İslam Baba’yı kaybedeli 14 yıl oldu. Baba seni unutmak mümkün değil. Bizler, yani geride bıraktıkların senin izinden yürümeye çalışıyoruz. Futbol mu, valla Baba, tadı - tuzu yok, her geçen gün eskiyi arıyoruz, inan. Üç büyükler, zirvenin yine ortakları, değişen pek bi şey yok. Ne var ki, ortam hayli gergin. Saha içinde değil dışında! Hani dilin kemiği yok derler ya Baba.... Sorumluların, sorumsuz açıklamaları gırla gidiyor! Buna yeni bir şey daha eklendi, artık maçları yönetecek hakemler aranıyor, aba altından sopa gösteriliyor, sahadan çekilme tehditleri ediliyor. Keşke yaşasaydın, bugünleri görseydin, o kıvrak, müthiş kaleminle, belki bu sorumsuzları hizaya getirirdin!
Eyy, futbolumuzu yönetenler, aklınızı başınıza toplayın, ortamı germeyin, aynı gemide olduğunuzu sakın unutmayın!
Ben, yani evladın, Beşiktaş’ı kovalıyorum hâlâ! Takım fena değil, zirvenin ortakları arasında, kopmamak için çırpınıyor, ancak bir türlü derbi kazanamıyor. Kazanırken bile çile çektiriyor! Stat inşaatı devam ediyor, açılışını iple çekiyoruz. Borç mu, aldı başını gidiyor!
Efendim, Rize maçının ilk yarısını Beşiktaş ‘pas’ geçti, yani kazanma adına ne baskı yaptı, ne de dişe dokunur bir pozisyon üretti!
Kartal, ikinci yarı uçuşa geçti, 59’da Sosa’nın zorluk derecesi yüksek golüyle öne geçti. Kıvanç, kızardı, Rize on kişi kaldı, gelin görün ki, üç dakika sonra Sercan Kaya, Tolga’nın hatalı çıkışını affetmedi, skoru eşitlerken, sertlikler birlikte geldi. Koray kardeş, o nasıl bir giriştir? Hem kızarıyorsun, hem de takımını dokuz kişi bırakıyorsun! Kaldı ki Rize ligde kritik konumda, her puanın altın değerinde olduğunu Kıvanç ve Koray’a birilerinin anlatması lazım!
Ya, arkadaş tam tamına 25 dakika dokuz kişi kalmış bir takımı yenerken insan zorlanır mı? Peki, adama sormazlar mı, böylesi bir tabloda nasıl şampiyon olacaksınız? Hadi Kartal, dün Ba’nın penaltı golüyle üç puana kanat çırptı, liderlik koltuğuna oturdu. Çekirge misali, bir zıplarsın, iki zıplarsın, üçüncüde tepe-takla olursunuz!
Bir de takımda formsuzlar var. Örneğin Motta, Oğuzhan! Soruyorum, Kerim ve yeni transfer Tolgay, hatta Atiba niye yedek oturtulur arkadaş? Yanıtını Bilic, efendiye sormak lazım!