16.10.2014 - 12:56 | Son Güncellenme:
Bugün sizlerle özellikle beraber olmak istedim. Bir dönemi yaşadık ama dönemi bitirirken bazı soru işaretleri kimsenin kafasında kalsın istemedim.
Geçtiğimiz son iki ayında ciddi bir bilgi kirliliği G.Saray'a musallat oldu. Bu tüm camiaya yönük saldırıydı. Bazı tv programları spor programı olmaktan çıkıp magazin programı oldu. Buralarda çok ufak gerçeklerden çok büyük yalan ve yanlışlar üretildi.
Göreve geldikten sonra Riva'yla ilgili bana her türlü yetki verildi. Satma, kiralama, inşaat yapma konusunda elim serbestti. Çok sıkıntılı günlerimiz de bile dokunmadım. Ama orayı projelendirdim. Borçlar bana miras olarak geldi. O borçlardan kurtulmak bizim görevimiz. Bununla ilgili bir proje yaptım. Tüm gayrimenkullerimizi bir çatı altında topladım. Böylece 100 liralık arazimizin projelendirdikten sonra 200 liraya çıkması yönünde çalışmalarımız oldu. Buradaki ana hedef borç yükünün hafifletilmesiydi. G.Saray ekonomik olarak en güçlüsüdür. Bu formülleri üretmek başka kabul ettirmek başkadır. Ben ürettim ama kabul ettirmek konusunda o kadar başarılı olduğumu söyleyemem.
2002 senesindeki yöneticimiz, ben o zaman kulübün dışındayım. Bana geldiler bir anlama yaptıklarını, bir hafta içinde 23 milyon para ödemedikleri takdirde 60 milyon dolar cezayı ödemeleri gerektiğini, bunu da yapamayacaklarını söylediler. Çok açık ve net söyleyeyim burada önemli olan para değil, C grubu hissesiydi. O zamanki yönetimin bence yanlış bir idari tasarrufu ile üretilmiş ve AIG'ye verilmişti. Bu hisse sayesinde AIG'nin yönetimi denetleyen, kontrol eden müessese şeklindeydi. Önemli olan onu almaktı. 1 hafta süreyle tereddüt ettim ama o zaman çıkardım 23 milyon doları ödedim ve hisseleri üzerime aldım. C hissesini kulübe verdim ve o hisse iptal edildi. 23 milyon dolarlık hisseler bende kaldı. Faiz anlaşmam yok. 7 senelik anlaşmaydı. Bunu alacak mısınız dedim? "Alamayız" dediler. Uzattık. Yine sordum yine alamadılar bu hisseleri satmaya çalışalım dediler. O zaman bir köşe yazarımızın dostuyla bu hisseleri satmaya çalıştık. Beni aradı 23 milyon dolara alıcı bulduk, senden alıyoruz dediler.
Bazı dostlarım "Korktu, kaçıyor" diye yorum yapıyor
O zaman hisse değerleri 37 milyon dolar oldu, 23 milyon dolara satman yanlış olur. Bunu genel piyasada satalım dedim. O gün açık piyasada sattık ve 37 milyon dolar para topladık. Bu paranın tamamı kulübe gitti. 23 milyon dolarım ödendi. 6-7 milyon dolarlık yardımlarım vardı onlar ödendi ve herkese olduğu gibi hisselerden temettü aldım. Ekstra karlar kaldı. İşlem bu kadardır.
Bazı dostlarım korktu kaçıyor diye yorum yapıyor. Ben korksaydım 2011’de bu görevi almazdım. Galatasaray’ı o dönemden sonra fersah fersah iyi bir halde bırakıyorum. Para sıkıntısından korktuğum için kaçmıyorum. Ben bulduğum formülden sonuç alamıyorum diye gidiyorum. Çünkü bütün çıkış formüllerini bulmanıza rağmen negatif cevap alıyorsanız, size “git” demişlerdir.
Yanlış transferler olmuştur
Üç teknik direktörle çalıştım ve hepsi de ayrı beklentilerle geldi. Hepsini tatmin etmeye çalıştım. Belki bazı yanlışlar da yapmış olabilirim.
Oyuncu, çalışan ödemelerinde maliyetlerimiz yüzde 80’ken yüzde 60’a düştü. Bayern Münih’in bu konudaki gideri yüzde 50, ideali bu. Bizde yüzde 60’dır. Daha sonra bu da inecektir.
Sosyal medyada esamamiz okunmazken bugün 17 milyon takipçimiz var. Banka faizler aşağı indirildi. En düşük faiz Galatasaray’dır. Diğer kulüpler daha yüksek faizle borç alıyor. Bu da size fikir verecektir.
Sorunumuz mali değilse, sorunumuz nedir?
Neden ödemeler oyunculara 1 ay, 1.5 ay gecikilerek yapılır? Eskiden 6 ay 7 ayda ödenirken, biz buraya indirdik. Nakit akış sorunumuzun çözümü direkt olarak borçların azaltılmasıyla orantılıdır. Futbolculara ödeyeceğim para banka faizine gidiyor. Bizim öncelikle o borçlardan kurtulmamız gerek ve ben bunu formülünü buldum.
Bugün Avrupa kulüplerinin seviyesine çıkmak istiyorsak onları yakalamamız lazım. Camiamızı yeterince bilgilendirememiş olabilirim. Önemli olan benden sonra geleceklerin camiamıza bu desteği sağlamaları.
Netice olarak. Ben 2011 senesinde geldiğim vakit “Biz neyi teslim alıyoruz” diye baktım. Benden sonrakine bu konuda rahatlık sağlayacağım. Denetleme firmasına talimat verdim, benim yaptığım işlemlerin hepsini ortaya koyuyor. Tarafsız olarak rakamlar teyit edilecek ve benden sonraki başkana teslim edilecek.
Avrupa'dan dışarıda kalma tehlikemiz var
Avrupa’dan dışarıda kalma tehlikemiz var. Bu korkumuz var, bunu saklamıyorum. Bunun alarm sesini ben çalıyorum. Lütfen bu tehlike karşısında seyirci kalmayalım.
Galatasaray’ın ödenmemiş vergisi yok. Taksitlendirilmiş vergisi var ve düzenli olarak ödüyor. Galatasaray’ın diğer kulüplerden farklı olarak özel bir sıkıntısı yok
Belki 2011 öncesinde hacizler gelirdi ama benim dönemimde hiç böyle bir şey olmadı. Benim paramı geciktirdin diyen çıkmadı. Her zaman çözümler ürettik. Zaten yönetimin görevi bu, çözüm üretmek ve biz de bunu her zaman yaptık.