Futbol şov olduğu kadar, keyif oyunudur. Bu oyunu güzelleştiren, heyecanlandıran faktörlerin başında elbette ‘yıldız’ ve de teknik kapasitesi yüksek oyuncular gelir. Quaresma’nın olmadığı maçlardan çok fazla keyif aldığımızı söylemek çok zor. Quaresma’sız Beşiktaş, bize biraz tatsız tuzsuz yemeği andırıyor.
Efendim, Almeida’yı her maçta Quaresma’dan vakit buldukça, dikkatli izliyoruz. Her ne kadar bazı kesimlerce eleştirilse de öyle sanıldığı gibi boş bir forvet değil. Beşiktaş’a geldiği günden bu yana çok verimli olduğunu attığı gollere bakarsak, söylemek çok zor... Portekizli, şu ana kadar ligde iki, Avrupa’da üç olmak üzere toplam beş gol atmış. Ne var ki, bu istatistikler onun çok kötü bir golcü olduğunu asla göstermez. Bana göre, çok yararlı bir forvet... Boylu poslu, hava toplarında etkili, hele bir sol ayak var ki, bazuka gibi şutlar atıyor, hani birisine gelse, Allah muhafaza adamı sakat bırakır! İlk yarıda öyle bir şut attı ki, top üst direği yaladı, tribüne gitti, ancak demirlerin arasına sıkıştı, çıkarmak için iki kişi bir süre uğraştı ! Portekizli, çok basit golleri de kaçırsa ki, kaçırıyor, ancak rakip savunmayı hem zorluyor, hem de stoperlerin ileriye çıkmasına set çekiyor.
Artı dünkü maçın ilk yarısında Beşiktaş Veli’nin golü dışında iki pozisyon buldu, ikisi de ona ait. Birini kaleci çok zor çıkardı, diğeri az farkla auta gitti. Veli’nin attığı golün pası da ondan geldi. Birçok maçta onun tek forvet oynatıldığını da anımsatmak da yarar var. Yani hem savunmayla boğuşacak, hem pozisyon kovalayacak, hem de gol atacak, yok artık ! Futbol kolektif bir oyun olduğuna göre, önemli olan galibiyettir, golü kimin attığı sadece bir detaydır. Fernandes, 1.5 aylık ayrılığın sıkıntısını çekiyor, özgüveni üst düzeyde, çok topla oynuyor, kaptırıyor, hem hocasını kızdırıyor, hem de arkadaşlarını! Ancak çok kritik bir golde asist yaparak ortaya çıkıyor, kendini affettiriyor. Culio, nefis bir şutla skoru eşitlerken, Orduspor üç puan için umutlandı, pozisyonlarda buldu atamadı. Ancak, Ernst, Fernandes’in serbest atışından gelen topu kafayla gole çevirerek, bizce maçın adamı oldu.