Rio Ave karşısına çıkan ilk onbire bakıyorum, biraz şaşırdım doğrusu. Hadi, Atiba sakat, N’Sakala maç kadrosunda bile yok! Peki, Mensah, Vida, kaleci Ersin niye yedek ? Rotasyon mu, yoksa ceza mı yoksa rakibi hafife almak mı? Bunun adı sabaha kadar rakibi hafife almaktır! Bu oyunda küçümseme duygusu başınıza öyle bir çorap örer ki, siz de şaşırır kalırsınız! Bu oyunda ‘ummadığınız taş baş yarar’, misali Rio Ave, ikinci yarıda skoru eşitledi, penaltılarla Kartal’ı UEFA Ligi’nde saf dışı bıraktı!
Necip Uysal, adına ister savaşçı, ister cengaver deyin. Gücü neyse, sahaya varını- yoğunu koyuyor. Antalya maçında Larin’in attığı tek goldeki asistini anımsayın, dün akşam da Güven Yalçın’a, fotokopi gibi, daha ne yapsın arkadaş! Bu yarıda bu kadar baskıdan tek gol çıkarmayı ancak Beşiktaş becerebilirdi! Dorukhan’ın bir şutu direkten döndü, Güven Yalçın, müsait pozisyonda topu kalecinin kucağına attı, tek golle soyunma odasına gidildi!
Ya ikinci yarı? Rio Ave gibi bir takıma karşı özellikle ikinci yarıda mahkum oynuyor ve pozisyon veriyorsanız bu ayıp size yeter! Ne var ki, Beşiktaş’ın bu tür maçlarına çok alıştık! Öne geçiyor, geçiyor da, ya geri kalan dakikalar? İşte asıl sıkıntı ve ızdırap başlıyor, taraftarlar ekran başında yatıştırıcı alıyor! Rio Ave, ikinci yarıda Kartal’la kedinin fareyle oynadığı gibi oynadı (!) risk aldı, baskı yaptı, 85’de Moreira’nın kafa golüyle skoru eşitledi, maçı uzatmaya götürdü.
Uzatma dakikaları mı, ne siz sorun, ne de ben! Kartal, saman alevi gibiydi! Konuk takım sürekli galibiyeti kovaladı, nitekim son saniyelerde Mane’nin şutunda, Utku harika bir kurtarış yaptı, maçı penaltılara taşıdı.
Gelin görün ki, önce Welinton, sonra Larin, penaltı atışlarını gole çeviremedi ve Kartal UEFA Ligi’ne veda etti, iç hatlara bilet aldı!