24.08.2016 - 00:00 | Son Güncellenme:
SKORER
Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım ile Yönetim Kurulu Üyesi Şekip Mosturoğlu, NTV ve NTV Spor'un ortak canlı yayınında Oğuz Haksever'in sorularını yanıtladı, çarpıcı ifadeler kullanıldı.
Aziz Yıldırım'ın başlıca açıklamaları şöyle:
"1 yıl önce sivil darbe yapılacak demiştim"
"15 Temmuz Türkiye için çok önemli bir dönemeç noktasıdır. Demokrasi için şehit olanlara Allah'tan rahmet diliyorum. 15 Temmuz gecesi Cumhurbaşkanı, Başbakan, milletvekilleri ve milletin koyduğu direniş çok önemliydi. Bugünkü askeri operasyon da umarım başarılı olur. 15 Temmuz beni çok şaşırtmadı. 1 yıl önce sivil darbe yapılacak demiştim. 17-25 Aralık operasyonundan sonra Fethullah Gülen gerçeğini herkes görmüş oldu. O zamanlarda devletin kurumları değil, yalnızca Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan savaştı. 15 Temmuz'a kadar Cumhurbaşkanı'nı yalnız bıraktılar. Herkes 15 Temmuz'dan sonra konuşmaya başladı."
"1998 yılında Fethullah Gülen için bana geldiler"
"1998 yılında Fenerbahçe'nin başkanı oldum. Bir gün sonra bana telefon geldi. Bir milletvekiliyle görüştüm. Zaman Gazetesi'nden benimle görüşmek istiyorlarmış. Geldiler, oturdular, konuştuk. Zaman Gazetesi ile spor hakkında konuşacağız sanıyordum. Başladılar 'Hoca efendi' diye anlatmaya. Onu metheden bir konuşma yaptılar. Onun mahkemesi vardı o zaman ve devam ediyordu. Meğer dertleri Fethullah Gülen'in avutkatlarını tanıdığım için gelmişler. Benden yardım istediler. Rica edip, bu işi çözmemi istediler. Ben de Gülen'i tanımadığımı ve tanımadığım kişiye kefil olamayacağımı söyledim. Sonra bu olay kapandı ama 3 Temmuz'da kapanmadığını gördük. Bana yapılan operasyon 1998 yılından geliyor. Kamoyu tarafından bilinsin."
"Gülen, devlete sızdı diyoruz. Hayır, devlet Gülen'e sızmış gibi bir durum var"
"Fethullah Gülen kimdir, nedir, iyi ölçmek lazım. Sadece Türkiye Cumhuriyeti'nde darbe yapmaya kalktı diye düşünmeyin. Dünyadaki 150 ülkeye yayılmış durumdalar. 150 ülkede bunu yapacak güçteler. Somali'ye gittim, gördüm. Kolay çözülebilecek bir konu değildir. Gülen'in Türkiye'de bütün bakanlıklarda, aynı TSK'da, emniyette ve yargıda olduğu gibi her yerde adamı var. Gülen, devlete sızdı diyoruz. Hayır, devlet Gülen'e sızmış gibi bir durum var. Amerika yaptı diyorlar, bu yanlış. Amerika'yı da idare eden başka güçler var. Ne kadar zengin olursam olayım Amerika'da o kadar okul açabilir miyim? Açamam."
"Ben aptalmışım demek olayları çözmez. Beni inandıran tek kişi Cumhurbaşkanı"
"Bu teşkilatı iyi incelemek lazım. Bunlar 1-2 günde bitmez, zamana ihtiyaç var. Türkiye'yi idare edenler 'yanlış yaptık' diyorlar. Ben aptalmışım, ahmakmışım demek olayları çözmez. Beni inandıran tek kişi Cumhurbaşkanı. Onun dışındakileri zaman gösterecek. Bütün yargı ellerinde, emniyet ellerinde, operasyonu yapan da bunlar."
"2007'den beri beni dinlemeye almışlar"
"Sporda şiddet kanunu, 'Aziz Yıldırım ve Fenerbahçe'yi nasıl aşağı alırız' sorusunun çalışmasıdır. 2007'den beri beni dinlemeye almışlar. NATO ile iş yapıyorum diye alıyorlar. Devlet beni gayrı resmi dinliyor, spor ile ilgili dediklerim ertesi gün gazetede çıkıyordu. Beni dinliyorlar diye başvurdum. Sonra o dinleyenler tayinlerini istediler, gittiler. Bizi 2009'da da dinliyorlardı."
"Beni alma amaçları şike değil. Beni Ergenekon'a bağlamak istediler"
"2009-2010'da biz şampiyon olsaydık operasyon o zaman yapılacaktı. Beni alma amaçları şike değil. Beni Ergenekon'a bağlamak istediler. Çok denediler ama yapamadılar. Benim hiçbir komutan ile konuşmam, görüşmem yok. Bulamadılar bir türlü. Şamil Tayyar, Kocaeli milletvekiline Ergenekon'un kasası diyor. Ergenekon'un avukatlarına ödeme yapıyormuşum. Bunu yapmaya çalıştılar ama beceremediler. Sonra bu kanunu çıkarıyorlar. Bu kanunu çıkaranların çoğu FETÖ'cü. Sonrasında da şike olayını çıkarıyorlar."
"Fenerbahçe'yi ele geçirmek istediler"
"Fenerbahçe'yi ele geçirdiler mi? Siz bir örgüt liderisiniz. Ne yaparsınız? Emniyeti, yargıyı ele geçirirsiniz. Ben askeriyeyi biliyordum ama bu kadar olduğunu düşünmüyordum. Sonra kimi ele geçirirsiniz? İş adamlarını, sporu geçirirsiniz. Spor için Fenerbahçe'yi geçirirsiniz. Ben o zaman Kulüpler Birliği başkanıyım. 25 milyon taraftarı olan bir kulüp. Tabi ki Fenerbahçe'yi ele geçirmek istediler. Sonra sanatçıları alacaklardı. Kanaat önderlerini alacaklardı. Bizleri yok ettikten sonra kendi adamlarını yerleştirerek ele geçireceklerdi. Yönetime kardeşimi aldım, Şekip'i aldım, yakın dostumu aldım. Biz yönetim olarak Atatürkçü, cumhuriyetçi, laik, demokrasi yanlısı insanlarız."
"Bana göre futbolcuları gözaltına almak yanlış. 4 tane sporcu ile bitmez bu işler"
"Bana göre futbolcuları gözaltına almak yanlış. 17-25 Aralık'tan sonra geçerli diyorsunuz. Bu sporcular o tarihten sonra bir şey yaptılarsa doğru. Ama öncesiyse yanlış. Memurların atılmasına da karşıyım. Esas konu bu değil. Esas tespit edilmesi gerekenler daha büyükler. Ben bu çocukları tanıyorum. Ne kadar ilgileri var bilmiyorum. Adaletin önünde göreceğiz. Benim söylemek istediğim önce büyükleri almalıyız. 4 tane sporcu ile bitmez bu işler. Kanun çıkarken kanunları engellemeye çalışanlar, bir daha bu kanun geri gelmez diyenler vardı. Dönemin başbakanı Recep Tayyip Erdoğan yine kanun için tek başına çalışma yaptı."
"Soruşturmanın savcısı Mehmet Berk, 'Biz son 5 maçın skorunu biliyorduk' dedi"
"Evlerden aldılar. Şike, teşvik dediler. Dinlemeler yapıldığında şike ve teşvik suç değildi. Dönemin Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkın için kimse bir işlem yapmayacak mı. 19 maç şike olduğunu söylediler. Soruşturmanın savcısı Mehmet Berk, 'Biz son 5 maçın skorunu biliyorduk' dedi. Ben 'Bilmiyordum' dedim. Buca'yı 5-3 şansa tesadüfen yendik. Bana bir tane evrak göster, 'Madem biliyorsunuz niye ertesi gün suç duyurusu yapmadınız' dedim. Basın bunlarla iş birliği yaptılar. Manşetler attılar. Savcıların şu an çok işi var herhalde ama onları da elbet alacaklar. Basının çok suçu var. Basın 15 Temmuz'da yaptığı duyarlılığı diğer konularda yapsaydı, şu an durum daha farklı olurdu. İnsanlar çok acı çektiler. Medya rolünü çok kötü oynadı. Devamlı bunlarla iş birliği yaptılar."
"2006'dan sonra fark ettik. Denizli maçından sonra fark ettik"
"1998'den bu yana Fenerbahçe'nin başına neler gelmiş incelemek lazım. Fenerbahçe Stadı bir çekirdek torbası sebebiyle kapatıldı. Yıllardır üzerimize oyunlar oynanmıştı. Yeni geldiğimiz için farkında değildik. Biz ne zaman farkına vardır. 2006'dan sonra fark ettik. Denizli maçından sonra fark ettik. Bunlar TFF'de tezgahlandı. Şimdi değişiklikler yapıldı. Yeni gelenler kime hizmet edecekler. Şüphem var. Bir yere hizmet etmek için atamalar yapılıyor. Dürüstçe davranan, çalışan insanları görevden aldılar."
Şekip Mosturoğlu'nun başlıca açıklamaları ise şöyle:
"İlhan Ekşioğlu 'Bizi öldürürler' dedi"
"15 Temmuz akşamı evde eşimle televizyon izliyorduk. Olayları takip ediyorduk, anlamaya çalışıyorduk. İlhan Ekşioğlu beni aradı ve 'Darbe girişimi başarılı olursa bizi de bitirirler, öldürürler' dedi. Sonrasında kişisel olarak endişe etmeye başladım. Başlarda çok endişeli değildim."
"Şike davasında tutuklanacaklar belliydi"
"Şike davası sürecinde bizi Beşiktaş Adliyesi'ne aldılar. Kimliklerimizi ikiye ayırdılar. Herkes şahittir. Tutuklanacaklar belliydi. Bir tarafta duran kimlikler tutuklandı, diğer taraftakiler serbest bırakıldı. Emre Bol adında biri çıktı ve 'Emenike'nin para sayma görüntüler var' dedi. Şimdi ortaya çıktı, cemaatle bağlantısı varmış. Medyada hala etkileri sürüyor."
"Sporcuların su içme molasında nasıl su içtiklerine bakın"
"Hakkında yakalama kararı alınan 4 futbolcunun alınması spor alanına yönelikse yapanlara teşekkür ederim. Sporu temizlemek için ise gerçekten güzel. Geçen seneden görüntüleri çıkarın. Sporcuların su içme molasında nasıl su içtiklerine bakın. Oradan bile ayırt edebilirsiniz örgüte dahil olanları. Su içme şekillerinden (çömelerek içenler) belli oluyor."