Arif Şahin

Arif Şahin

sahinarif88@hotmail.com

Tüm Yazıları

Yazıyı iki bölüme ayıracağım; ilk bölümde TED Ankara Kolejliler’in dünkü maçıyla ilgili notlarımı paylaşmak istiyorum, ikinci bölümde ise Nedim Karakaş’ın açıklamalarına ve Pierre Jackson’a bakalım…

TED Ankara rövanşa bıraktı

Eurocup Sekizli Final ilk maçında TED Ankara Kolejliler deplasmanda Khimik’e 75-71 yenilerek tur şansını rövanşa bıraktı. İkinci maç gelecek hafta Ankara’da oynanacak ve beş sayılık bir fark TED Ankara’yı çeyrek finale taşıyacak.

Hemen hatırlatalım; Ukrayna’daki olaylar nedeniyle maçın tarafsız sahada oynanmasına karar verilmişti. Tarafsız sahanın, konuk takımın ülkesi olarak belirlenmesi gerçekten ilginç bir karar. Böyle bir olay, bir Türk takımının başına gelse acaba ne yapardık?

Haberin Devamı

Ukrayna temsilcisi maça 7-0’lık seriyle girdi. Kristaps Valters’in etkili oyunuyla 14-3’lük bir seri yakalayan TED Ankara Kolejliler farkı 10 sayıya kadar çıkardı ve ilk çeyreği 15-23 ile önde geçti.

İkinci çeyreğin hemen başında Vladimir Golubovic’in faul problemine girmesi maçın kırılma anı oldu. Khimik tekrar maça döndü ve öne geçti. Soyunma odasına 38-39 ile önde giden taraf TED Ankara Kolejliler oldu.

Ukrayna ekibi ilk yarıda olduğu gibi ikinci yarıya da etkili başladı. 9-0’lık seriyle farkı açtılar. Kalan bölümde skor bir dengelendi-bir Khimik’e kaydı. Son 2 dakikaya TED Ankara Kolejliler önde girse de, Khimik’te Romeo Travis’in etkili oyunuyla maç 75-71 bitti.

Khimik tarafında maçın yıldızı 30 dakikada 19 sayı-9 ribaund-2 asist ve 3 top çalmayla mücadele eden pivot Romeo Travis oldu. Amerikalı gard Paul Delaney 15 sayı-8 ribaund-3 asistlik performansıyla sezonun en etkileyici performansına imza attı.

TED Ankara’da Eurocup’ın istatistik kralı Vladimir Golubovic yaklaşık 31 dakika sahada kaldı ve 18 sayı-11 ribaund-1 asist-2 top çalma-1 blokla yine istatistik kağıdını doldurdu. Geç açılan Clay Tucker 18 sayı üretirken, Kristaps Valters de 9 sayı-7 asistle oynadı.

Nedim Karakaş’ın açıklamaları ve Gard Meselesi

Fenerbahçe Ülker Şube Koordinatörü Nedim Karakaş Barcelona deplasmanı öncesi açıklamalarda bulunmuş. Açıklamalarından sadece Pierre Jackson ile ilgili olan bölümü okuyalım: Jackson ‘bizi kurtarsın’ diye gelmedi. Şu anda Kenan sakat, oyun kurucu olarak bir tek McCalebb var. Spor yapıyorlar, hasta olabilir, sakatlanabilir, oyun kurucusuz kalacaktık. O bakımdan bir tane oyun kurucu mutlaka kadromuza katmak istedik ve Jackson’ı aldık. Avrupa Ligi’nde çok sert bir basketbol oynanıyor. Jackson da öğrenecek, zamana ihtiyacı var. Bir haftada takıma büyük bir katkı beklenmesi mümkün değil. İyi bir sporcu, bunu kabul etmek lazım. Yeteneklerini göstereceği günler gelecektir.”

Haberin Devamı

Pierre Jackson’ın Fenerbahçe Ülker’i ‘kurtarsın’ diye transfer edilmediğini biliyorduk. –zaten Avrupa basketbolunda hiçbir takım hiçbir oyuncuyu ‘bizi kurtarsın’ mantığıyla transfer etmez, Fenerbahçe Ülker transfer edeceği oyunculara ‘bizi kurtarır/kurtarmaz’ diye yaklaşıyorsa bu yaklaşımda bir sıkıntı var-

İkinci cümlesinde ‘Kenan sakat, elimizde tek oyun kurucu kaldı’ demiş. Kenan Sipahi’nin istatistiklerine bakarsak; ilk tur maçlarında ortalama 16 dakika sahada kalan Kenan, Top16’de takımda yer aldığı beş maçta ortalama 5 dakika sahada kalmış. Kenan’ın potansiyelli bir oyuncu olduğu muhakkak fakat Top16 seviyesine gelindiğinde etkisiz olduğu ve Obradovic’in de kendisinden büyük oranda vazgeçtiği ortada. Kısacası Kenan sağlıklı olsa da, bu transer yapılacaktı; sakatlığı bahane etmenin gereği yok.

Haberin Devamı

Sonra ‘’Jackson’ın zamana ihtiyacı var.’’ demiş. Madem Jackson’ın zamana ihtiyacı olduğunu biliyordunuz, sezon başında veya Top16 başlarken neden bu transferi yapmadınız/ yapamadınız? Büyük hedefler peşinde koşan bir takım Şubat ayından sonra bir oyuncunun ‘zaman ihtiyacını gidermesini’ bekleyebilir mi?

Sonra da ‘’Ne yapalım gardsız mı kalalım?’’ gibi bir şey söylemiş. Kusura bakmayın da kimsenin Türk basketbolunu yanlış yönlendirmeye hakkı yok. Sezon başlarken Fenerbahçe Ülker’in kadrosunda kaç oyun kurucu vardı? Dört. Bo McCalebb haricinde Kenan Sipahi-Barış Ermiş-Berk İbrahim Uğurlu.

Barış Ermiş’ten başlayalım… Hani hep ‘’Türk basketbolunda gard yetişmiyor.’’ Tartışması var ya… Hakan Köseoğlu, Tutku Açık’tan sonra Barış Ermiş gibi bir yeteneği de harcarsak Türk basketbolunda gard bulamayız. Ermiş Beşiktaş, Efes Pilsen, Pınar Karşıyaka, Türk Telekom’da oynadıktan sonra 2009’da Banvit’e transfer oldu ve kariyerinin yükselişe geçtiği nokta da orası oldu. Koç Orhun Ene’yle birlikte Chuck Davis’le beraber takımın en önemli oyuncularından biri oldu ve takımı arka arkaya başarılı sonuçlara taşıdılar. 2012’de Banvit’ten ayrılıp Fenerbahçe Ülker’e transfer olmak belki de kariyerinin en büyük hatasıydı. Yeni takımında da benzer istatistik ortalamaları yakalayan Ermiş, koç Spahija’nın gözüne bir türlü giremedi ve hatta saha ortasında azarlandı. Bu sezon ise Obradovic ligde 5 maçta ortalama 7 dakika oynattı, Euroleague’de ise sadece bir maçta şans verdi. Ocak’ta Royal Halı Gaziantep’e kiralık olarak gitti. Royal Halı’da ligde 6 maça çıktı ve ortalama 27 dakikada 12 sayı-7.5 asist ortalamaları yakaladı. Eurochallenge maçlarında da aynı ortalamaları tutturdu.

Kenan Sipahi’ye şans verildi ama en azından şimdilik etkili olamayacağı ortaya çıktı. Yukarıda söylediğim gibi, şu anda sakat olmasaydı bile kadroya zor girerdi.

Berk İbrahim Uğurlu… 1996 doğumlu. Yaz aylarında 18 Yaş Altı Avrupa Basketbol Şampiyonası düzenlenmişti, hatırlıyor musunuz? Bu turnuvayı kim kazandı? Türkiye. Bu takımın parçalarından biri kimdi? Berk İbrahim Uğurlu. O turnuvada ortalama 18 dakikada süre almış 2 asist-0.5 top kaybı-1 top çalma ortalamalarıyla oynamış. Berk ligde 3 maçta ortalama 15 dakika oynamış ve 3 sayı-4 asist-1 top çalma-0.5 top kaybı istatistikleri yapmış. Hadi Kenan sakat, Barış’ı gönderdiniz de Berk İbrahim Uğurlu elinizde değil mi? İki senedir oynadığı her maçta iyi de oynamıyor mu? Gelecek sezon, Kenan da sakatlıktan dönecek ve Berk İbrahim Uğurlu’nun takımda yer bulma şansı ne kadar olur dersiniz? Sıfıra yakınsar.

Pierre Jackson gelecekte önemli bir yıldız olabilir, onunla ilgili öngörüde bulunma şansım yok. Elinde Barış Ermiş ve Berk İbrahim Uğurlu varken, şu anda fayda alamayacağın Jackson’ı Amerika’dan getirmek en hafif tabiriyle ‘mantıksızlık’ değil mi? Fenerbahçe Ülker büyük oynuyor, bu hedefler doğrultusunda McCalebb’ı yedeklemek için Euroleague’in veya NBA’in tecrübeli bir oyuncusunu alsan kimsenin itirazı olmaz. Lakin, Nedim Karakaş kendi itiraf ediyor Jackson’ın şu anda fazla katkı veremeyeceğini? İki ay önce Barış Ermiş’i gönderirken takımın yöneticileri başka kişiler miydi? Jackson’ın şu anda verebileceği katkıyı Ermiş veremiyor muydu?

Türk basketbolunda gard yetişmiyor. Büyük takımlarımız Barış Ermiş gibi oyuncuları Anadolu takımlarına gönderirse, Milli Takım kadrosu belirlenirken Anadolu’ya bakılmazsa, Berk İbrahim’e yatırım yapılacağına onun yerine Amerika’dan oyuncu getirilip ona yatırıp yapılırsa bu topraklarda gard falan yetişmez…

Arif ŞAHİN

sahinarif88@hotmail.com