Şenol Güneş hocamızı sever, sayarız... Omuzlarındaki apoleti o da unuttu, haksızlığa isyan etti, kızgınlığına, öfkesine maalesef fren koyamadı, yanlış yaptı! Maç bitti, bir türlü sakinleşemedi, yüreğinde ne varsa, diline yansıttı, sağa-sola çattı, onca pozitif enerjisini yan yollara saparak harcadı!
Başkan Fikret Orman’ın bir cümlesine de takıldım; ‘Bu süt kupası’ dedi... Madem ki, o kupanın sizce bir önemi yok, o zaman sahaya yedeklerle çıkarsaydı takımı! O kupa Avrupa’ya açılan başka bir kapıdır sevgili başkan. Neyse ki, Başkan Fikret Orman, maç sonrası öfkeyle yaptığı açıklamalar nedeniyle ‘özür’ diledi, iyi de yaptı. İnsanın hatasını anlayıp, özür dilemesi de büyük erdemdir, örnek bir davranıştır, bravo başkana.
Evet, ortada müthiş bir provokasyon vardı, doğru. Başkanı, yöneticisi, teknik adamı ve de futbolcusu, asıl işini yapacak, sorumluluğunu bilecek, öfkesine ‘gem’ vuracak arkadaş, biz bunu bilir, bunu söyleriz!
Adana’da Şahin rüzgarı
Adanaspor Teknik Direktörü Levent Şahin’le tanışıklığım A Milli Takım’da başladı.... Kısa sürede birbirimizi tanıma fırsatı bulduk. Aslan gibi, boylu- poslu, karizmatik, futbolu da iyi biliyor, insanlarla iletişimi müthiş. Futbola esprili yaklaşımı, düşünceleri, harika. Türkiye Futbol Direktörü Fatih Terim’in yardımcılığını yapması bu işi iyi bilmesinin en büyük kanıtıdır. Hep söyledik, yazdık, çizdik, pırıl - pırıl Türk hocalarımız var, onları başarılı görmek, bizleri mutlu ediyor.
Dememiz o ki, düşmeye aday takımlarda görev üstlenmek mangal gibi yürek ister. Şahin’de bu yürek de var, bilgi de. Adanaspor, ince bir çizgide, buna karşın Levent Şahin’le çıkışa geçti, dört maçta iki galibiyet, iki beraberlik, etti sekiz puan. Yani, Şahin bu zorlu görevin üstesinden gelecektir, kişisel olarak inancım tam, şansın bol olsun hocam.
