Bizler gözlerimizi Şampiyonlar ligi çeyrek finalinden ayıramazken bu hafta Latin Amerika, özellikle de Arjantin şiddet olayları ile çalkalanıyordu. Bir yandan küme düşmesine ramak kalan İndependiente’nin antrenman çıkışında taraftarlar tarafından tehdit edilen oyuncuları diğer yandan Velez stadyumunda takımın bayrağına sarılı olarak bırakılan eski barra brava’nın arkasından konuşulanlar neredeyse Real Madrid ve Barcelona’nın zaferlerini bile unutturdu buradaki futbolseverlere. Her hafta olmasa da o kadar sık karşılaşıyoruz ki bu olaylarla, keyifle bir maç izleyebilmek çoğu zaman bir hayal bizler için.
Umman ve Futbol
Bazı ülkeler de var ki hayatları şiddetten hele futbol da şiddetten çok uzak. Bunlardan bir tanesi geçtiğimiz hafta ziyaret ettiğim Umman. Deniz kenarındaki zarif başkenti Maskat’da yerel takımlarının derbilerinden çok gözlemlediğim kadar çoğunluk Real Madrid veya Barcelona’yı tutuyor. El Classico günleri futbolseverler hep beraber sokaklarda maç izliyorlar. Futbol heyacanını görüyorsunuz fakat kavga gürültü yok. Maskat’da özellikle güneş batarken sahilde çoğu Ummanlı üzerlerinde sevdikleri takımın forması ile maç yapıyorlar, işler kızıştığında bir büyüğün kararına danışılıyor, ve bu karara saygı duyuluyor. Geleneklerine bağlı bir ülke Umman, futbol sevgisinde bile öncelik geleneklerde.
San Lorenzolular Papa’yı ziyaret etti
Geleneklerden bahsedince San Lorenzoluların bu hafta toparlanıp Papa’yı ziyaret ettiğini belki duymuşsunuzdur. Futbolsever yeni Papa daha göreve gelirken Tanrı’dan San Lorenzo’nun şampiyon olmasını dilemişti. Tarihte ilk kez bir Papa futbola olan tutkusunu bu kadar açık ifade etti. Salı günü San Pedro meydanını dolduran bordo mavililerde başkanları Matias Lammens ile beraber takımlarının sembolü olmaya aday Papa’yı bayraklarla karşıladılar. İspanyolca ‘Almagrolu San Lorenzo taraftarlarına selamlar’ diye seslenerek taraftarları karşılayan Papa böylece bir ilke daha imza attı. Papa’nın ardından San Pedro meydanı San Lorenzo takımının marşı ile çınladı. Papa Arjantinli olunca Vatikan’da futbol marşları çalmasına Arjantin’i biraz tanıyorsanız şaşırmamışsınızdır!
Veron Futbol’a dönüyor mu?
Bu ülkede beni şaşırtmayan bir şey daha var o da bir türlü futbolu bırakamayan yıldızlar: Arjantin’in en ünlü futbolcularından birisi olan Juan Sebastian (La Brujita) Veron geçtiğimiz sezon sakatlığı yüzünden profesyonel futbol hayatını bırakmıştı. Veron’un ardından Milli Takımı çalıştırmak üzere seçilen teknik direktöre Sabella’da Estudiantes’den ayrıldıktan sonra takım düşüşe geçti ve sadece birkaç sezon önce Dünya Klüpler finalinde Barcelona’yı yenecek seviyede olan takım bugün sırlamada en sonda yer alıyor. Takımına olan sevgisi dillere destan olan Veron bu durumdan rahatsız olsa gerek İtalya’da bileğinden ameliyat olmaya gidiyor. Eğer umduğu gibi başarılı bir operasyon olursa, futbolcu sevgili takımı Estudiantes’e geri dönecek.
Futbol kariyerinde Sampdoria’dan Parma’ya, Lazio’dan İnter’e kadar Serie A’nın en iyi takımlarında oynadıktan sonra 2006’da ülkesine ve tabii yetiştiği Estudiantes’e dönen Veron sadece takımda oynamakla kalmamış aynı zamanda yaptığı ekonomik yardımlarla da takımı toparlayarak aynı sene Libertadores Kupası kazanmasını sağlamıştı. Estudiantes’de menejerlik yapan oyuncu eğer İtalya’dan sağlam dönerse bu görevi bırakıp spor hayatına geri dönecek.
R10 Libertadores Kupası’nın yıldızı olmaya aday
Yıllarca yurtdışında oynadıktan sonra yuvaya dönüp orada kupa alma ateşi ile yanıp tutuşan Ronaldinho bu sezon kupaya gittikçe yaklaşıyor. Atletico Mineiro, Libertadores Kupası’nda en iyi futbol oynayan takım olarak göze çarparken Barcelona’da göz kamaştıran R10 yeni evinde de taraftarlara futbol şöleni yaşatmakta.
Scolari göreve gelir gelmez onu Milli takıma alarak oyuncuya ne kadar güvendiğini gösterirken Ronaldinho geçtiğimiz 6 nisanda Bolivya’da yaptıkları dostluk maçında bu güvenin boşuna olmadığını kanıtladı. Neymar ve Damiao ile beraber şov yapan oyuncu 4-0 lık galibiyetin ardından 2014’de Brezilya’nın kupayı evinde kaldırmak için hazırlandığının da göstergesi diyebiliriz.
Bazı kaynaklar Ronaldinho’nun tekrar Avrupa’ya döneceğini iddia etseler de Gaucho şimdilik olduğu yerde, evinde kalacak gibi görünüyor. Hele bir de Libertadores Kupası’nı Belo Horizonte’ye getirirse 2014’e kadar oradan ayrılmaz bence.
Bu haftalık da bu kadar. Adios Türkiye!