Atalarımız, ‘korkunun ecele faydası yok’ demiş... Ne var ki, korkuyu sürdürme yerine puan kayıplarına karşı önlem almak en doğru yoldur. Sürekli korku duygusuyla hareket ederseniz, olası tehlikelere de davetiye çıkarırsınız. Diyeceğimiz o ki Sivasspor, korkuyu iliklerine kadar yaşıyor, düşer mi, düşmez mi, bilemeyiz!
Sivasspor, ligdeki kritik konumu nedeniyle, liderin karşısına, ‘Ne kaparsam kâr’ oyun anlayışı ile çıkmış. Savunmada adeta etten-duvar ördüler, Aatıf’ın topla çıkışlarıyla rakip kalede pozisyon arayışları sadece düşüncede kaldı!
Topla oynama yüzdesini elinde bulunduran Beşiktaş, kontrollü oyun anlayışını ön plana çıkarırken, rakip savunmada dişe dokunur çok ciddi pozisyon üretemediler. Yalnız Gomez’in ilk yarıda tartışmalı bir pozisyonu var. Alman futbolcu altıpas içinde kafayı uzattı, vuramadı. Ne var ki, Oumari’nin Gomez’e arkadan dokunuşunu da unutmayalım!
İkinci yarı, tüm hatlarıyla rakip kaleye yüklenen Beşiktaş, aradığı çilingiri buldu, Kerim Frei’nin asisti sonrası kaleci ile karşı karşıya kalan Gomez, klas bir gole yine imzasını attı. Bu golün 58. dakikada gelmesi çok ilginç bir rastlantı olarak tarihe geçecek. Gomez’in golü rakibin katı savunma anlayışına da set çekti. Sivasspor bu kez risk aldı, ancak ikinci golü yine kalesinde gördü. İbrahim Öztürk, Gomez’e bodoslama girince, Halis Özkahya doğru bir kararla penaltı noktasını gösterdi. Atışı Oğuzhan şık bir vuruşla gole çevirirken, Sivas’ın puan umutlarına da son verdi.
Uzatma dakikalarında Aatıf’ın şık kafa golü ev sahibine puan getirmedi... Eee korkunun ecele faydası yok ki, sevgili arkadaşlar. Korkarsan, savunmana kapanırsan, kaderine razı olacaksın!
Şenol Güneş, yeniden fabrika ayarlarına dönerken, cezalı Quaresma’nın yerine Kerim Frei tercihi doğruydu. Ancak Güneş’in ilk golün asistini yapan Kerim’i oyundan almasını doğrusu yadırgadık! Çünkü topu rakip sahaya taşıma adına Kerim Frei, müthiş bir efor harcarken, Güneş’in bu hamlesinin bir haksızlık olduğunu söylemeden de geçemeyiz, aksi ayıp olur!
Evet, Kartal’ın zirve uçuşu Sivas’ta da devam etti... Kartal, farkı korudu, ayağını yere sağlam basıyor, “Şampiyon benim” diyor. Şimdi sırada Akhisar maçı var. Valla, ligin en iyi futbolunu oynayan Beşiktaş’ın bu beş puanlık avantajı kolay kolay kaybedeceğine inanmıyoruz. Çünkü Kartal’a öyle kafa tutmak kolay değil, artı o müthiş pas trafiğine set çekemeyen takımların başına neler geldiğini biliyoruz.