Bakan Kasapoğlu: Spor turizminde bir markayız

Gençlik ve Spor Bakanı Dr. Mehmet Muharrem Kasapoğlu, beIN Sports'ta gündemi değerlendirdi. Türkiye'nin son yıllardaki tesisleşme başarısına değinen Bakan Kasapoğlu, 2028 ve 2032 Avrupa Şampiyonası için yapılan ev sahipliği başvuruları hakkında konuştu. Bakan Kasapoğlu, futbol dışındaki branşlardaki başarıların da futbol kadar medyada yer bulması gerektiğini belirtti.

İzmir Alsancak Stadyumu'nda konuşan Bakan Kasapoğlu, "Statlarımızın yaş ortalaması 6.4! Dünyada böyle bir ortalama yok. Çok özel bir stat. Burası hem lokasyon olarak, hem geçmişteki yaşanan spor mücadeleleriyle efsane bir stat. Efsane bir mekanı yeniden ülkemize kavuşturduk. İzmirimiz'e bu anlamda çok modern bir stat armağan ettik. Stadımızın içerisinde gençlik merkezimiz var. Statlarımız yaşayan mekanlar olsun istiyoruz. Burada bir gençlik bir merkezi inşa ettik. İçeride maç izleme şansı da var. Çok özel bir mekan. Bu mekanlar yaşayan mekanlar olmalı. Gençlik merkezi konseptli, okul konseptli. Spor bir yaşam tarzı olsun istiyoruz. Buradaki gençlik merkezi, gençlerle dolup taşıyor. Sosyalleşmeleri, sohbet etmeleri, gençlerle dolu olduğu an biz mutlu oluyoruz. Bu statta geçtiğimiz hafta Altay - Göztepe maçı vardı, burada izledim. Taraftarımızın mutluluğu, halkın mutluluğu... Sporcularımızın modern bir tesiste futbol oynamaları, dört dörtlük. Dünyadaki spor olanaklarını görme şansınız oldu. Türkiye'nin eski statlarının durumunu çok iyi biliyorsunuz. Yaş ortalaması 6.4, çok önemli bir rakam. 6.4 stat yaş ortalaması" dedi.

Spor vizyonuyla ilgili konuşan Bakan Kasapoğlu, "Bu bir vizyon. Özellikle 20 yıllık süreçte, böylesine dönüşümü yaşamış bir ülke örneği yok. Şimdi Elazığ Stadyumu bitmek üzere. Sadece İstanbul, İzmir, Ankara değil her yerde. Tüm hızıyla 19 Mayıs Spor Kompleksimiz devam ediyor. Ankara Spor Salonu var, gençlik parkı var. Devasa bir proje, hızlı bir şekilde yükseliyor. Kars'a gitseniz olimpik havuzumuzu görürsünüz. Tüm ülkeyi kapsayan mükemmel bir dönüşüm. Fırsat eşitliği. Bu ülkenin her bir vatandaşını spora erişilebilir kılma. Bu işin altında spor vizyonu var. Bu liderlik vizyonu. Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde, ilmek ilmek örülmüş bir çaba. Türkiye'nin olimpiyatlardaki süreci. 2022'deki madalyalar, 6000'den fazla madalya kazandı Türk sporcular. 2023'te 1045 madalyamız var. Eskiden güreş ve halterde çok güçlüydük. Ama şimdi geçtiğimiz yıl 50'den fazla branşta sporcularımız madalya aldı. Geniş bir mecra. Sporcularımız artık cimnastikte kürsüye oynuyor. Cimnastikte İzmir sporcuları önde. Tesis bu işin en temelinde var. Türkiye olarak bu tesis devrimini artık tamamladık. Bununla birlikte yetenek keşfi, kazara bir sporcunun tespit edilmesi değil. İşi şansa bırakarak değil, yeteneği tespit etme ve destekleme yönünde attığımız çok ciddi adımlar var. Sporcu harçlıklarından, eğitim merkezlerine kadar çok ciddi bir süreç var. Sporu teşvik etmeye yönelik adımlar var. Milli Eğitim Bakanlığı ile attığımız adımlar. Antrenörlerimiz, tüm Gençlik ve Spor Bakanlığı altyapısı çocuklarımızın emrinde artık. Tüm antrenörlerimiz gençlerimizin hizmetinde. Tesisler her daim açık. Bunların meyvelerini alacağız inşallah. Yetenek taraması, tesisleşme ve bireysel çalışmalar... İnanıyorum ki spordaki markamız her geçen gün güçlenerek devam edecek. Bu ülke genç bir ülke. Bu ülkenin gençleri, yetenekli, ruhunu ortaya koyan gençler. Bu bayrak söz konusu olduğunda en yüksekte dalgalandırmak için ruhuyla, yüreğiyle mücadele eden gençler. Devlet olarak kulüpleri, federasyonları bu kadar güçlü bir şekilde destekleyen başka bir organizasyon göremezsiniz. Federasyonlara ayrılan bütçeler, biz bakanlık olarak Spor Toto teşkilatımızla 60'dan fazla federasyona milyarlarca lira destek veriyoruz. Önümüzdeki hafta bir amatör kulüp desteğiyle, kulüplerimizin karşısına çıkacağız. Aslolan sürdürülebilirliktir. Bilimin ışığında, tahkim ediyoruz. Üniversiteler bu anlamda bizim en önemli paydaşımız. Spor bilimleri fakülteleri ve diğer fakülteler... Her bir alanda ciddi çalışmalarımız var. Spor aynı zamanda bir ekonomi. Bu anlamda ilgili hem işletme yönetim noktasında çabalarımız, tesis altyapısının yönetilmesi bu da ayrı bir uzmanlık alanı. Ayrı bir çaba gerekiyor. Tesislerimiz, çok modern tesisler. Uzmanlık gerektiren bir altyapıdan bahsediyorum. Bununla ilgili üniversitelerimizde yeni insan kaynağı yetiştirmeye yönelik attığımız adımlar var. Spor ekonomisini nasıl daha iyi ortaya koyarız, güçlü tutarız? Bu noktada adımlarımız var. Kulüplerimizi nasıl dünyaya açarız? Bu da ayrı bir çalışma. İzmir'de Göztepe örneği var mesela. Spor markası için önemli adımlar. Spor vizyonumuz, sınır tanımayan bu ülkenin potansiyelini en verimli şekilde değerlendirmeye yönelik bir anlayış" diye konuştu.

Bakan Kasapoğlu, İstanbul'da düzenlenecek Şampiyonlar Ligi final organizasyonu ve diğer branşlardaki uluslararası organizasyonlara ev sahipliği konusunda şu ifadeleri kullandı:

"Türkiye olarak spor turizminde bir markayız. Artık bize talep geliyor. Artık biz seçiyoruz, daha önce Türkiye talip oluyordu. Artık biz işimize gelirse, Türkiye olarak talip oluyoruz. Salon Atletizm Şampiyonası'nda en güzel şekilde ev sahibi olarak tamamladık. Türkiye'ye gelip bu anlamda hayran olmadan dönen ülke yok. Biz pandemide bile 100'den fazla organizasyona ev sahipliği yaptık. Bu süreçte spora ara vermedik. Geçtiğimiz yıl 200'e yakın uluslararası organizasyon. Hiç kimsenin itirazı yok, hayranlığı var. Ülkemizin dört bir yanında ev sahipliklerimize devam ediyoruz. Şampiyonlar Ligi'nin finalini İstanbul'da düzenleyeceğiz. Geçtiğimiz yıl organizasyon eleştirildi baya. İstanbulumuz'da en güzel şekilde kulüpleri, taraftarları ağırlayacağız. Türkiye mükemmel altyapıyı en güçlü şekilde değerlendiriyor. Bizim aslında Türkiye'yi diğer ülkelerden ayrıştıran şöyle bir durum var. İspanya ve Avusturya'ya baktığımızda olimpiyatlardan dolayı yapılan bir altyapı var. Biz olimpiyat benzeri organizasyon için yapmadık. Sorumluluk bilinciyle bu organizasyonu yaptık. Organizasyonlar elbette bir turizm ama aynı zamanda organizasyonun düzenlendiği il için bir örneklik teşkil ediyor. Sporun bu alandaki teşviki için önemli bir içilim sağlıyor. Futbolu, basketboluyla devasa bir organizasyon kapasitemiz var. Voleybol şampiyonlukları, basketbol hepsi sıradan organizasyonlar haline geldi. Teniste devasa bir altyapı inşa ettik. İstinye'deki merkezimiz artık bir tenis üssü oldu. Çok prestijli organizasyonlara ev sahipliği yapıyoruz. Zeytinburnu'na inşa ettiğimiz Abdi İpekçi Spor Salonu'nun bulunduğu mekan Avrupa'nın basketbol üssü oluyor artık. Çok kısa bir sürede basketbolseverlerin, ülkemizin hizmetine açılacak. Çok önemli bir basketbol üssünü kazandırmış olacağız. Bu tesislerin her biri bu ülkenin insanı için. 85 milyon için. Bu tesisler halkımız, gençler, kadınlar için var. Kadın spor yaparsa, pek çok vatandaş için teşvik olur. Örneklik teşkil eder. Kadınları spora teşvik etme konusunda önemli adımlar attık. Tokyo'ya gittiğimde çok ciddi sohbetlerimiz oluştu. Türkiye olarak biz Tokyo'da yarı yarıya yakın bir kotaya yakın kadın erkek oranımız hemen hemen eşitti. En gelişmiş olduğu ülkeler neredeyse 30'a 70, 20'ye 80 oranındaydı. Herkesi spora eriştirme noktasındaki hedeflerimize koşar adım devam edeceğiz. Sporun disiplin eden, kötülüklerden uzak tutan bir yönü var. Sporun sağlık noktasında büyük katkıları var. Sporu mutlaka ve mutlaka herkesin gündemine kazımamız lazım."

"Spor yapan kötülüklerden uzak durur"

Bakan Kasapoğlu sporun dijital bağımlılığın önünde durduğunu dile getirerek, "Pandemi sonrası süreçte, online eğitim sonucunda bir buçuk yıl maalesef ve hakikaten bunu sporla normalleştirmemiz lazım. Sporla kötülüklerin üstüne gitmemiz lazım. O yüzden tesislerimizi 7 gün, 24 saat açalım. Spor yapan kötülüklerden, şiddetten uzak durur. Spor yapan her anlamda başarılı olur" açıklamasını yaptı.

Bakan Kasapoğlu sözlerine şu şekilde devam etti:

"Şu an ben AK Parti İzmir Milletvekili Adayıyım. Bakanlarımızın hemen hemen çoğu aday. Parlementoda gençlerimize hizmet etmeye talibiz. Spor bizim için bir yaşam tarzı. Sporu bu anlamda sevdirme, teşvik etme, sporu yaşama bir tarz. Bu anlamdaki misyonumuz ne olursa olsun, spora olan ilgimiz devam edecek. 3-4-5 yaşında bir çocuğu elinden tutup antrenmana götürmek, zor zamanlarında ona moral vermek... Bunların her biri yaşanan işler. Biz bir aileyiz, onların zor zamanlarında yanlarındayız. Sevinçleri, üzüntüleri paylaşıyoruz. Olması gerekenin de bu olduğuna inanıyorum. Bu bir sorumluluktur. Bu ülkenin insanına güvenmek, onların önünü açmak bir vazifedir. Sonuçlar, müsabakalar ve onların neticesinde gelen başarılar. Size hissettirdikleri gurur, yaptığınızın ne kadar doğru olduğunu gösteriyor. Bu millete hizmet etmek bir gururdur. Sayın Cumhurbaşkanımız bu anlamda tensip buyurdular, şükranlarımı sunuyorum. Bu bizim düstürumuz. İzmir, dünyanın en güzel şehirlerinden biri. Çok güçlü bir medeniyet sembolü ve hakiketen bir spor şehri İzmir. Kulüpler; Altay'ı, Altınordu'su, Göztepe'si, Karşıyaka'sı... Spor yönü olan bir şehir. Çok farklı branşları taşıyan bir şehir. Bu misyonu güçlendireceğiz. Halkımızı spora erişilebilir kılma noktasında adımlarımızı büyüteceğiz. Spor dinamik bir olgu. Sürdürülebilirliği her alanda sağlamak gerekiyor. Çabamız, gayretimiz, enerjimiz devam edecek. Bundan hiçbir şüpheniz olmasın."

"Türkiye'nin kaybedeceği hiçbir şey olmaz"

2028 Avrupa Şampiyonası ve 2032 Avrupa Şampiyonası'na adaylık başvurusu hakkında gelen soruya Bakan Kasapoğlu, "Biz her türlü şartı taşıyacak bir altyapımız var. Biz artık organizasyonların elbette Türkiye'de olmasını isteriz ama biz artık bu noktada seçiciyiz. Bizim bu anlamda başaramayacağımız bir organizasyon yok. Erzurum'da kış sporlarına yönelik, Konya'da İslam Oyunları'nı düzenledik. Tarihin en başarılı İslam Oyunları gerçekleşti. Biz bu anlamda hakikaten çok ama çok fark ortaya koyacak bir ülkeyiz. Türkiye spor organizasyonlarında, o organizasyonun markasını yükselten bir ülke artık. Akdeniz Oyunları'nda farklı bir noktaya taşıdık. Bunların her biri bizim için somut birer referanstır. Organizasyonları Türkiye'ye verirlerse, o organizasyonun prestiji adına bir kazanç olur. Biz millet olarak misafirperver bir ülkeyiz. Her konuda hazırız. Müracatları federasyonumuz gerçekleştirdi. Biz de bakanlık olarak üzerimize düşen sorumlulukları yerine getirdik. Federasyonun bu anlamda çalışmalarını destekledik. Verilmezse Türkiye'nin kaybedeceği hiçbir şey olmaz" cevabını verdi.

"Diğer alandaki başarıların insanlarımıza daha güçlü anlatılması lazım"

Futbol dışındaki diğer branşların da medyada hak ettiği değeri görmesi gerektiğini belirten Bakan Kasapoğlu, "Gerilimin sporda kazananı olmaz, sporun özünde dostluk vardır. Şu tribünde birbirimizi alkışlayamıyorsak, sporun özüne uygun hareket etmiyoruz demektir. Herkesin bu noktada şapkasını alıp düşünmesi lazım. Bu statların çocuklarla, kadınlarla dolu olması lazım. Tüm paydaşlarımızın oturup muhasebesini yapması lazım. Spor bir endüstridir ama aynı zamanda birleştiren bir olgudur. Deprem felaketinin ardından dayanışma, bu dayanışmayı bizim devamlı hale getirmemiz lazım. Bir sitemim var. Spor birkaç branştan ibaret değil. Futbol çok popüler bir branş. Medyamızın diğer branştaki sporcularımızın başarılarını daha güçlü görmesi lazım. Biz neden medyamızı en güncel halde göremiyoruz. Futbolun o kısır tartışmalarından hem şikayet ederek, diğer alanlara yer açmadan hakkaniyetli davranmış olmayız. Yabancı basında futboldaki bir branşın, diğer bir branştaki başarıyla aynı ölçüde yer aldığını görüyorum. beIN Group bu anlamda spora destek veren bir kuruluş. Tüm medya camiası olarak bu anlamda çok farklı noktalara taşımamız lazım. Futboldaki rutini bu anlamda farklı bir yöne taşıma adına, diğer alandaki başarıların insanlarımıza daha güçlü anlatılması lazım. Burdan tüm basınımıza çağrım, tüm farklı mecralarıyla gelin şu diğer branşları mesela İbrahim Çolak'ı, Ferhat Arıcan'ı, Busenaz'ı, Mete'yi daha çok görelim. Yüreklerimize dokunacak o kadar güçlü başarı hikayeleri var ki bunları bizim daha çok anlatmamız lazım. Bir yanda hakemleri, bir yanda falanca kulübün başkanı ne demiş... Bunlara yer veririz ama orada bizi temsil eden 15-20 yılını bu başarı ortaya koymak için çaba koymuş gencimizin başarısını da göstermek lazım" dedi.

2024 Paris Olimpiyat Oyunları hedeflerinden de bahseden Kasapoğlu, sözlerini şöyle tamamladı:

"2020 Tokyo'daki başarımızı daha yükseğe taşıma adına Paris 2024 için tüm ekibimizle çalışıyoruz. Tokyo'da ilkler yaşadık. Bizim potansiyelli olduğumuz branşlar var. Türkiye'nin ufku geniş. Çalışmalarımızın meyvelerini Paris 2024'te toplayacağız.