Bilal Meşe

Bilal Meşe

bmese@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Büyük takım apoletini taşımak öyle kolay değil... Beşiktaş’ı durdurmak, ya da Kartal’ın pençesinden puan kapmak ayrı bir yetenek ister...

Başakşehir’i kutlamak gerekir... Çok akıllı bir taktikle mücadele ettiler, presi ön plana çıkardılar, alan daralttılar, fırsat aradılar, bu düşüncelerini de iki golle taçlandırdılar. Açıkçası Başakşehir, Kartal’ın kalesine iki kez geldi, Visca ve Mahmut’la iki gol buldu dersek, abartmış olmayız.

Ne var ki, şartlar ne olursa olsun, asla pes etmeyen Beşiktaş vardı karşılarında, işi zordu ev sahibi takımın.

Haberin Devamı

İstatistiki bilgilere bakarsak, topla oynama yüzdesi Kartal’dan yana... Gelin görün ki, top isterse sabaha kadar ayağınızda olsun, ürettiklerinizi atamıyorsanız neye yarar!

Bakın ilk yarıda, dört net pozisyon var, ama gol yok! Üçünü Gomez birini Sosa golle taçlandıramadı!

Haa Beşiktaş doksan dakika süreyle kalitesine yakışan baskıyı kurmadı değil. Başakşehir’in kapalı savunma anlayışına ve sert futboluna karşın, Kartal, sürekli galibiyeti kovaladı, özellikle son on beş dakikada rakip kaleye adeta park etti, Cenk ve Atiba ile skoru eşitlerken, galibiyeti hatta farkı kaçırdı. Elbette Volkan Babacan’ın hakkını da vermek gerekir. Çok kritik dokunuşlarla olası bir mağlubiyete set çeken isim oldu.

Evet, Beşiktaş geriye düşmesine karşın, Cenk ve Atiba ile skora eşitlik getirirken, ortaya koyduğu mücadele alkışa değerdi.

Büyük takım olmanın bir özelliği de budur. Elbette ortada kaybedilen iki puan var, ancak savunması sakatlık ve cezalar nedeniyle adeta çökmüş takımdan fazla bir şeyler beklemek haksızlık olmaz mı?

Gelelim, FIFA kokartlı hakemlerimizden Ali Palabıyık’a... Dakika 42... Mehmet Batdal, Necip’i sert bir şekilde indiriyor, faulu çalıyor, ama ikinci sarı kartı unutuyor! Faulse ki, faul... Nerede ikinci sarı kart hoca? Sadece ikinci sarı mı? Valla kokartına yakışan bir yönetim göstermedi Palabıyık, rakibin sert futboluna sürekli prim tanıdı.