Geçen hafta oldukça olaylı geçen bir Boca-Godoy Cruz maçını da seyredip sezonu kapattık. Kapattık, ama kendimizi ligden çok daha ilginç bir ara transfer sezonunda bulduk ! Daha maçın bitmesini beklemeden Falcioni’nin gideceği belliydi, yerine Bianchi’nin istendiği aşinaydı ve altyapıdan yetişen 16 yaşındaki Kordobalı 2 genç daha La Bombonera’ya ayak basmadan Barcelona’ya satılmışlardı bile!
Bebekler “Goool” diye ağlar
Arjantin için ‘futbolcu fabrikası’ dendiğini duymuşsunuzdur. “Nasıl oluyor da bu ülkeden bir sürü iyi futbolcu çıkıyor?” herhalde bana en çok sorulan sorudur. ‘Öyle bir ülke düşünün ki, burada bebekler doğduklarına ağlamaz, Goooool diye bağırır!” demişti Eduardo Galeano, yıllar önce ben ona aynı soruyu sorduğumda. Ne kastettiğini o zaman tam anlayamamıştım, ama kıtanın neredeyse tamamını gezdikten sonra anlayabildim. Sadece Uruguay’da da değil, bu kıtada hemen her çocuk emeklemeden futbol oynuyordu. Yıllardan beri böyle gelip gitmiş ? Bir zamanlar ülkelerinde yıldız olan o çocukların günümüzde tek hayali bir sonraki Messi olmak ve Avrupa’da forma giymek.
Alessandro ve River
Bir de dönenler var tabii. En verimli yıllarını yurtdışında geçirdikten sonra çoğu futbolcu özlemle evlerine dönmek ve profesyonel kariyerlerine burada son vermek isterler. Tanıdıklarım arasında herhalde Buenos Aires’e en çok dönmek isteyen Andres D’Alessandro. Andres ile geçen sene River küme düştükten ve Cavenaghi eski takımına döndükten sonra konuşmuştuk bu konuyu. Ona neden dönmediğini sorduğumda bana ‘O kadar kolay değil benim bonservisim Inter’de, River’in beni alacak parası yok, istesem de gidemem’ demişti.
İkinci ligdeki kara günleri geride bırakmasına rağmen kötü bir sezon geçiren River, Almeyda yerine efsane Ramon Diaz’i getirince Andres’in ismi bir anda tekrar transfer listesine alındı. Diaz’ın elinde yetişen oyuncunun dönmesini sadece taraftarlar değil “El Burrito” Ortega da destekliyor! River’in yapacağı tek ve en iyi transfer olur diyen eski Milyoner’e de teknik kadroda yer alması için teklif geldi takımdan. Teklifi kabul etmeyen oyuncu (bu kim anlaşılmıyor) 2013 haziran ayında Monumental Stadında jübile yapacak. Andres’in Inter’deki geleceği ise Dunga’ya bağlı.
Adios Falcioni, merhaba Bianchi
Futbolda bir takımın başarısızlığı bu kıtada en azından hep teknik direktörü yakar. Star oyuncuların kaprisleri, taraftarın tehditleri, derdi bitmez hocaların. Julio Cesar Falcioni’nin de Boca’daki günlerinin sonu geldi nitekim. Libertadores kupasını alamadan eve döndükten ve Riquelme ile aralarındaki anlaşmazlığın Kaptan’ın oynamayı reddetmesine kadar gelmesinin üzerine bir de Arjantin Süper Kupası’nı Arsenal’e kaptırmasıyla, hocanın günlerinin sayılı olduğu belliydi.
Yerine gelecek isim, kulübün idol teknik direktörü ve Arjantin’in yetiştirdiği en iyi oyunculardan birisi olarak kabul edilen, Carlos Bianchi olacak muhtemelen. Kulüp başkanı Angelici ile uzun bir toplantı yapan Bianchi teklife sıcak bakıyor ve belki bu yazı baskıya girmeden la Bombonera’ya gelişi garantilemiş bile olabilir!
Teofilo, Meksika yolcusu mu?
Adı Boca’yla anılan diğer bir isim de hepinizin yakından tanıdığı Kolombiyalı Teofilo Gutierrez. Trabzonspor’dan olaylı ayrıldıktan sonra Racing’e gelen fakat oradan da olaylarla ayrılmayı başaran futbolcu Lanus’da aradığını bulamadı ve Meksika’nın Cruz Azul takımından gelen teklifin resmileşmesini bekliyor. Eğer bu transfer gerçekleşirse son maçında kendi takım arkadaşlarına silah çekecek kadar çıldıran Teo, şiddet olaylarının sıkça görüldüğü Meksika’da belki de sonunda aradığı ortamı bulur!
Racing gençlerini bırakmıyor
Teofilo’nun eski takımı Arjantin’de alt yapıya en çok önem veren takımlardan birisi. Takımın menajeri eski milli takım oyuncusu Roberto Ayala’ya takımın yıldızları Farina ve Centurion’un ne zaman ve nereye gideceklerini sordum. ‘Onları burada tutmak için elimizden geleni yapıcaz ve onları yetiştireceğiz.’ dedi. Özellikle ekonomik sebeplerden dolayı çok erken transfer edilen gençlerin uzun vadede Arjantin’de futbolu kötü etkileyeceğinde hem fikir olan Ayala, eski Racingli Marşo Bolatti’nin de takımına dönmesi için görüşmeler yapıldığını belirtiyor.
Anlayacağınız transfer sezonu hareketli geçiyor. Gençler yuvadan uçmaya çalışırken, abileri dönmek için gün saymakta. Bakmamak lazım o şatafatlı görünen hayatlara. Bugün futbolcular adeta birer köle, hayatları çoğunlukla başkalarının kararlarına bakıyor. Messi bile olsalar.
Bu haftalık da bu kadar, Adios Türkiye!