Bilal Meşe

Bilal Meşe

bmese@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Kim ne derse, desin... Beşiktaş’ın Bilic’le ikinciliği kovalaması, hatta yukarılarda dolaşması, büyük başarıdır!
Sakatlıklar ya da cezalar nedeniyle kadroda zorunlu revizyonlara lafımız yok...
Ne var ki, ağır gribal hastalık nedeniyle serumlar yemiş adamı ilk onbirde sahaya sürmesi akıl alır gibi değil! Gökhan Töre’nin (ilk yarıda) adım atacak, adam eksiltecek, arkadaşlarını pozisyonlara sokacak hali yok!
İkinci yarı biraz çırpınır gibi oldu, hepsi o kadar.. Peki, Holosko niye yedek oturtulur?
Alay eder gibi, Holosko’nun doksanda oyuna sürülmesini bize kim açıklayabilir?
Ya da Galatasaray’ın puan kaybettiği haftada, ikinciliği yakalama şansı doğmuşsa Almeida’nın Bilic’in yanında işi ne?
Oynat onbirde, en azından rakip savunmayı yıpratır, rakibin duran toplarında, arkadaşlarına yardım eder, en azından penaltıya neden olmaz! Adamda jeton geç düşüyor, 68’de aklına geliyor! Yooo Bilic büyük hoca ya, o ne yapsa doğrudur! Kadroda devamlılık yerine sürekli taşlarla oynar! Kenarda takımı ateşleme adına, kızması, heyecanlı tavırları tamam, peki sinirlenip, maçı bırakıp, çıkış tüneline gitme hamlesine ne demeli?
Dünkü maçta tek doğrusu Mustafa Pektemek’le başlamasıydı... Pektemek attığı iki kritik golle, zorlu deplasmanda Kartal’a hayat verirken, yaptırdığı penaltıyı ona hiç yakıştıramadık! Atiba iyi ve etkili bir oyuncu... Ne var ki, onca tecrübesine rağmen cezalanı içinde eline - koluna sahip olamıyor, kalitesine gölge düşürüyor! Neyse ki, Pektemek’in ikinci golündeki asistiyle biraz olsun gönül aldı!
Bir de hakem penaltıyı vermiş, Necip, itiraz ediyor, sanki kararı değişterecek!
İtirazın sarı kart getireceğini çocuklar biliyor, ama o farkında değil!
Bilic’in geç kalmış Almeida hamlesi, Rizespor’un skoru koruma amacıyla, savunmasına yaslanması baskıyı da birlikte getirdi. Tüm hatlarıyla son çeyrekte müthiş bir baskı kuran Beşiktaş, Galatasaray’la puanı eşitleyecek golü mumla aradı, bulamadı. Eeeee, elinizdeki silahları yedek oturtursanız, Kartal’ın üç puana kanat çırpması hayalden öteye gitmezdi.
Oğuzhan’a da bir çift sözümüz olacak... Ne oldu sana kardeş? O eski Oğuzhan’ın yerinde yeller esiyor, kayıplardasın!