Türkiye Kupası, Avrupa’ya çıkmanın başka bir kapısı... Yani, hedef büyük... Peki de yedeklere dayalı bir takım nereden çıktı hocam?
Rakip amatör olduğu için mi?
Futbolda rakibi küçümsemenin faturaları hep ağır olmuştur!
Pendik ve Lüleburgaz’ı ne çabuk unuttun hoca!
Yedeklere elbette şans verebilirsiniz, ancak iskelet kadroyu korumak şartıyla.
Artı farkı yakalarsınız, turu garantilersiniz, eyvallah.
Eeee zar - zor bir gol buluyorsunuz, kendi kalenize gol atıyorsunuz, duran toptan bir gol bulup, amatör bir takım karşısında tur atlıyorsunuz!
Valla yatın - kalkın, biraz şansınıza, biraz da formanızın ağırlığına dua edin arkadaşlar!
Yeni bir Lüleburgaz faciasının eşiğinden döndünüz, farkında mısınız?
Bravo Niğde Belediyespor’a...
Elendiklerine aldanmayın, doksan dakika süreyle aslanlar gibi mücadele ettiler, Beşiktaş’tan fazla pozisyon ürettiler, ne var ki final vuruşlarında aynı beceriyi gösteremediler. Kaldı ki Niğde’nin iki topunun da direkten döndüğünü unutmayalım. Kadir’le öne geçen Beşiktaş, Hilbert’in kendi kalesine attığı golle rakibini adeta ateşledi! Samet hoca, yedek kulübedeki iki silahı Olcay ve Mert Can’ı sahaya sürmek zorunda kaldı! Nitekim, duran toptan Ersan Gülüm turu getiren gole imzasını atarken, hem Kartal’ı, hem de teknik direktör Samet Aybaba’yı ipten aldı!
Şimdi iki topu da direkten dönen Beşiktaş’ın yedeklerinde iskelet kadroyu zorlayacak kaç oyuncuyu sayabilirsiniz Allah aşkına?
Hadi siz deyin iki, biz diyelim üç...
Eeee amatör takım karşısında bu kadar zorlanıyorsanız, yedek kalınca sakın ola, mızmızlanmayın emi arkadaşlar?
Ne güzel, hocanız yanlış veya doğru tepsi içinde fırsat verdi, kaç taneniz bu fırsatı iyi değerlendirdi, oturup, bir düşünün!