Bilal Meşe

Bilal Meşe

bmese@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Beşiktaş Yönetimi’ni anlamakta gerçekten zorluk çekiyoruz artık... Her sezona kriz içinde başlamakta üzerlerine yok!
Sakın tesadüf deyip geçmeyin, bunun adı işbilmezlikten başka bir şey değil...
Takım 20 Haziran’da sezonu açacak, şurada kalmış iki hafta, aniden hoca krizi patladı!
Efendim, Mustafa hocanın tansiyonu 20’ye fırlamış, sağlık sorunları varmış, yola devam etmesi sakıncalıymış!
Krizin perde arkası çok farklı... Sezon bitmeden Başkan Demirören, yönetimden tam yetki alarak Denizli ile sözleşme imzaladı, fotoğraf çektirdi, her ne hikmetse bu sözleşme bir türlü federasyona gitmedi! Sözleşme olayı bir kenara, asıl bomba önceki gün Schuster imzasıyla patladı... Schuster konusundaki tüm gelişmeleri yöneticilerin çoğu medyadan öğrendi.
Rotayı iki ay öncesine çevirelim, sezon devam ediyor, hocanın sağlık durumunu da gözönünde bulunduran transfer komitesi üyeleri, Denizli’nin görevi bırakabileceği olasılığına karşı ne olur, ne olmaz diye Schuster’in menajeri ile görüştüler, prensip anlaşması sağladılar. Olayı medyadan gizlemeye çalıştılarsa da, engel olamadılar...
Ocak ayından bu yana futbolcuların maç başı paraları ve transfer alacaklarının ödenmemesi, ligde iniş - çıkışlı grafik çizen Denizli’yi adeta bunalıma soktu... Rakipleri mi analiz etsin, yoksa futbolcuların alacaklarıyla mı uğraşsın? Bir yanda zirve sıkıntısı, diğer yanda parasal krize bir de Schuster olayı eklenince bardak taştı!
Hatırlıyorum, Tigana ile yaptığımız söyleşide yazmamak kaydıyla bana bir iki cümle sarfetmişti; “Ben burada teknik direktörlükten çok, muhasebe müdürlüğü yapıyorum... Her gün futbolcular ellerinde senetlerle kapımı çalıyorlar.”
Şimdi Denizli’yi daha iyi anlıyorum...

Haberin Devamı

Başka işler dönüyor
Neyse... Denizli krizi patlak verdikten sonra çalmadığımız kapı, konuşmadığımız yönetici kalmadı. Hoca gitti mi, kendisi mi ayrıldı, göreve devam edecek mi sorularıyla boğuştuğumuz saatlerde tek doğruyu başkandan öğrenebilirdik... Aradık, o da Şili’den yeni dönmüş, yol yorgunluğunu üzerinden atamamıştı. Schuster olayını hatırlatmamıza sinirlendi, “Nerden çıktı bu Schuster?” dedi. “Hocamızın sağlığı tabii ki çok önemli. Sağlığı iyi olduğu sürece onunla yola devam edeceğiz” diye de ekledi... Başkana inanmayacaksak, kime inanacağız! Ama iş farklı yerlere gitti...
Schuster gelecek mi, gerçekten imza atıldı mı, atıltıysa, diğer yöneticilerin neden haberi yok?Schuster’in gelmesi, yönetim kanadında da kopmalara neden olacak, bunu biliyoruz!
Bir dostumla bu konuları tartışırken bana “Sağlığın nasıl? Şekerin var mı?, Arada bir tansiyonun yükseliyor mu? Kollesterolun fazla mı?” gibi sorular yöneltti... Bazılarına “evet”, bazılarına “yok” gibi yanıtlar verdim.... Hemen ardından ekledi:
“Buna karşın hâlâ mesleğini yapıyorsun, bırakmıyorsun”...
Denizli’nin durumu da işte bu hesap... Beşiktaş’ta başka işler dönüyor...